bugün

(bkz: kart sensin postal da sana girsin)
Türkiye'nin en güzel ve anlamlı küfür eden adamıdır.

Yıllar önce ODTÜ'de yaptığı bir konuşma...
Üç bin kişilik mimarlık amfisi tıklık... tıklım dolu, hatta onu dinlemek için ayakta kalan onlarca kişi var...

Can Yücel konuşmaya şöyle başlar:

- Biz hiç bi bok olamadık!
Salondakiler bir anda neye uğradıklarını şaşırırlar. derin bir sessizlik kaplar ortalığı...
Salona gelmeden önce 3 bira ve yarım votka içmesine rağmen muhteşem bir konuşma yapar. Hiç şüphesiz bol küfürlü bir konuşma...
Söyleşinin soru-cevap kısmında ön sıralarda oturan hanım hanımcık bir kız öğrenci parmak kaldırıp can yücel'e şöyle sorar:

- Can bey, bizler şiirlerinizi ve düşüncelerinizi çok beğeniyoruz,size büyük bir saygı duyuyoruz ama konuşmalarınızda çok fazla küfüre ve argoya yer veriyorsunuz, küfürlü konuşmasanız olmaz mı?
Can yücel önce susar, sonra yavaşça doğrulur, o kocaman ellerini kürsünün üzerine koyup:
- Küfür, burjuvazinin ağzında bir lağım çukurudur... küfür, işçi sınıfının ağzında bir çiçektir!.. deyince salonda müthiş bir alkış kopar.
Sonra tamamen ayağa kalkıp şöyle bitirir konuşmasını:
- Arkadaşlar bugün de çok kafa siktim!!!
yaşasa ve facebook kullansa intihar ederdi.
olsun istersin, hatta olsun diye yapılması gerekenden daha da fazla üstelersin.
aşktır ; değer verirsin, ödün verirsin, sevgiden de öte saygı gösterirsin, olmayacak kaç şey varsa bir araya bile getirirsin
bakarsın, ne anlattığını anlayabilmiş; ne de çözüm için bişeyler yapma gayretinde.
iştir ; sabahlarsın,olsun diye ailenden çaldığın zamanı oraya verirsin
dosttur ; hayatta kimseyi dinlemediğin kadar dinler, kendine ayırmadığın onca şeyi ona ayırmaya çalışırsın
Sonra olayın içinden kendini çıkartır şöyle karşıdan yaptıklarına bir bakarsın bakarsın ki her şey başladığın gibi!
olmuyorsa, olmuyordur!

gönlün rahat mı?
elinden geleni yaptın mı?
cidden olmuyorsa zorlamayacaksın.
kendisini yani can yücel'i anlamayanlara acıyarak bakmamı sağlamış muhteşşem insan.
şiirlerindeki inceliği, normal yaşantısında küfürle ve kabalıkla gölgelemiş bir şairimiz..
Sen gittikten sonra yalnız kalacağım.
Yalnız kalmaktan korkmuyorum da,
ya canım ellerini tutmak isterse...
(bkz: bizde göte göt derler hakim bey)
seke seke ben geldim, sike sike gidiyorum.. sözünün sahibi..
maalesef facebook şairi olmuştur kendisi. sayfa sayfa, profil profil dolaştırılmaktadır.
Harbi şiir yazmayı bilen sınırlı şairlerimizden biridir .
(bkz:Ölürsem neye gam yerim ki en çok ?
Bi daha küfredemeyeceğime.)
avam şairi. liselilere hitap eder. küfrile sanat yaptığı için ergenlerce alkışlanır.
Neden okuduğumuz tüm şairler erkek? sorusuna
-Ne biliim ben, biz şiiri sikimizle mi yazıyoruz
cevabı veren şair.
Üç harf yan yana kaç şekilde gelir, bilir misin ?
'Aşk' dersin,
'Sen' dersin,
Ben' dersin.
Sen ben biter;
'Biz' dersin.
Gün gelir;
'Git' dersin.
Peki, 'Dur' kelimesinden haberdar değil misin ?
'Dur' demeyi bilmez misin?
'Git' demek kolay
'Dur' diyebilecek kadar yürekli misin.
Şiirleriyle insanı kendı dünyasına sokabilen bir insan okadar güzel içten yazıyorki insanı alıp götürüyor her insan hayatından onun yazılarından birşeyler bulur.
can baba bir takım hayranları ve arkadaşlarıyla bir yerlerde içer sohbet eder. aynı grup sabahın 5 i 6 sı gibi pek de kimsenin bulunmadığı kıbrıs şehitleri caddesinde yürürken can baba birden durur ve yere yatar. yanındakiler de aynı şeyi yaparlar. can baba gözlerini kırpmadan gökyüzüne bakmaktadır. hayranlardan birisi dayanamayıp sorar:
- can baba ne görüyorsun bize de söyle...
can yücel gözlerini gökyüzünden ayırmadan ondan anlamlı bir cevap bekleyen vatandaşa cevap verir:
- çok sarhoşum .mına koyim...
hal çaresi

