bugün

eczacılığın halini açıklayan olgu.
tıpçıların bir dönemde hallettiği farmakoloji dersini 4 yıla yaya yaya okuyup, çok zor diye yakınanların, niye sadece doktor yazısı okuyoruz bunca yıl boşuna mı okuduk diye yakınmaması gereken durum.
sırf birileri doktorların yazısını okusun diye açılmış eczacılık fakültesinde eğitim gören kişilerin eylemidir.
doktorların yaptıkları eylemlerin anlaşılamamasına sebebiyet vermiştir.

görsel
halbuki 30 gunde doktor yazısı okuma kursları vardır..
gereksiz eylemdir.

zaten başlı başına, eczacılık gereksizdir.
ağır işşizliktir.
Türkiye'deki Eczacılık anlayışının sonucu olarak açılan başlıktır. Eczacılık Fakültesinin asıl amacı ilaç yapımını öğretmektir. Tabi bizim gençlerimiz kolay yoldan para kazanma derdinde olduğu için ilaç üretmeyi hayal olarak görüyor.
'Göz Damlası yerine siğil ilacı versin de göreyim seni.' Dedigim durumdur. Artık doktor yazısıbdiye bi şey de yok, market satsın ilacı nasıl?
Not, Farma'yı seviyorum ne kadar ezber olsa da. Anatominin ben.
elektronik reçeteye geçtikten sonra tarihe gömülmüş yazıdır.
artık e-reçete var, o yoksa bilgisayar çıktısı var. doktor yazısı tarih oldu.

eczacılık da reçeteleri karşılamaktan ibaret oldu, majistral denen yapma reçeteleri sadece cildiyeciler yazıyor, o da pek seyrek. dolayısıyla eczacılık reçeteyi okut, ilacı ver oldu.

yine de eczacılık hafife alınacak bir meslek değildir.olmamalı da. hekimin gözden kaçırdığı bir konuda müdahale etmek, ilaç etkileşimleri bilmek eczacının işidir. koordinasyon gerekir, uygundur. pratiğini ben bilmem, allah bilir.

yazım çok düzgün olduğu halde mesleğe ilk başladığımda kötü yazmak için özel efor sarfederdim, manyakmışım galiba.