bugün

fakirlikle dolu yılları anlatmaya giriş şablonu.

biz o kadar fakirdik ki, eski ayakkabılarımızı pişirir yerdik. *
biz o kadar fakirdik ki, asgari ücretle uçak alınabileceğini sanıyorduk.
biz o kadar fakirdik ki, bizi dövdüler mi çok seviniyorduk. hiç bir şey yiyemediğimiz için, dayağı yerdik.
biz o kadar fakirdik ki yazmak için farklı başlıklar bulamaz hep aynı başlığa entry girerdik.
dayım don lastiğiyle bangicamping yaparken öldü.
biz o kadar fakirdik ki bokumuzu yerdik.
biz o kadar fakirdik ki,

havyarı bile elle yerdik.

(bkz: cmylmz)
nerden nereye geldiğini belirtme ihtiyacı güden insanların repliği.

-biz o kadar fakirdik ki çok fakirdik ama çalışdık çok şükür bu günlere geldik
-şimdi durumu nasıl
-yok şimdi o kadar fakir değiliz az fakiriz...
(bkz: biz o kadar fuckerdik ki)
biz o kadar farirdik ki, hiç sıçtığımızı hatırlamam.
(bkz: biz o kadar fakırdik ki bi gecede beş kez)

(bkz: yanlış anlama çekmek)
biz o kadar fakirdik ki, fakirlik bile bizi terketti.
biz o kadar fakirdik ki tuvalet kağıdı alamadığımız için gaztete kağıdı ile temizlerdik. *
- biz o kadar fakirdik ki; ağabeyimin eskilerini kendi giyerdi ben çıplak dolaşırdım.
-biz o kadar fakirdik ki. ve hala o kadar fakiriz ki. açlıktan...
+eee, konuşsana olm. dilini mi yuttun?
-^+%&
+ha sektir. dilini! abovvvv.
biz o kadar fakirdik ki kıçımızı daşlara silerdik.
-biz o kadar fakirdik ki, biz insan taşıyorduk.
- biz o kadar fakirdik ki, bokumuzdan boncuk bile çıkmazdı..
biz o kadar fakirdik ki, parasızlıktan dede den kalma xxxxl pantolun giyerdik.

edit: lan zaten ben öyle giyorum.
biz o kadar fakirdik ki; anlatacak kelimemiz bile yoktu.
biz o kadar fakirdik ki, ekmek bulamadığımız zaman pasta yerdik, su bulamadığız zaman, starbucks'a gider kahve içerdik anca.
fakirlikle dalga geçen zengin kişinin yaptığı kötü espri.
biz o kadar fakirdik ki, annem salçayı bol sarımsak ve baharatla kavurur elde ettiği kahvaltılığa fakir sucuğu derdi. *
biz o kadar fakirdik ki, odun ve kömürümüz yoktu. kış zalim ve acımasızca pencerelerimize vururken, annem beni fırının karşısına oturturtur, ısın yumurcağım derdi. çocuktuk ya, oyun gelirdi. anladık büyüyünce acının ne kadar derin olduğunu.

biz o kadar fakirdik ki, buzdolabını açtığımda sadece hiç kullanılmamış bir mayonez kavanozu gördüğüm zamanlar çok olurdu. o da evde kimse mayonez sevmediğinden ve tek başına karın doyurmadığından kalmıştı orada. kuru ekmek daha değerliydi bizim için, biraz suyla tokluk hissi veriyordu. çocuktuk ya... ama bu, ağlatırdı işte...
biz o kadar fakirdik ki çocuk bezi almamak için ben 7 yaşında doğdum.
biz o kadar fakirdik ki kondoma verecek para olmadığı için aşiret olduk.