bugün

Herkesi boşver. Ama takmaya devam edeceksin biliyorum.
bir gün bu yediğin boklardan pişman olacaksın dur bakalım şimdi 65 kilosun ama...
dışarı çık dışarı *
bu kadar çok üzülmek ne yarıyor? sana bir faydası mı var? üzüldüğünle kalıyorsun. güzel duyguların her dokunuşunda kanıyor, öyle çok incinmişler ki...onları iyileştirecek bir şeyler yap. bu duygulara tekrar ihtiyacın olabilir, yok olmalarına izin verme..
uzak dur;

seni geren, saçma sapan laflarla çok biliyorum edasıyla ortalarda gezinenden,
ağzından sürekli hakaret ve küfür çıkandan,
3 tane kitap okumadan kendini prof sanan cahillerden,
insanları sınıflara ayırandan ve yaftalayanlardan uzak dur.
bak yine elin ayağın uyuşmaya başladı.
Denedik. Olmadı. Pişman mıyım denediğime? asla. Sanırım bizim normal bir hayatımız olmayacak. Bu arada anormal falan değilsin. Biraz daha şanssızsın sadece.

Bunca sene geçmesine rağmen daha 14 yaşında çocukkenki halinin fikirlerini haklı bulman gerçekten tuhaf. Ama güzel bi yandan da. Aferin küçük song. Bak bana bile yol gösterdin. Keşke seninle karşılıklı sohbet edebilseydim. Ya da çöpe atmasaydım defterlerini. Okurdum şimdi ne güzel. Özür dilerim. Seni sevmediğim için.

Yaptığın planları alt üst ettiğim için de özür dilerim. Ama döndüm yine bak. Sen haklıymışsın.

Diğer yandan senin öfkeni de yendik. Sadece bu yüzden pişman değilim denediğim için. Artık umrumda değil. Hiçbir şey! sadece annem babam abim. Onlar için elimden geleni yapıcam sadece. Eğer başka biri için kılımı kıpırdatırsam artık her nereden gelip beni uyardıysan yine uyar olur mu? gerçi o konuda sen de çok başarılı değilsin. Hak edene yapalım rn iyisi elimizden geleni.

Kenan ı hatırlıyor musun? hayatım boyunca benle dalga geçen tek insandı. Belki de haklı. Belki de kulak vermeliydim ona. Zaten kimse çıkıp demez ki song şunu düzelt diye, Sevenler yani. Ama sevmeyen insanın tereddütü de olmuyor. Keşke bir yol gösterenim olsaydı. Çok kayboldum. Bak hala bulamıyorum yolumu.

Yoruldum, anlamsız geliyor çoğu şey. Çoğu insan da aptalmış gibi geliyor. Ben tabi süper zeka bu arada. Neyse..

Bi ara hatıtlat senin de benim de kalbimi kıran herkese teşekkür edelim. Yaşamın gerçek yüzünü gösterdikleri için. Bir şey yapan ya da yapmayan herkese!

Otur oku kitabını. Hayatın boyunca doğru yaptığın, pişman olmayacağın tek şey. gerisini de s.ktir et, etmedikçe daha da karmaşıklaşıyor her şey.

Baya bi yalnız hissediyorun sözlük. En azından sen varsın. Sen de baya bi şeyler öğrettin. Hatta sen olmasaydın sorgulamaz, uyanmazdım. Sen de sağol.
çok içmemişti aslında.

arabasına bindi. kemerini taktı. bu onun en sevdiği adetiydi, yanında oturana da taktırırdı o sıkıcı kemeri. fakat hayatı umrunda değildi. usb takılı teybini açtı, haberin yok ben ölüyorum diyordu kaan. kaç sene önce dinlerdi de efkarlanırdı, hiç etkisini kaybetmeyen şarkılardan olduğunu düşünürdü hep.

totem yapmayı sevmezdi aslında, ama her gün rüyasında gördüğü bir şeyi gerçekleştirecekti. kredi kartı borçlarından nasıl kurtulacağını bilmiyordu. 2005 model palyosunda hız ibresini sonda gördüğünde ona öyle bir ilham gelecekti ki tüm borcu sıfırlanacaktı.

ibreyi kapatmaya yaklaşmıştım ama neden kapatmamıştım diye düşündü. çevre yoluna çıktı, ordan şehirler arası yola geçti. tam hız yapacak iki kamyon yan yana geliyordu.