sen bezmimize geldiğin akşam
neler neler olmaz ki bize, bir güzel haller olur
hallolur eşek davası dahil, bütün davalar
düşer isfahan, yıldızlar, bağdat ve şam
kalkar ayağa ayaklar, türkülerle bir halk olur
sen bezmimize geldiğin akşam
kainatın padişahı salavatla hal olur.
küfür etmeyi tarz sanan şair. iyi bir şair değildir. kaanatimi sorsanız, şair değil.

lé edite: hala şair olduğunu düşünenler varmış,kötülemişsiniz hep. aruz falan biliyormuymuş ki?
sırf küfür ediyor diye şair değil diyenleri bağlanmayacaksın şiiri ile göt etmiş yazar.

bağlanmayacaksın

bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne.
"o olmazsa yaşayamam." demeyeceksin.
demeyeceksin işte.

yaşarsın çünkü.
öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.
çok sevmeyeceksin mesela. o daha az severse kırılırsın.

ve zaten genellikle o daha az sever seni,
senin onu sevdiğinden.
çok sevmezsen, çok acımazsın.
çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
çalıştığın binayı, masanı, telefonunu,
kartvizitini...

hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
senin değillermiş gibi davranacaksın.

hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de
korkmazsın.
onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.

çok eşyan olmayacak mesela evinde.
paldır küldür yürüyebileceksin.

ille de bir şeyleri sahipleneceksen,
çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin.
gökyüzünü sahipleneceksin,
güneşi, ayı, yıldızları...
mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak.
"o benim." diyeceksin.

mutlaka sana ait olmasını istiyorsan birşeylerin...
mesela gökkuşağı senin olacak.
ille de bir şeye ait olacaksan, renklere ait
olacaksın.

mesela turuncuya, yada pembeye.
ya da cennete ait olacaksın.

çok sahiplenmeden, çok ait olmadan yaşayacaksın.
hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi, hem
de hep senin kalacakmış gibi hayat.

ilişik yaşayacaksın.
ucundan tutarak...
Ne hesabını veremeyeceğim bir günüm oldu ne de vicdanımı lekeleyen bir geçmişim.Ne hissettiysem onu söyledim , onu yaşadım. Yaşadığım bir tek andan bile pişmanlık duymadım... Asla keşkelerim olmadı... Hiçbir zaman kendimle vicdan mahkemesi yapmak zorunda kalmadım.Karşıma bazen gerçek yüzler , bazen sahteler çıktı ama olsun ben yine sadece hislerimle yaşadım.. Asla sevmediğim birine seni seviyorum demedim , ya da asla birini severken karşılığını beklemedim... Dostluğuma değer biçmedim , sevgime ise hiçbir zaman sınır çizmedim. Sevdiysem sonuna kadar gittim,bitirdiysem öldürse de hasreti geriye dönmedim... Bazen çok kırıldım , bazen belki de kırdım... Ama hata insana mahsustur dedim..Affettim , af diledim.. Kimileri birden fazla kırdılar kalbimi ama ben onları yinede affettim.. Onlar belki beni saflıkla yargıladılar.Belki de içten içe sinsice güldüler... Ama asıl unuttukları şuydu... Ben aldanmadım. Aldanan her zaman kendileri oldular ama bunu anlayamadılar... Bir insan kaybının ne olduğu bilemedikleri için... Kaybetmek onlar için bir alışkanlık haline geldiği için. Oysa ben hiç insan kaybetmedim.Sadece zamanı geldiğinde vazgeçmeyi bildim o kadar..
Olmuyorsa Zorlamayacaksın-CAN YÜCEL
Olsun istersin,
Hatta olsun diye yapılması gerekenden daha da fazla üstelersin.
Aşktır ; değer verirsin, ödün verirsin, sevgiden de öte saygı gösterirsin, olmayacak kaç şey varsa bir araya bile getirirsin.
Bakarsın, ne anlattığını anlayabilmiş (?) ne de çözüm için bi şeyler yapma gayretinde.
iştir; sabahlarsın, olsun diye ailenden çaldığın zamanı oraya verirsin,
Dosttur; hayatta kimseyi dinlemediğin kadar dinler, kendine ayırmadığın onca şeyi ayırmaya çalışırsın,
Sonra olayın içinden kendini çıkartır şöyle karşıdan yaptıklarına bir bakarsın. Bakarsın ki her şey başladığın gibi!
Olmuyorsa, olmuyordur!

