dolmuş şoförlerinin sanki biraz o çocuğu olması

karakter sınırlaması olmasaydı başlık dolmuş şoförlerinin sanki biraz orospu çocuğu olması olacaktı.

kırmızı ışık, yaya geçiş üstünlüğü gibi kurallara uymayıp üstüne bir de akan trafiği engelleyecek şekilde durup diğer dolmuşçu arkadaşlarıyla muhabbet etmeleri bu meslek grubunun %90'ını bu kategoriye sokuyor. yaya geçerken gaza yüklenip, kırmızı yandığı halde durmayıp bütün bunlar yetmezmiş gibi bir de "işimiz zor be abi ekmek parası peşinde koşuyoruz" deyip kendilerini haklı çıkarmaya çalışmaları gülünç bir durum.

sen okuma, kahve köşelerinde sürt sonra şoför ol bir de hayatın zorluğundan dert yan. kural tanımazlığını bütün gün yorulmana bağla! olacak iş değil. siz hiç "işim zor bee sıkıldım vallahi" deyip ameliyatı olması gerektiği gibi gerçekleştirmeyen bir beyin cerrahı gördünüz mü?

sanki dünyanın en zor mesleğini icra ediyormuş gibi "ekmek parası" diye ağlayıp üstüne insanların haklarını görmezden gelen dolmuş (taksi de olabilir aslında) şoförleri orrrrrospu çocuğunun önde gidenidir. (r harfindeki patinaj küfrün etkisini doğrudan etkilemektedir)

genellemeye karşıyım ama burada doğruluk payı var gibidir.
nedenine gelince dolmuş şoförlerinin çoğu otobüsçüleri sevmezler. yani halk otobüsü şoförlerini.
altlarında ki küçük araca güvendiklerinden ötürü trafiğin ortasında aniden şeritten şeride atlayabilme kapasiteleri vardır ki çoğu bunu sinyal vermeden yapıyor.
ayrıca otobüs şoförlerinin yolcularınada göz koyacak kadar cahilleri vardır.
trafikte arkasından gidilmemesi gereken araçlardan biri hangisi diye sorulsa kesinlikle dolmuş derim.
çünkü adamlar yolcu görünce nerede olursa olsunlar aniden pat diye durabilme kapasiteleri olduğundan tehlikeli madde taşıyan araçlardan daha tehlikelidirler gözümde
ve tampon diblerinde gidilmemesi önerilir bu yüzden.
ha buna rağmen iyi insanlarda var dolmuşçuların arasında ve bunlarada günlük hayatta şahit oluyorum.

tarafikde milletin hayatını tehlike atmayı seven kişilerdir. Hız düşkünü olurlar ve yolcu kapmak için birbirleri ile yarışırlar. Otobüs tıklım tıklım olsada müşteri almaya devam eder ve hızı azaltmazlar. Gerektiğinde sinyal vermeden aniden önünüze geçebilirler. bu yüzdenmidir bilmem ama nedense istanbul, ankara izmir vs. gibi geniş nüfuslu şehilerlerde taksiciler ile münibüs şöförlerinin pek arası iyi değildir.

eleştirmek neyse de orospu çocuğu kolay kullanılabilir bir küfür olmamalı sanki. bence bir mesleğe topyekün küfredebilmek için de kahve köşelerinde fazlaca mesai harcamak gerekiyor.
edit: akrabalarım arasında dolmuş şöförü yok bu kimsenin akrabası ya da belki babasının dolmuş şöförü olmadığı anlamına gelmiyor. eleştirinin de üslubu olmalı.

garip bir tespitir. ama eğer şayet öyleyse bu sözlükte bi kaç dolmuş şoförü var. *

bu kadar ağır değil belki ama bütün yollar senin değil hepimizin yüreği ağzında gidiyoruz ne bi kural ne bir nezaket havyan gibi muamele edilen yolcular birde şu dakika mevzulrı var arkaşım bigün bu mevzuya bi minibüs insan gidicek sonra mı düşünülecek biraz daha esnek yapılamaz mı yapılmalı zira hakkaten öyle olmaz lan. hepsini bi kenara koy mahalle arasında o hızla giderken aniden önüne bi çocuk fırlasa duramasan ne anlamı kalıyo senin ekmek paranın ne anlamı kalıyo o arabanın o paranın. bilmiyorum nasıl olur ama elden geçirilmesi gerekiyo bu durumun. hayır insan o hırsa kızıyo o hırsın insanı insanlıktan çıkaran anlamsız savaşına kızıyo.

