bugün

öğrencilerini telefon konusunda uyarmasına rağmen derste telefonunun çalmasıyla kötü örnek olan öğretmendir. ya aramayı reddeder ya da sınıftan dışarı çıkar, konuşup döner.
arayan telefonu kapatmadan çıkıp konuşan öğretmenin öğrencileri ilerde çok mal mülk sahibi olurlar; arayanı meşgule bırakan öğretmenin öğrencileri ilerde emekli maaşıyla mandalina alıp kiralık evinin sobasında tütsü yapar.
derste mesajlaşan öğretmenden farksızdır.
"biz çıkalım hocam rahat rahat konuşun" şeklinde laf sokulasıdır.
telefonu açmayarak öğrencilere gövde gösterisi yapabilme fırsatını yakalayan öğretmen de olabilir, "arkadaşlar çok önemli bir telefon, açmam lazım" diyerek acziyetini de gösterebilir. bu iki seçenek arasında tercih yapmak beyefendiye aittir.

(bkz: lise yıllarım)
pişkindir. aslında mahçuptur ama pişkin takılır. aynı olay öğrencinin başına gelse ebesiyle yakın temasa geçecektir ama hocadır, öğrencinin boynu kıldan tüyden incedir.
(bkz: derste telefonundan apaçi müziği çalan öğretmen)
özelse biz çıkalım hocam diye yanıtlanması gereken hadise.
Bir tanesi açıp konuşurken ders anlattırır " Bir kulağım sende dinliyorum" der. orda nedenini bilmediğin bir duygu kaplar içini.
"açın hocam biz rahatsız olmayız"* şeklinde öğrenci tepkisi alacak hadisedir.
imam osurursa cemaat ne yapsın denilesi öğretmendir.
bugün yaşadım daha bunu lan. hocayı görseniz dersi son saniyesine kadar anlatır. erken bırakmaz, çok resmidir. ama bize resmi olmasına rağmen sınıfta telefonu çalınca afedersiniz demiştir ve bakmıştır. bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.yeme bizi hoca.
'özür dilerim çocuklar sessize almayı unutmuşum' der. ama hiçbir zaman sessize almaz.
tek kaşı havada bi çantasına bi size bakar.arayan annesiyse kapatan,sevgilisiyse -önemli bi telefon açmam lazım-diyip dışarı çıkandır.
(dersteyiz)
hoca'nın telefon çalar ;

-efendim hilmi, dersteyim hilmi müsait değilim sonra konuşalım.

öğrenciler' in klasik cümlesi ise ;

+hocam biz çıkalım siz rahat konuşun.
büyük ihtimalle nöbetçidir, ardından böbürlenir ve keskin bakışlar atar.