önüne yol çalışması denk geldi tek şeride düşmüştü yol. psikopata bağlamıştı. bir kaç kasaba geçti. ikinci şehre yaklaştı. onu yolun bir yere götürdüğüne inanmaya başladı. saat akşam onu geçtiği için kendine mazot alamayacağını biliyordu ki ayılmaya başlaması onu sinirlendiriyordu.

uzun bir düzlük yakaladı. bir uçağın inip kalkabileceği bir yer gibi düz ve uzundu. sonunda ibre sonu gösteriyordu. motor bağırıyor araç tir tir titriyordu.

sabah yatağında uyandığında çok terlemişti. hız felakettir.
Kendime yazıyorsam niye buraya yazayım dedirten başlıktır.
ben niye yaşıyorum lan bu dünyada. ne adam gibi birini sevmeme izin veriyorlar ne de seviyorlar. biz kime ne yaptık arkadaş anlamıyorum. gecenin beşinde oturmuş sek şarap içiyorum. saçlarımı ıslatıyorum sinirden. yaşıtlarımın çoluğu çocuğu var, ailesi var. ben birini sevip evlenme hayali kuruyorum. kudurtuyorlar beni! kafam o kadar bozuk ki. ben nasıl bi insanım anlamıyorum. neden beni sevmeyen birini seviyorum? kendimi ona ifade etmeye çalışıyorum. lanet olsun. anlamıyor. sevmiyor işte. neyin peşindeyim arkadaş? hayatımda kendimi bu kadar satılmış, aldatılmış, ikinci plana atılmış hissetmedim. şu kalbimi kaplamış sevgisi olmasa, inancım olmasa bu kalbi kökünden söküp atıcam ama yapamıyorum. yukarda allah var. allah tan korkuyorum. başka bi şey değil. neyse bugünler gelir geçer. söylenenler unutulmaz, yenilmez, yutulmaz. kırılan kalbin hesabını yaradan versinler. ama ben kendime sövüyorum önce.
John Steinbeck'in "insanlar ikiye ayrılır" yazısını okuduğumda kendimi koyacağım kategoriyi net olarak gördüm ama diğer sınıftan olmayı çok isterdim. keşke sınıf değiştirme imkanım olsa. hayatımın bundan sonraki kısmını diğer kategoride yaşasam...kimbilir belki bu imkanı bulurum.
Bi daha aşık olursan senin amına korum.
adam olma cinsiyete özgü bir durum değilse benden adam olmaz.
çok gamsızsın. çok umursamazsın. dünya yansa umrunda olmayacak şu tavırlarından vazgeç ve birilerine faydalı olmaya çalış.

çok yalnızsın. kurtul gitsin artık şu yalnızlığından. antisosyalliğini bir kenara bırak ve dünyaya atıl, çevreye karış, bir iki insan gör.

çok negatifsin. çok somurtkansın. bardağın boş tarafını görmeyi bırak! ya dolu tarafından bak ya da bardağı ağzına kadar doldur.
çok şüphecisin. artık birilerine güvenmeye başla. biliyorsun babandan sonra sen daha kimseye güvenemezsin o bile bıraktığına göre ... ancak bu dünyada güvenebileceğin insanlarda vardır elbet.
çok mükemmelliyetçisin. sanki sen dört dörtlükmüşsün gibi.

bu hiçbir şeyi beğenmez duruşundan ödün ver biraz. ağzına pelesenk ettiğin güçlü ve asil oluşunu koy bir kenara. ben de düşerim, hata yaparım de. zaten çevrende çok az insan var sürekli onlara ''ben her şeyi hallederim'' demek yerine birilerinden yardım iste. her şeyi de kendin halletmeye çalışma.

çok ürkeksin. hata yapmaktan korkma. sen gençsin. pişman olmamak için tüm yolları bir simyager gibi dene-yanıl. ama yanıldığında da sıkma canını... gençlikte olur böyle şeyler.

çabuk pes ediyorsun. hemen hayallerini bir kenara atma. pes etme. acı olmadan hiçbir şeyin karşılığını alamazsın.
bir gün londra'da yaşamak için ve akademisyen olmak için her şeyi feda et. sürün ama istediğin şeyi ol. (her ne olursan ol, olabildiğinin en iyisini ol.)