-bayır yukarı çıkarken yolun ortasında yolcuyu almaya terezzül bile etmeyen kalleş şöfördür.
-10 metrede bir minibüs bekleyen yolcuları küfreden söförlerdir.(neden toplanın bir arada beklemiyorlar diye isyan ederler.)
-minibüsün arka koltukları dolu hatta ayakta durulamayacak kadar kalabalık olduğu halde inadına yolcu alıp "arkalara ilerleyelim" diyen maltazar şöförlerdir.

bir meslek grubuna top yekün küfür edebilecek karakterde yazarlardan daha saygısız ve seviyesiz olmadıkları kesindir.

haksız ve ağır bir eleştiri. bu bir hakarettir ve mod bunu silmeli. hülasa böyle bir genelleme yaparak denebilir mi bütün uludağ sözlük orospu çocuğudur. belki denebilir. yani dolmuşçulara bu söz söylenebiliyorsa bu tip genelleme yapanlarda orospu çocuğudur belki . yönetim ve yazarları kastediyorum. yani genelleme yanlıştır. eğer bu başlık bu şekilde kalacaksa, sözüm başta zall ve moderasyonadır. çünkü küfür ve genelleme kapısı açılırsa herkes oradan girer. küfür yasak ise herkese aynı yasak uygulanmalıdır. çok uzadı mesele öpüyorum galiba çaylak olucam yine.

dolmuş şoförleri orospu çocuğu değil fakat trafik kurallarına uymayan insanlar. bir yolcu alacağım diye ortalığı birbirine katıyorlar. çiçek abbas filminde şener şen ilyas salmana ne diyordu vay ördeği kaptı.

yani yolcular ördek olmuş oluyor. toplu taşıma şoförleri çok sert araç sürüyorlar kesinlikle sinyal kolunu aksesuar niyetine direksiyon altında tutuyorlar. şerit değişiminde aniden aracın önüne kırıp diğer araçları tehlikeye atıp ortalığı sanki bir ambulans aracı gelirmiş gibi sert frenler. fordcuların işlerine yarıyor, sıkıysa yolda bir tartışmaya girin, kaç tane dolmuş veya minübüs şöförü varsa hepsi birden oraya yığılıyor. sanki savaş var bu tip gereksiz minübüs şoförlerinden biri özel araçlı bir şöföre levyesini kapıp aşağıya inmiş. diğer minübüs şoförleri ile beraber özel aracın şoförünü döveceği zaman. özel araç şoförü tarafından tabanca ile bacaklarından kurşunlanmıştı. diğer delikanlı minübüs şoförleri tabanları yağlayıp kaçmışlardı tabanca çekmek levye çekmeye benzemez.

Geneli olmamakla birlikte katıldığım tespit. Hatta oç olanların hepsi kalifiye birer oç'tur. Öyle böyle bir oç'luk değil. Oç oğlu oç'ları.

taksicilerle birlikte %95'i orospu çocukluğu konusunda master ve doktora yapmış insanlardır.

her türlü pislik beklenir. ama arada sırada çok iyi dolmuş şöförleri ve taksiciler çıkmaktadır. işte o zaman insan duygulanır, bir tuhaf olur. karşı tarafın kibarlığı karşısında kendiside ultra kibar olacağım diye kırılır.

zordur iyi taksiciye ve dolmuş şöförüne denk gelmek. iyi doktora denk gelmek kadar zordur.

biraz değil fazlasıyla.

istisnalar kaideyi bozmaz derler.

Orospu çocukları.

sabahları işe giderken sürekli geçen dolmuşlara binemeyip yarım saat otobüs beklerken düşündüğüm mevzu.