bugün

diğer tüketim mallarına göre daha uzun süreli kullanımlara sahip olan beyaz eşya, elektronik eşya, mobilya gibi ürünlerin kalitelerinde teknolojinin gelişmesine karşın bir düşüş yaşanmaktadır.
neredeyse hepimizin bazı bazı konuştuğu bir konu vardır: "bizim evde benden yaşlı bir buzdolabı var, görsen halen canavar gibi çalışıyor, yenilere taş çıkarır." işte bu tümceyle anlatılmaya çalışılan kalite düşüşü, dayanıklı tüketim mallarında geçen yıllarla ters orantılı şekilde sürmektedir. evet, teknolojinin gelişmesi ve dijital dünyanın tüm dünyayı kapsaması sonucunda daha kullanışlı ve işlevsel oldular ama artık eskisi kadar dayanıklı(!) olmadıkları ileri sürülüyor. bu durumun ekonomik bazı nedenleri var: bunlardan ilki kazanç odaklı üretimin yayılmasıdır. (bkz: kapitalist üretim) artık üreticiler ürettikleri üründen daha fazla nasıl kazanacaklarının düşüncesindeler ve bu durum da maliyeti aşağı çekmeye uzanıyor. maliyeti düşürmek de malzeme kalitesini düşürebiliyor. bir diğer neden ise artan uluslararası şirket rekabetleridir. özellikle çin halk cumhuriyeti'nde olduğu gibi seri ve düşük kaliteli üretim yaparak ucuz mal piyasaya süren firmaların artmasıyla, bu firmalarla aynı piyasayı paylaşan kalite sahibi firmalar rekabet edebilmek için fiyatlarını aşağı çekmek zorundaydılar, bu da bazı noktalarda ödün vermek anlamına geliyordu.
şimdi sürekli arıza yapan ve her yıl bir üst modeli çıkan ürünlerle (cep telefonları vb.) karşı karşıyayız. hal böyleyken siz de "ya zaten sürekli arıza yapıyor, yenisi çıkmışken değiştireyim" diyebilirsiniz.
(bkz: tüketim çılgınlığı)