cemal süreya

Okyanusta ölmez de insan, gider bir kaşık sevdada boğulur ...

(bkz: aşk/#16695824)..

(bkz: #16060800) , (bkz: #16099769) , (bkz: #16251532), (bkz: #16284577)...

başka ne diyebilirim bu adam hakkında..

hiç silinmez bir şey oldun bende.. öyle de kalacak gibisin sanki sen, yıllarca.
sanki hiçkimse gelip silemeyecek gibi seni! izin ver(e)mem zaten buna.
aklımda değil, kalbimde olan nadir şeylerdensin ki sen!

satırlarca yazdım, daha da yazarım ama bir şekilde eksik kalacakken, yazmak yerine hissetmek tercih edilir..

3 dizesi yetiyor insanın gözlerinin nemlenmesine,
1 şiir adıyla zamanda yolculuk yaptırıyor bana.

sadece bunlar mı?
değil , tabi ki...

"Sana yolculuk yapmak istiyorum..!
kes yüreğine giden bir bilet , ” can ” kenarı olsun.."

yemek yemek uzerine ne dusunursunuz bilmem ama kahvaltinin mutlulukla bir ilgisi olmali.

gibi naif bir soze sahip olan mukemmel sair.

önce bir ellerin vardı yalnızlığımla benim aramda
sonra birden kapılar açılıverdi ardına kadar
sonra yüzün onun ardından gözlerin dudakların
sonra her şey çıkıp geldi.

yeni çizilmiş gözlerinle namuslu, gerçek
bir korkusuzluk aldı yürüdü çevremizde
sen çıkardın utancını duvara astın
ben aldım masanın üstüne koydum kuralları
her şey iste böyle oldu önce.

iddia sonucu adından bir "r" sildiren şair.
ben neredeysem yalnızlık ordadır diyen üstad

sevda sözleri şiir kitabı gerçekten güzel olan şairdir.
iki çay söylemiştik orda biri açık
keske yalnız bunun için sevseydim seni..

bir erkek bu kadar kadından kadının halinden anlar mı ya.
(bkz: kadınlar susarak gider)

http://www.youtube.com/watch?v=f1YFPkm6cTk

bir çiçek duruyordu, orda, bir yerde,
bir yanlışı düzeltircesine açmış;
gelmiş ta ağzımın kenarında
konuşur durur.

bir gemi bembeyaz teniyle açıklarda,
güverteleri uçtan uca orman;
aldım çiçeğimi şurama bastım,
bastım ki yalnızlığımmış.

bir başına arşınlıyor bir adam mavi treni
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

en büyük beş türk şairinden birisidir. diğerleri için,

(bkz: özdemir asaf)
(bkz: attila ilhan)
(bkz: can yücel)
(bkz: nazım hikmet)

cemal süreyya olan mahlasının ''y'' harfini bir iddia sonunda kaybeder ve artık cemal süreya olarak bilinir. işte kendi ağzından cemal süreya hikayesi; ayrıca iyi ki vardır.

http://www.youtube.com/watch?v=XJ6oGv339N8

bir iddiayı kaybedince soyadındaki ''y'' lerden birini kaybettiğini söylemeyenleri öpüyorlarmış. valla bak.

ayrıca;

''iki çay söylemiştik orda, biri açık,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni''

der ve insanları susturur kendileri.

Şiiri sevme sebebimdir.

Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git.
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık
Sevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
Yoktu dünlerde evvelsi günlerdeki yoksulluğumuz
Sanki hiç olmamıştı

Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu
Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı istanbullar
Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyaların
Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmek
Ki Karakoy köprüsüne yağmur yağarken
Bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
Çünkü iki kişiydik

Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
iki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
Sonrası iyilik güzellik.

twitter da beni takip eden adam.

adresi de şöyle https://twitter.com/CemalSureyaa ben takip etmiyorum kendisini ama bu kadar entry girilmiş hayranlarına bir katkım olsun.

''Gecikmişiz dedim ona. O da diyemedi ki, gecikmemişiz. ''

bu sözleri bir düşünün abiler.

uyuz niçin sevdiğini söylemedin...

çünkü ben o zaman cemal abiyi tanımıyordum.

gelde çık bu işin icinden.

