bugün
- bi derdim var9
- hangi sözlükçüyü dövmek istersiniz19
- anın görüntüsü9
- dini eleştirmeyi dün düşmanlığı ile bir tutmak8
- elini cebine atınca en az 5000 lira olmalı14
- meral akşener14
- kadir mısıroğlu mezarı13
- albay kemal21
- karıncaları öldürmeden evden uzaklaştırma yöntemi15
- zalbert ramstein14
- sokak ortasında ilişkiye giren muhafazakar çift22
- kablosuz sütyen20
- bugün yaşadığınız en üzücü olay11
- yazarların cinsel tercihi9
- icardi190537
- arkadaşlar sizce yakışıklı mıyım31
- müge anlı ile anadolu irfanı8
- seni allaha şikayet ediyorum erdoğan8
- meral akşener'in sarı saçları10
- peygamberlerin yahudi olması8
- gizli samyel24
- 6 haziran 2024 meb ile ilgili skandal iddia25
- kuresel ikinma'nın sözlüğe dönüşü10
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız11
- estetikle 30 yaşına dönen teyze8
- belediye otobüsüne kaçak binme yöntemleri10
- türklere peygamber gönderilmemiş olması19
- türk tarihinin en büyük komutanı rte dir18
- kadınlar konusunda bilmek istediğiniz ne var12
- okula gidiyorum sözlük9
- ronaldo'nun fenerbahçe'ye gelme ihtimali12
- kadir mısıroğlu üstadın hoplattığı oğlanlar18
- zalbert ramstein'in kürt olması15
- jose mourinho27
- sarılma ihtiyacı9
- havalar ısınınca orospu gibi giyinen kadınlar19
- kaç tane gerçek istanbullu tanıdınız17
- biz bu hayata çalışmaya mı geldik8
- sözlüğün bağımlılık yapması11
- 48 cm penisi olan adam12
- türk kadınlarındaki en büyük sorun19
- türk polisinin güzel kızlara karşı olan nezaketi21
- merve boluğur11
- nude isteyen kız12
- güçlü kadınların ortak özellikleri17
- şanlıurfa da damattan istenilenler listesi13
- kocasına kahvaltı hazırlamayan kadın kusurludur10
- sözlüğün en iyi iki erkek yazarı12
- kemalistlerin insanları atatürk ten soğutması20
- magicovento13
bir erkek ismidir aynı zamanda.
turkudur de aynı zamanda.kız ismi olarak gecmektedir turkude.
Üğrunu Üğrunu Gelir Dereden (Bedir) Türküsü
Şarkışla'da çiftçilik yapan bir ailenin Bedriye isminde çok güzel kızları vardır. Bedir derler kısaca.Birde Ömer vardır yanlarında çalışan. Ömer güçlü kuvvetli yakışıklı bir delikanlıdır. Ömer'le Bedir aynı yaştadırlar. Ömer küçük yaşta başlamıştır bu ailenin yanında çalışmaya. Çocuklukları beraber geçer. Ömer'le Bedir büyüdükçe o çocuksu sevgileri aşka dönüşür. içten içe gizli duygularla severler birbirlerini. ikisi de duygularını açığa vurmazlar. Ömer zaman zaman diyecek olur sevgisini. Bedir'in yayına varınca cesareti kırılır. Söyleyemez bir şey yutkunur kalır. Ömer bir şey dese karşılık verecektir ama, çaresiz oda bir şey söyleyemez. Günler ayları yıllar yılları kovalar. Şarkışla'da hayvanları sürüleri olanlar, her yıl yaz aylarında yaylaya çıkarlar. Sürülerini daha geniş otlaklarda yaylarken,tertemiz havayı teneffüs edip buz gibi suyunu içerek, tabiat'ın bütün güzelliklerinden doya doya faydalanırlar.