çok oku, çok öğren. entelektüel tanımını kişiliğine yerleştirmeye çabala. sen konuştuğunda bak bu mürekkep yalamış desinler.

cesaret bulamayıp yüzüne değil de arkandan konuşanlara aldırma. konuşup dursunlar. kinci tutum sergileme.
seri katil bakışlarını geriye at ve gözlerindeki ışığı serbest bırak.

eski müzikleri dinlemekten vazgçeme. hep rock n roll, dibine kadar rock n roll yaşa.

bazen gözyaşlarının yer çekimine karşı koyamayışını seyret. sadece şunu sakın aklından çıkarma: gözyaşlarını olur olmaz çar çur etme... hele ki zamanını asla etme. çünkü hayat kısa. olur olmadık, her yerde hatırla ve anı hisset.
bazen planlı yaşa, her şeyi hesapla ama bazen de kafan nereye eserse oraya git, kimseye haber etme.

çok taş kalplisin. çok hissizsin. aşık olmayı dene. varsın giden gitsin. biraz da aşk acısı çek. ne de olsa acı da bir histir. yeter ki kalpten hisset.

ufak dipnotlarım var bir de sana kendim:

peluşları masumca sevmekten hiç vazgeçme.
unutma baban aslında hep seninle.
Harikasın. Senden iyisi dünyada yok. Dünyanın en yakışıklı ve en zeki insanı sensin.

Not : mütevazi biriyim ben.
yeme.

yiyip yiyip duruyorsun incecik kızdın aq yavaş.
Babam yıllardır bir iş kuralım diye kafami sisiriyor. Kuracagim yıllarca o benim aklımı meskul etti başaramayınca ben onun aklını kurcalayacagim. Bunu da not edin.
Biraz akillanip her seyi bu kadar sahiplenme.

Duygusal olmayi birakip hissizlesmeye bak.

Boyle daha mutlu olacaksin.
Pişmanım 10 bin kere..
Sevgi olmadan bir insanın yaşayıp yaşayamayacağını test ediyorlar.

Biliyorum korkunç bi deney ama olsun.
Unut be japonbaligii seni bir saniye tereddüt etmeden silen adam için neden bu gözyaşı.
bir kez daha gördün ki bunlar insan değil, bildiğin mal amına koyayım..

ille editleyeyim mi? bilale anlatır gibi anlatayım mı neyi neden yazdığımı?

sınırdışı edin beni amk..
kalman istenseydi yollara düşmezdin şüphesiz,yolunda yürü...
sonuçta kelimeler bahtsızdır.Kendime yazsam bile anlamlarında kaybolmuş kelimelerim.Konuşsam ne fayda?iyi günler geleceğin kafesinde mi yoksa? yalanlara inanmakta üstüme yoktur çünkü. Sahiden nasıl inandım bunlara? Ben kendime bile inanmazken.
Henüz 11 yaşında uzak yolları aşıp sizin prefabrik evlerin önüne geldiğim süt mısırı örgü saçlı Boşnak kızı, hoşçakal..
Özel numara'dan çağrı atıp, kontör olduğu zamanlarda ayna'dan severek ayrılanlar dinlettiğim ortaokul aşkım, hoşçakal.
Lise sıralarında her hafta değişen, adlarını hatırlamakta zorluk çektiğim az fondotenli, eteklerini dizlerinin üzerinde kıvıran, sivilcelerim yüzünden reddedildiğim okulun mazın kızları, hoşçakalın.
Etkileyici cümleler ve zeka oyunlarıyla kafalarını karıştırdığım kızlar, hoşçakalın.
Onca satır, onca kelime, emek sarfettiğim, her şer'de bir hayır vardır deyip, çekip gittiğim, hoşçakal.
Uzun bacaklı, güzel Balkan kızları, hoşçakalın.
Aynı dili konuşmadığım fakat bakışına kurban olduğum Ilian kızı Shterkova, hoşçakal.
Hepinizi sevdim, hepinize kıymet verdim ama bu çok başka. Boşnak böreğini herkes yapar ama ben anneminkini hepsinden ayırırım, işte öyle..
Annem gibi, Boşnak böreği gibi seviyorum.
Ve kararımı verdim...
Üzgünüm kızlar EVLENiYORUM...
bu kadar fakirken nasıl bu kadar seviyorsun? bu kadar sevilmemeyi, hiçbir ümit yokken sonuna kadar gitmeyi nasıl başarıyorsun? kendini öldürenleri neden içindeki uçsuz bucaksız düzlüklerde yaşatıyorsun?