Böylece bir kere daha boynunlayız sayılı yerlerinden
En uzun boynun bu senin dayanmaya ya da umudu kesmemeye
Laleli'den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız
Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun
Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor
Bütün kara parçalarında
Afrika dahil

Aydınca düşünmeyi iyi biliyorsun eksik olma
Yatakta yatmayı bildiğin kadar
Sayın Tanrıya kalsa seninle yatmak günah daha neler
Boşunaymış gibi bunca uzaması saçlarının
Ben böyle canlı saç görmedim ömrümde
Her telinin içinde ayrı bir kalp çarpıyor
Bütün kara parçaları için
Afrika dahil

Senin bir havan var beni asıl saran o
Onunla daha bir değere biniyor soluk almak
Sabahları acıktığı için haklı
Gününü kazanıp kurtardı diye güzel
Bir çok çiçek adları gibi güzel
En tanınmış kırmızılarla açan
Bütün kara parçalarında
Afrika dahil

Birlikte mısralar düşürüyoruz ama iyi ama kötü
Boynun diyorum boynunu benim kadar kimse değerlendiremez
Bir mısra daha söylesek sanki her şey düzelecek
iki adım daha atmıyoruz bizi tutuyorlar
Böylece bizi bir kere daha tutup kurşuna diziyorlar
Zaten bizi her gün sabahtan akşama kadar kurşuna diziyorlar
Bütün kara parçalarında
Afrika dahil

Burda senin cesaretinden laf açmanın tam da sırası
Kalabalık caddelerde hürlüğün şarkısına katılırkenki
Padişah gibi cesaretti o alımlı değme kadında yok
Aklıma kadeh tutuşların geliyor
Çiçek Pasajı'nda akşam üstleri
Asıl yoksulluk ondan sonra başlıyor
Bütün kara parçalarında
Afrika hariç değil

(bkz: üvercinka)

edit: kendisi hakkında bir şeyler yazmak istedim hep. hayatıma, duygularıma yazdıkları ile kattıkları hakkında. topkapı surlarında zil zurna sarhoş dolanırken gecenin bir yarısı dudaklarımda bayan nihayet diye sayıklarken ki anın hüznünü, cemal süreya var diye ezilen matemi anlatmak isterdim. kaleminden dökülenlerle nasıl bir teselli abidesi olduğunu...

ama ne var ki defalarca yazdım, yazdım yazdım sildim... en iyisi olsun istedim, en iyisine layık karalanmış bir şeyler adına. anladım ki ben onun için en iyisini yazana kadar, onu anlatacak ''en iyi'' galiba kendi şiirleri... iyi ki vardın üstad... varsın...

türk şiirinin en özel şairidir. adam şiir olarak doğmuş, yaşamış ve yazmış. bu yüzden az yazmış. sabah sekiz-akşam beş mesai yapan biri değil. şiir için doğmuş, ayrıca günlükleri de epey keyiflidir.

sana giden yollar kapalı.

üstelik sen de hiçbir zaman sevmedin ki beni.

"Sana rastladığım sıralar yıkıntılıydım.
Sen onardın beni.
Tuttun elimden kaldırdın.
Ben de ekmek gibi öptüm alnıma koydum seni..."

ankara üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi maliye ve iktisat bölümü'nü bitirmiştir.Ülkü Tamer onun için şu dizeleri yazmıştır:
Tanrı
Bin birinci gece şairi yarattı,
Bin ikinci gece cemal'i,
Bin üçüncü gece şiir okudu tanrı,
Başa döndü sonra,
Kadını yeniden yarattı.
Süreyya olan soyadını kendi isteğiyle süreya olarak değiştirmiştir.

türk edebiyatının erotik,politik,estetik bir şairidir.eyvallah. gel gelelim sevda sözleri adlı derlemesindeki bir çok şiirini anlayamadım. sorun benden kaynaklı sanırım ama yinede bazı şiirler cidden tuhaf yahu.*

--spoiler--
alın yazımın tek okunaklı yerisin
--spoiler--

anlatmaya kelimeler yetmez bu şairi.

Ölüyorum tanrım
Bu da oldu işte.

Her ölüm erken ölümdür
Biliyorum tanrım.