Bedir'in ailesi de yaz aylarını Kızanandı denilen yaylada geçirmektedirler. Kızanandı, tertemiz havasıyla buz gibi sularıyla tipik bir Anadolu yaylasıdır. Fazla kalabalık olmadığı içinde,insanlar çok iyi ilişki içerisindedirler. Akşamları bir yerde toplanırlar masal anlatırlar, türkü söylerler, halay çekerler. Yaz mevsiminin nasıl geçtiği anlaşılmaz bu topraklarda. Bir sonraki yaz mevsimi iple çekilir. işte bu yaylada kaldıkları zamanların birinde! Daha fazla yalnız kalma imkanı bulurlar. Ve bir gün, Ömer Bedir'e duygularını açar. Ne söyleyeceğini tam anlatamaz ama; Bedir'de heyecandan anlayacak durumda değildir zaten. Sözlerden çok bakışlar konuşur sade. Karşılıklı olarak aşklarını ilan ederler. Sonra, gizli gizli buluşmaya başlarlar. Sözde gizlice buluşurlar ama, gören görür bilen bilir onların aşklarını. Ve kısa zamanda herkes tarafından konuşulur olur Ömer ile Bedir'in aşkları. Ama kimse yadırgamaz bunu. Herkes yakıştırıverir birbirlerine ve evlenmelerini isterler. Ömer Allah'ın emriyle istetecektir Bedir'i. Dünürcüler belirlenir. Bedir ailesinden geleneklere uygun bir şekilde istenir. Kızın ailesinin kararı olumsuzdur. Özellikle Bedirin annesi Gürcü hatun, Ömer'in fakirliğini bahane ederek bu evliliğe karşı çıkar.Araya girenler ne kadar ısrar etselerde kara dediğine ak demez gürcü hatun.Aşıkların evlenmesine mani olur.
Bir süre sonrada Bedir'i Şevki adında yaşlı ve zengin birine verirler.Düğün günü Ömer'le çok yakın bir arkadaşı yaylaya çıkarlar. Ve gelin alayını çok üzgün bir şekilde orada seyrederler.Ömer çok içlenir ve ağlayarak türkü söylemeye başlar. Bedir'in yaşlı kocası evlendikten bir süre sonra ölür.
Ömer henüz evlenmediği için ahali tekrar araya girip,bunları evlendirmek isterler ama, Bedriye Ömer'i çok sevdiğini fakat, evlenirse dedikoduların çıkabileceğini söyleyerek, aşkını kalbine gömer ve teklifi kabul etmez. iki kere kaybettiği aşkı için Ömer'in yaktığı türkü dilden dile söylenir oldu.
BEDiR
Uğrunu uğrunu gelir dereden
Benlerini sayamadım kareden
Sevdiğimi bana yazsın yaradan
Şen ol yaylam şen ol Bedir geliyor.
Şu dereden cıvıl cıvıl kuş gelir
Armağanlar dolu gider boş gelir
Sevda bilmeyene hayal düş gelir
Şen ol yaylam şen ol Bedir geliyor.
Boğazımda lira Alnımda altın
Bedir'i vermiyor şu Gürcü hatun
Param çok değil alayım satın
Şen ol yaylam şen ol Bedir geliyor.
Kırık boğazında ardından yettim
Kız yandığın yere kadar bende gittim
Bedir'i yaylaya emanet ettim
Şen ol yaylam şen ol Bedir geliyor
http://www.turkudoslari.net
Üğrunu Üğrunu Gelir Dereden (Bedir) Türküsü
Şarkışla'da çiftçilik yapan bir ailenin Bedriye isminde çok güzel kızları vardır. Bedir derler kısaca.Birde Ömer vardır yanlarında çalışan. Ömer güçlü kuvvetli yakışıklı bir delikanlıdır. Ömer'le Bedir aynı yaştadırlar. Ömer küçük yaşta başlamıştır bu ailenin yanında çalışmaya. Çocuklukları beraber geçer. Ömer'le Bedir büyüdükçe o çocuksu sevgileri aşka dönüşür. içten içe gizli duygularla severler birbirlerini. ikisi de duygularını açığa vurmazlar. Ömer zaman zaman diyecek olur sevgisini. Bedir'in yayına varınca cesareti kırılır. Söyleyemez bir şey yutkunur kalır. Ömer bir şey dese karşılık verecektir ama, çaresiz oda bir şey söyleyemez. Günler ayları yıllar yılları kovalar. Şarkışla'da hayvanları sürüleri olanlar, her yıl yaz aylarında yaylaya çıkarlar. Sürülerini daha geniş otlaklarda yaylarken,tertemiz havayı teneffüs edip buz gibi suyunu içerek, tabiat'ın bütün güzelliklerinden doya doya faydalanırlar.
