bugün

çocuğun kötü gidişine bir son vermek, ona bir ivme kazandırmak isteyen anne baba ya da öğretmenin başvurduğu klasik metotlardan biridir. bu yolla çocuğa bir hedef gösterilir. sen de yapabilirsin hatta yapmalısın mesajı verilir. işte buna yaşanmış bir örnek:

baba: oğlum biraz gayret et, bak atatürk senin yaşındayken sınıfının birincisiymiş.
çocuk: evet, ama baba senin yaşındayken de cumhurbaşkanıymış.
sessizlik....
"biz senin yaşındayken" ile başlayan hiçbir cümlenin bundan sonraki kısmı duyulmaz. çünkü kişi bu kelime öbeğine karşı kendini programlamıştır. insan programlanır mı, demeyin! pek ala yapılıyor. nasıl ki, yaşadığınız yere uyum sağlıyorsunuz işte bu da o gibi bir programlamadır.
insan öğrenen bir hayvandır.
genelde hepsi yalandır.
söyleyende , dinleyende bilir. ortam gerilmesin diye susulması tavsiye olunur.
- biz senin yaşındayken...
+ biliyorum 31 çekiyordunuz. ben hergün kızı yiyorum.
- !?

şeklinde, ayar vermeye çalışan kişi dumur edilebilir.
daha güzeli var; (bkz: fatih in istanbul u fethettiği yaştasın)
zamanın ne kadar değiştiğinin farkında olmayan ebeveyn söylemidir kimi zaman, ve anlattıklarında hak verirsiniz onlara. bazı şeyleri yapmak için ne kadar çaba sarfetmek zorunda kaldıklarına üzülürsünüz de; lakin değişen zamanla onların zorluklarla başardığı şeyleri siz çaba göstermeden başarırsınız. belki bu dokunuyor onlara.
Devamı aslında;

senin bu yaptığının on katını yapıyorduk aslında sen yine iyisin ama anne baba olarak sana simdi aferin diyemeyiz ki el mahkum okuyacaz o mavalı.
lise yıllarında matematik öğretmeniyle şöyle bir olaya şahit olduk;

(ders esnasında tüm öğrenciler uykuludur)
öğretmen : ne oluyor çocuklar yaw ben sizin yaşınızdayken ceki cen (jackie chan) filmleri izleyip tavana tekme atardım!
sınıf : höönng! ıı hocam o zaman jackie chan fimleri var mıydı?
öğretmen : tabi janım benim yaşım daha kaç ki?!
(bkz: biz senin yaşındayken plüton gezegendi lan)
eger şişman bir kadin söylüyorsa mutlaka o zamanlar 45 kg'dır.
her gün temizlik yapardık. *