bugün
- evlilik yaşı kaç olmalıdır14
- zall beceremiyorsan bırak git14
- üstteki yazar gözünde nasıl canlanıyor14
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi17
- icardi190512
- erkekler seks yapamayacağı kadınla arkadaş olmaz14
- ayetullah hamaney'in mini etekli torunu16
- sözlük yazarlarının boy kilo ölçüleri9
- piknikçi grubun varoş olduğunu anlama yolları15
- anın görüntüsü19
- doğum gününde hatırlanmamak13
- kızların mesajlara geç cevap vermesi16
- icardi1905'in sözlüğü bozması13
- bik bik için diktiğim şort17
- ismet gurbuz 202413
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı10
- anneler günü16
- elinin değdiği anı unutamıyorum 5 posta attım16
- en dindar özelliğiniz25
- serdar ortaç renault megane benzerliği8
- ali koç9
- yorgun mermi10
- şizofreni11
- sözlükteki feyk hesap sahipleri tespit edilecek11
- bacağa kramp girmesi10
- 2024 eurovision şarkı yarışması13
- erkeklerin sadakatsiz olması20
- türkiye den soğuma sebepleri11
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar15
- arkadaşlar sizce bu yüzük nasıl15
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak8
- uludağ sözlükte yazmanın hiçbir anlamı olmaması23
- fazla mastürbasyon yapan erkek9
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak11
- uludağ sözlük kapatılacak11
- 45 yaş üstü kadınların muşmulaya dönmesi10
- cami tuvaletinin paralı olması12
Bir yaratığın en güzel deyişiyle, kadınlar onunla yeni yeniden var olmuş, şair, sanatçı.
Kes bilet yuregine giden,
Can kenari olsun!
Ulan böyle bir dizeyi yazacak ne ictin be abi denilesi sair.
Ustad!
Can kenari olsun!
Ulan böyle bir dizeyi yazacak ne ictin be abi denilesi sair.
Ustad!
"Kötülüklerin büsbütün egemen olduğu namussuz bir çağ bu biliyorsun."
boka çıkarılan şair.
" Biliyorsun ben neredeysem yalnızlığın başkenti orası ".
bir cemal süreya şiiri;
" bende tarçın sende ıhlamur kokusu
yürürüz başkentin sokaklarında
bir nehir şu tutuk konuşan cumartesi
üstünde iki yonga: çarşamba, bir de cuma
ayrılık lafları etme sevgilim
önümüz temmuz önümüz ağustos nasıl olsa
kolkola yürüyoruz tek tük öpüşüyoruz
sonra ayrılıyoruz korkuyoruz da
kimi zaman neden kalabalığın içinde duruyoruz da
kimi zaman bir köşe arıyoruz en sapa
işimiz mi yok, şu akay'a sapalım istersen
istersen garson girelim ilkyazın gazinosuna
börekçi! diye bağır istersen şurda
kısmet çıkar -sanırım- emek'te oturan kıza
abiler! abiler! diye bir şey satayım ben
mendilim kalmamış kağıt peçete yok mu çantanda?
üç peseta gibi bir paraya dondurma yemiştim
madrid'te yemiştim, ve çatılardan kanguru akıyordu
londra'da
seversin mi beni, doğru söyle ama? - sigara?
ne eflatun etin var, yanarca mı yanarca
inan selimiye'nin minareleri gibisin
her seferinde başka yoldan çıkılır nirvanaya "
görsel
" bende tarçın sende ıhlamur kokusu
yürürüz başkentin sokaklarında
bir nehir şu tutuk konuşan cumartesi
üstünde iki yonga: çarşamba, bir de cuma
ayrılık lafları etme sevgilim
önümüz temmuz önümüz ağustos nasıl olsa
kolkola yürüyoruz tek tük öpüşüyoruz
sonra ayrılıyoruz korkuyoruz da
kimi zaman neden kalabalığın içinde duruyoruz da
kimi zaman bir köşe arıyoruz en sapa
işimiz mi yok, şu akay'a sapalım istersen
istersen garson girelim ilkyazın gazinosuna
börekçi! diye bağır istersen şurda
kısmet çıkar -sanırım- emek'te oturan kıza
abiler! abiler! diye bir şey satayım ben
mendilim kalmamış kağıt peçete yok mu çantanda?
üç peseta gibi bir paraya dondurma yemiştim
madrid'te yemiştim, ve çatılardan kanguru akıyordu
londra'da
seversin mi beni, doğru söyle ama? - sigara?
ne eflatun etin var, yanarca mı yanarca
inan selimiye'nin minareleri gibisin
her seferinde başka yoldan çıkılır nirvanaya "
görsel
seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
iki kere öpeyim desem üçün boynu bükük.
iki kere öpeyim desem üçün boynu bükük.
iyi seslendirilmiş iyi bir şiiri var. yine ve yeniden.
http://www.youtube.com/watch?v=_9T0-1NX4Fc
http://www.youtube.com/watch?v=_9T0-1NX4Fc
"Rastgele yürürken aklına geleyim sızlasın için"..