Bedir'in ailesi de yaz aylarını Kızanandı denilen yaylada geçirmektedirler. Kızanandı, tertemiz havasıyla buz gibi sularıyla tipik bir Anadolu yaylasıdır. Fazla kalabalık olmadığı içinde,insanlar çok iyi ilişki içerisindedirler. Akşamları bir yerde toplanırlar masal anlatırlar, türkü söylerler, halay çekerler. Yaz mevsiminin nasıl geçtiği anlaşılmaz bu topraklarda. Bir sonraki yaz mevsimi iple çekilir. işte bu yaylada kaldıkları zamanların birinde! Daha fazla yalnız kalma imkanı bulurlar. Ve bir gün, Ömer Bedir'e duygularını açar. Ne söyleyeceğini tam anlatamaz ama; Bedir'de heyecandan anlayacak durumda değildir zaten. Sözlerden çok bakışlar konuşur sade. Karşılıklı olarak aşklarını ilan ederler. Sonra, gizli gizli buluşmaya başlarlar. Sözde gizlice buluşurlar ama, gören görür bilen bilir onların aşklarını. Ve kısa zamanda herkes tarafından konuşulur olur Ömer ile Bedir'in aşkları. Ama kimse yadırgamaz bunu. Herkes yakıştırıverir birbirlerine ve evlenmelerini isterler. Ömer Allah'ın emriyle istetecektir Bedir'i. Dünürcüler belirlenir. Bedir ailesinden geleneklere uygun bir şekilde istenir. Kızın ailesinin kararı olumsuzdur. Özellikle Bedirin annesi Gürcü hatun, Ömer'in fakirliğini bahane ederek bu evliliğe karşı çıkar.Araya girenler ne kadar ısrar etselerde kara dediğine ak demez gürcü hatun.Aşıkların evlenmesine mani olur.
Bir süre sonrada Bedir'i Şevki adında yaşlı ve zengin birine verirler.Düğün günü Ömer'le çok yakın bir arkadaşı yaylaya çıkarlar. Ve gelin alayını çok üzgün bir şekilde orada seyrederler.Ömer çok içlenir ve ağlayarak türkü söylemeye başlar. Bedir'in yaşlı kocası evlendikten bir süre sonra ölür.
Ömer henüz evlenmediği için ahali tekrar araya girip,bunları evlendirmek isterler ama, Bedriye Ömer'i çok sevdiğini fakat, evlenirse dedikoduların çıkabileceğini söyleyerek, aşkını kalbine gömer ve teklifi kabul etmez. iki kere kaybettiği aşkı için Ömer'in yaktığı türkü dilden dile söylenir oldu.
BEDiR
Uğrunu uğrunu gelir dereden
Benlerini sayamadım kareden
Sevdiğimi bana yazsın yaradan
Şen ol yaylam şen ol Bedir geliyor.
Şu dereden cıvıl cıvıl kuş gelir
Armağanlar dolu gider boş gelir
Sevda bilmeyene hayal düş gelir
Şen ol yaylam şen ol Bedir geliyor.
Boğazımda lira Alnımda altın
Bedir'i vermiyor şu Gürcü hatun
Param çok değil alayım satın
Şen ol yaylam şen ol Bedir geliyor.
Kırık boğazında ardından yettim
Kız yandığın yere kadar bende gittim
Bedir'i yaylaya emanet ettim
Şen ol yaylam şen ol Bedir geliyor
http://www.turkudoslari.net
kurtlar vadisinin gonullerde taht kuran unutulmaz karakteridir,palanin yaveridir)
bedir:aga haloyu motora mi bindirmisler *
pala:bu saatten sonra haloya neye bin dersen biner.
bedir:aga haloyu motora mi bindirmisler *
pala:bu saatten sonra haloya neye bin dersen biner.
dursun ali erzincanlı'nın mükemmel yorumladığı mükemmel ötesi şiir.
Hazırlanın uzunca bir yolculuk var şimdi.
Asr-ı saadete Cezîretül araba gidiyoruz.
Bismillah diyin
Bedir'e öyle girin
Gökte melekler, yerde siz
Ve bekleyin sessiz...
Gelince
iyi bakın onlara;
Hem kendi zamanlarının
Hem tüm zamanların en cesur yiğitleridir onlar
Gökte yıldız; yerde arslandır onlar
Yüz yirmi beş bin beden
Ama bir tek ruh,
Muhammedî ruhtur onlar
Aslanlar çıkmıştır Medine’den
Şimdi yoldadır Bedrin Arslanları
işte bakın şu Hz.Umeyr
Aslan yavrusu.
Yaşı küçük diye geri çevirecek rasulullah
Ama öyle ağlıyor ki umeyr izin veriyor nebi
Ey sad bin ebi vakkas!