Gönlün rahat mı?
Elinden geleni yaptın mı?
Cidden olmuyorsa zorlamayacaksın.

not: can yücel sevmem, bu tarz şeyleri de sevmem, hala sevmiyorum ama doğru be!!!
"Üç Harf yan yana kaç şekilde gelir, bilir misin?
Aşk dersin, sen dersin, ben dersin.
Sen ben biter; biz dersin.
Gün gelir, git dersin.
Peki, dur kelimesinden haberdar değil misin?
Dur demeyi bilmez misin?
Git demek kolay,
Dur diyebilecek kadar yürekli misin?"
Senin için Yasak Dediler.
-YasakLar Çiğnenmek içindir Dedim...

Senin için imkansız Dediler.
-Önemli Olan imkansızı Başarmak Dedim...

Senin için Olmaz Dediler.
- Dünya da Olmayacak Şey Yok Dedim...

Senin için Zor Dediler.
- Kolay Olsaydı Değeri Olmazdı Dedim...

Onda Bulduğun Nedir ki Dediler.
-Herkeste Arayıp Bulamadığım Dedim...

Senin için O Ne Dediler.
- Hayattaki Gülen Yüzüm Dedim...

Ona Öyle NasıL Bağlandın Dediler.
- Ben Değil O "Bağladı" Dedim...

Oda Senin Gibi Sevdimi Dediler.
- işte Cevap Veremediğim Tek Şey Buydu...

Eğer Bunu Bilmiyorsan Vazgeç Dediler.
- "Vazgeçecek oLsaydım Sevmezdim" Dedim...
martılar ki sokak çocuklarıdır denizin...
dizesinin sahibi şair.

naat

bir elim bulut
bir elim toprak
dönerek
düşen bir yaprak
dönerek
sana bin kez söyledim be evladım
dişlerinle tırnaklarını yiyeceğine
gözlerinle gökyüzünü yesen ya...
öyle sabah uyanır uyanmaz yataktan fırlama
yarım saat erkene kurulsun saatin.
kedi gibi gerin, ohh ne güzel yine uyandım diye sevin..
pencerini aç, yağmur da olsa, fırtına da olsa nefes al derin derin...
yüzüne su çarpma, adamakıllı yıka yüzünü serin serin...
geceden hazır olsun, yarın ne giyeceğin.
ona harcayacağın vakitte bir dilim ekmek kızart,
çek kızarmış ekmek kokusunu içine,
bak güzelim kahvaltının keyfine.
ayakkabıların boyalı olsun, kokun mis,
önce sana güzel gelsin aynadaki siluetin..
çık evinden neşeyle, karşına ilk çıkana gülümse, aydınlık bir gün dile.
sonra koş git işine, dünden, önceki günden,
hatta daha da eskiden yarım ne kadar işin varsa hepsini tamamla,
ohhh şöyle bir hafifle
bir güzel kahve ısmarla kendine,
seni mutlu eden sesi duymak için "alo "de
hiç işin olmasada öğle üzeri dışarı çık
yağmur varsa ıslan, güneş varsa ısın, hatta üşü hava soğuksa...
yürü, yürürken sağa sola bak, öylesine değil, görerek bak
çiçek görürsen kokla ,köpek görürsen okşa ,
çocuk görürsen yanağından makas al.
sonra,şöyle bir düşün, kimler sana yol açtı,
sen çok dar da iken kimler seni ferahlattı,
hani kapını kimsenin çalmadığı günlerde kimler kapını tıklattı?
ne kadar uzun zamandır aramadın onları değil mi?
hadi hemen uğrayabilirsen uğra, arayabilirsen ara
hatırlarını sor, öyle laf olsun diye değil, kucaklar gibi sor..
bu sadece onların değil, senin de yüreğini ısıtacak,
yüzünde güller açtıracak.
günün güzeldi değil mi? akşamın da güzel olsun..
yemeğin ne olursa olsun, masanda illaki kumaş örtü olsun..
saklama tabakları, bardakları misafire
sizden ala misafir mi var bu dünyada
ailecek kurulun sofraya, öyle acele acele değil,
vazife yapar gibi hiç değil,
şöyle keyife keyif katar gibi, lezzete lezzet katar gibi,
eksik bıraktıklarını tamamlar gibi tadına var akşamının..
gece evinde, dostların olsun
sohbetin yemeğin, kahkahan olsun..
arkadaşım
hayat bu daha ne olsun?
ama en önce ve illa ki sağlık olsun!