bugün

Biliyorum her sabah kötü uyanıyoruz son zamanlarda. Umutsuzluğa teslim olmamak adına çok fazla direniyoruz. Belli aralıklarla kulaklarımızı tıkamaya, kendi küçük evrenimizi kurmaya çalışıyoruz ama sesin şiddeti o kadar yüksek ki, duymamak mümkün olamıyor. Hepimize bir şekilde dokunuyor. Biliyorum hepimizin tutunma biçimleri farklı. Biliyorum çok zor herşeye rağmen sahip çıkmaya çalışmak, tutunacak dalların nerdeyse tamamı kırılıverecek kıvama gelmiş çoktan. Ama tutunmaktan, umutlanmaktan başka çaremiz yok ve bir yerden başlamak gerekiyor. Belki de bir çocuk bakışından... Yarınlarımızı sadece onlar kurtaracak, umut sadece onların gözlerinde gizli. Yeni umutsuzluklara gebe bir ortamda belki tek çare bir hayata dokunmakla başlar, bir minik ele uzanmak ve sonsuza kadar tutmakla... Kimbilir?
Biliyorum her sabah kötü uyanıyoruz son zamanlarda. Umutsuzluğa teslim olmamak adına çok fazla direniyoruz. Belli aralıklarla kulaklarımızı tıkamaya, kendi küçük evrenimizi kurmaya çalışıyoruz ama sesin şiddeti o kadar yüksek ki, duymamak mümkün olamıyor. Hepimize bir şekilde dokunuyor. Biliyorum hepimizin tutunma biçimleri farklı. Biliyorum çok zor herşeye rağmen sahip çıkmaya çalışmak, tutunacak dalların nerdeyse tamamı kırılıverecek kıvama gelmiş çoktan. Ama tutunmaktan, umutlanmaktan başka çaremiz yok ve bir yerden başlamak gerekiyor. Belki de bir çocuk bakışından. Yarınlarımızı sadece onlar kurtaracak, umut sadece onların gözlerinde gizli. Yeni umutsuzluklara gebe bir ortamda belki tek çare bir hayata dokunmakla başlar, bir minik ele uzanmak ve sonsuza kadar tutmakla. Kimbilir?