buhari müslim tirmizi

calmayi , cirpmayi , hak yemeyi , seyhlerin onunde surunup, sakala , kila , cubbeye , sandaledete tapmayi , deve sidigi icmeyi mesrulastirip , evli bile olsa esir kadinlara tecavuz etmeyi , kadinin erkegin yaninda pislik kaldigini mesrulastiran , peygamberin sidigini icenin cennete girecegini savunan dini somuren asagilik kitaplardir. peygambere iftiradir.

haklarında zerre kadar bilgileri olmayanların işkembelerinden salladıkları, kendileri hakkında atıp tuttukları alimlerdir.

bu alimleri diline dolayıp onlarla alay edenlerin asıl vay haline!

üç beş kitap okuyanların tekfir etmekten korkmadığı alimler.. Allah ıslah etsin..

özellikle buhari ve müslümde yüzde yüz peygamber sözü bulunduğu için bunları yalanlayanların iman problemleri olduğu su götürmez gerçektir.

bu tiplerin bir çok alanda kendi aralarında çelişkiye düştüklerini bilmeyen tiplerin korumaya kalktığı en büyük din düşmanlarındandır.

Sünneti inkar, dini peygamberi kitabı (kuranı) inkardır. Ehli sünnetin kaynak kitapları ve hadis imamları olan kutubu sitte sahiplerinden imamlar buhari müslim ve tirmizi yi ümmetin yangınından uzak görmek ise delalette olmaktan ve cahillikten ileri gelir. Buharinin fitne babını bile okumamış insanlar gelmiş yorum yapıyorlar. Heyhat.. şu işe bak ne günlere kaldık. Bu tip hareketler hadis inkarcılarının ekmeğine yağ sürer. Yazık. Yazık. Hiç Yakışmadı.

--spoiler--

Efendimiz asırlar öncesinden ne buyuruyor:
"Şunu kat'i olarak biliniz ki, bana Kur'an ile birlikte, onun bir benzeri (sünnet) de verilmiştir. Karnı tok bir şekilde koltuğuna kurulmuş olan bazı kimselerin: "Bize Kur'an yeter! Onda helâl olarak ne görmüşseniz, onu helâl; neyi de haram görmüşseniz, onu da haram kabul ediniz." diyeceği zamanlar yakındır. Bilin ki, Allah resûlü'nün haram kıldığı da Allah'ın haram kıldığı gibidir."(5)
Efendimizin, bu kimselerin "karınları tok bir şekilde koltuklarına kurulacaklarını" özellikle beyan etmesi ne kadar taaccübe şâyan değil mi? Müçtehid geçinen,ilahiyat patentli birtakım zevatın, televizyon kanallarında arz–ı endam ederek, koltuğuna kurulmuş vaziyette "Bize Kur'an yeter." dediklerini görünce inanın aklıma hemen bu Hadis–i şerif geliyor. Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâm on dört asır öncesinden nübüvvet dürbünüyle bakarak, bu günleri müşahede edip bizlere haber vermiş ve bu tâifeyi de böylesine tasvir ederek, gözlerimizin önüne bir tablo gibi sermiştir. Tâ ki bunlar bilinsin ve ümmet bu fitnelerden sakınsın...

5–Ebû Davud, Sünnet 6; Tirmizî,ilim 10;ibn Mâce, Mukaddime 2; Dârimî, I,117.

https://www.mumsema.org/e...kat-gibi-cevap-olsun.html

--spoiler--

Şeytan üçgeni olan hadisçi raviler. Şerh koyup dururlar, böyle duydum, böyle dendi, böyle söyledi, böyle anlattı. Ona o anlattı, ona da bir başka o. Kimse de çıkıp demedi ki allah-u alem-allah bilir.

dönemin dedikoducuları.