Sen bağla kardeşin Umeyr'in kılıcını
Boyu kısa bağlayamıyor.
Hz.Hamza'nın belinde iki kılıç duruyor.
Attığı her adım bir kalbi durduruyor.
Ey Hamza
Gördüğün hiçbir şeyden korkmazsın bu doğru
Ama heybetini gizli tut
Yürüyüşün ölümü korkutuyor.
Dinleyin Âlemlerin sultânını
O konuşunca rüzgar bile susuyor;
''Ey ashap! Hazır mısınız?''
Sad bin muaz ayakta:
''Ya Rasulallah!'' diyor
''Seni hak dinle gönderen Allah'a andolsun ki,
Sen bize şu denizi gösterip dalarsan,
Biz de seninle birlikte dalarız.
Allah'ın bereketiyle yürüt bizi!''
Tebessüm buyuruyor Habîb-i Zîşan!
O, gülünce suya kanıyor susamışlar.
Güller açıyor yüreklerde.
Kederler unutuluyor.
O gülünce, cennetler yaratılıyor.
Gülüyor nebi ve yürüyorlar!
Mekke'de çekilen acılar dinmiş
Yürüyorlar!
Sanki yıldızlar yere inmiş.
Önlerinde Kâinatın Güneşi
işte Hz.Ömer ve Hz. Ali
Biri Hattaboğlu!
Biri Haydâr-ı Kerrar!
Ve kolkola
Ölümün ağzına giriyorlar!
................
Bedir'de baba oğul,
Bedir'de kardeş kardeşe...
Mekke müşrikleri Üç yiğit istiyorlar önce
Üç yiğit gösterin aranızdan bize.
Melekler Alemlerin sultanına bakıyor
Kimi işaret edecek Sultan-ı Rasul.
Çünkü o işaret edince ay ikiye bölünüyor.
Acaba mübarek elleri kime uzanacak;
''Kalk ya Ubeyde! Kalk ya Hamza! Kalk ya Ali!''
Gördünüz mü yiğitleri!
Hamza'yı gördünüz mü?
Nasıl da salına salına gidiyor.
Ya Ali?
Sanki gökten iniyor, velilerin babası!
Ubeyde ayağından yara alıyor
Efendisine gidiyor hemen
''Ya Rasulallah, ben şehit miyim?'' diyor
''Evet sen şehitsin''
Ve dua ediyor efendiler efendisi;
Rabbi Rahimine uzatıyor ellerini
''Allah'ım bana yaptığın va'dini yerine getir.
Allahım bu bir avuç insanı helak edersen,
Artık sana yeryüzünde ibadet edecek kimse kalmaz.
Bir fırtına kopuyor Bedir'de...
Hz.Mikail'in komutasında bin melek Rasulullah'ın Sağında!
Bir fırtına kopuyor Bedir'de
Hz. israfil'in komutasında bin melek Rasulullah'ın solunda
Ve bir firtina daha!
Hz. Cebrail,
Bin melekle Rasulullah'ın önünde
Üç bin melek alaca atlarla.
Ey Ebu Cehil!
Ne oldu?
Düğüne gider gibi çıkmıştın Mekke'den
Bedir'e çalgılarla, güle oynaya gelmiştin.
Sen Allah'ın Rasulünü
Ve O'na sevda çekenleri
Sahipsiz mi sanmıştın?
.............
Dönüyorlar Bedir'den.
Esirler arasında Peygamber amcası Hz.Abbas!
Vakit gece...
Esirlerin elleri bağlı
Abbasın elleri sıkıca bağlı
Bir inilti yayılıyor geceye.
Uyuyamıyor rahmet peygamberi...
''Ya rasulallah niçin uyumuyorsunuz?'' diyor sahabiler.
''Amcamın iniltisi uyutmuyor beni''
ve hemen Ashâb-ı Güzin
Çözüyor peygamber amcasının ellerini.
Rasulullah öğrenince durumu emir veriyor:
''Tüm esirlerin çözün ellerini!''
Dönüyorlar Bedir'den,
Esirler arasında Peygamber damadı var.
Fidye karşılığı serbest kalacak.
Allah rasulüne bir gerdenlık uzatılıyor
Kızınız Hz.Zeynep göndermiş,
Beyinin fidyesi olarak...
Şefkat peygamberinin gözleri doluyor.
Çünkü bu gerdanlık,
Kızının düğününde Hz.Hatice'nin taktığı kendi gerdanlığıdır.