"Gel be, gel işte
Küfürüm tövbeme karışsın,
Aklım fikrime.
Öyle bir gel ki bana,
Nefes nefese..."
"Gel be, gel işte
Küfürüm tövbeme karışsın,
Aklım fikrime.
Öyle bir gel ki bana,
Nefes nefese..."
sayın tanrıya kalırsa seninle yatmak günah
daha neler!! boşunaymış gibi bunca uzaması saçının..
ben böyle canlı saç görmedim ömrümde..
her telinin içinde ayrı bir kalp çarpıyor..
bütün kara parçaları için..
afrika dahil..
daha neler!! boşunaymış gibi bunca uzaması saçının..
ben böyle canlı saç görmedim ömrümde..
her telinin içinde ayrı bir kalp çarpıyor..
bütün kara parçaları için..
afrika dahil..
An ki fıskiyesi sonsuzluğun, keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
"ben nereye gitsem, yalnizligin baskenti orasi.."
iki çay söylemiştik orda, biri açık
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
Tomris uyar tarafından boynuzlanan ikinci yenici üstad.
biz kırıldık daha da kırılırız ,
herkes dokunuyor artık her yanımıza.
herkes dokunuyor artık her yanımıza.
üşüdüysen söyle sevgilim, seni bir kat daha seveyim.
iki kalp arasında en kısa yol:
Birbirine uzanmış ve zaman zaman
Ancak parmak uçlarıyla değebilen
iki kol.
Merdivenlerin oraya koşuyorum,
Beklemek gövde gösterisi zamanın;
Çok erken gelmişim seni bulamıyorum,
Bir şeyin provası yapılıyor sanki.
Kuşlar toplanmış göçüyorlar
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
Birbirine uzanmış ve zaman zaman
Ancak parmak uçlarıyla değebilen
iki kol.
Merdivenlerin oraya koşuyorum,
Beklemek gövde gösterisi zamanın;
Çok erken gelmişim seni bulamıyorum,
Bir şeyin provası yapılıyor sanki.
Kuşlar toplanmış göçüyorlar
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
8.10 vapuru
Sesinde ne var biliyor musun
Bir bahçenin ortası var
Mavi ipek kış çiçeği
Sigara içmek için
Üst kata çıkıyorsun
Sesinde ne var biliyor musun
Uykusuz Türkçe var
işinden memnun değilsin
Bu kenti sevmiyorsun
Bir adam gazetesini katlar
Sesinde ne var biliyor musun
Eski öpüşler var
Banyonun buzlu camı
Birkaç gün görünmedin
Okul şarkıları var
Sesinde ne var biliyor musun
Ev dağınıklığı var
iki de bir elini başına götürüp
Rüzgarda dağılan yalnızlığını
Düzeltiyorsun
Sesinde ne var biliyor musun
Söylemediğin sözcükler var
Küçücük şeyler belki
Ama günün bu saatinde
Anıt gibi dururlar
Sesinde ne var biliyor musun
Söyleyemediğin sözcükler var
Sesinde ne var biliyor musun
Bir bahçenin ortası var
Mavi ipek kış çiçeği
Sigara içmek için
Üst kata çıkıyorsun
Sesinde ne var biliyor musun
Uykusuz Türkçe var
işinden memnun değilsin
Bu kenti sevmiyorsun
Bir adam gazetesini katlar
Sesinde ne var biliyor musun
Eski öpüşler var
Banyonun buzlu camı
Birkaç gün görünmedin
Okul şarkıları var
Sesinde ne var biliyor musun
Ev dağınıklığı var
iki de bir elini başına götürüp
Rüzgarda dağılan yalnızlığını
Düzeltiyorsun
Sesinde ne var biliyor musun
Söylemediğin sözcükler var
Küçücük şeyler belki
Ama günün bu saatinde
Anıt gibi dururlar
Sesinde ne var biliyor musun
Söyleyemediğin sözcükler var
Biliyorum sana giden yollar kapalı
Üstelik sen de hiçbir zaman sevmedin beni
Ne kadar yakından ve arada uçurum;
insanlar, evler, aramızda duvarlar gibi
Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
Yalnız seni, yalnız senin gözlerini
Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
Ben artık adam olmam bu derde düşeli
Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki
Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği
Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki
Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini
Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri
Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
Bu böyle pek de kolay değil gerçi...
Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
Bunun verdiği mutluluk da az değil ki
Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki
inan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:
Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri.
Üstelik sen de hiçbir zaman sevmedin beni
Ne kadar yakından ve arada uçurum;
insanlar, evler, aramızda duvarlar gibi
Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
Yalnız seni, yalnız senin gözlerini
Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
Ben artık adam olmam bu derde düşeli
Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki
Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği
Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki
Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini
Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri
Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
Bu böyle pek de kolay değil gerçi...
Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
Bunun verdiği mutluluk da az değil ki
Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki
inan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:
Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri.
Birbirimize bir kaç adım mesafedeyiz aslında. Ama aramızda kilometrelerce gurur var.
Dizelerinin sahibi şair, yazar.
Dizelerinin sahibi şair, yazar.
güncel Önemli Başlıklar