Yaşlı gözlerle konuşuyor nebi;
''O'nu salıverseniz, gerdanlığı da zeynep'e gönderseniz olur mu?
''Olur Ya rasulallah sen üzülme!
Sen bize canlarımızdan daha azizsin!
Buyur, canımız feda sana yeter ki sen üzülme!''
Dönüyorlar Bedir'den
Sevgilileri dua ediyor
Peygamber duasıyla dönüyorlar;
''Kuluna yardım eden, dinini üstün tutan Allah'a hamdolsun.''
Hamdolsun Âlemlerin Rabbi'ne
Hamdolsun Âlemlerin Sahibi'ne.
Hazırlanın uzunca bir yolculuk var şimdi.
Asr-ı saadete Cezîretül araba gidiyoruz.
Bismillah diyin
Bedir'e öyle girin
Gökte melekler, yerde siz
Ve bekleyin sessiz...
Gelince
iyi bakın onlara;
Hem kendi zamanlarının
Hem tüm zamanların en cesur yiğitleridir onlar
Gökte yıldız; yerde arslandır onlar
Yüz yirmi beş bin beden
Ama bir tek ruh,
Muhammedî ruhtur onlar
Aslanlar çıkmıştır Medine’den
Şimdi yoldadır Bedrin Arslanları
işte bakın şu Hz.Umeyr
Aslan yavrusu.
Yaşı küçük diye geri çevirecek rasulullah
Ama öyle ağlıyor ki umeyr izin veriyor nebi
Ey sad bin ebi vakkas!
Sen bağla kardeşin Umeyr'in kılıcını
Boyu kısa bağlayamıyor.
Hz.Hamza'nın belinde iki kılıç duruyor.
Attığı her adım bir kalbi durduruyor.
Ey Hamza
Gördüğün hiçbir şeyden korkmazsın bu doğru
Ama heybetini gizli tut
Yürüyüşün ölümü korkutuyor.
Dinleyin Âlemlerin sultânını
O konuşunca rüzgar bile susuyor;
''Ey ashap! Hazır mısınız?''
Sad bin muaz ayakta:
''Ya Rasulallah!'' diyor
''Seni hak dinle gönderen Allah'a andolsun ki,
Sen bize şu denizi gösterip dalarsan,
Biz de seninle birlikte dalarız.
Allah'ın bereketiyle yürüt bizi!''
Tebessüm buyuruyor Habîb-i Zîşan!
O, gülünce suya kanıyor susamışlar.
Güller açıyor yüreklerde.
Kederler unutuluyor.
O gülünce, cennetler yaratılıyor.
Gülüyor nebi ve yürüyorlar!
Mekke'de çekilen acılar dinmiş
Yürüyorlar!
Sanki yıldızlar yere inmiş.
Önlerinde Kâinatın Güneşi
işte Hz.Ömer ve Hz. Ali
Biri Hattaboğlu!
Biri Haydâr-ı Kerrar!
Ve kolkola
Ölümün ağzına giriyorlar!
................
Bedir'de baba oğul,
Bedir'de kardeş kardeşe...
Mekke müşrikleri Üç yiğit istiyorlar önce
Üç yiğit gösterin aranızdan bize.
Melekler Alemlerin sultanına bakıyor
Kimi işaret edecek Sultan-ı Rasul.
Çünkü o işaret edince ay ikiye bölünüyor.
Acaba mübarek elleri kime uzanacak;
''Kalk ya Ubeyde! Kalk ya Hamza! Kalk ya Ali!''
Gördünüz mü yiğitleri!
Hamza'yı gördünüz mü?
Nasıl da salına salına gidiyor.
Ya Ali?
Sanki gökten iniyor, velilerin babası!
Ubeyde ayağından yara alıyor
Efendisine gidiyor hemen
''Ya Rasulallah, ben şehit miyim?'' diyor
''Evet sen şehitsin''
Ve dua ediyor efendiler efendisi;
Rabbi Rahimine uzatıyor ellerini
''Allah'ım bana yaptığın va'dini yerine getir.
Allahım bu bir avuç insanı helak edersen,
Artık sana yeryüzünde ibadet edecek kimse kalmaz.
Bir fırtına kopuyor Bedir'de...
Hz.Mikail'in komutasında bin melek Rasulullah'ın Sağında!
Bir fırtına kopuyor Bedir'de
Hz. israfil'in komutasında bin melek Rasulullah'ın solunda
Ve bir firtina daha!
Hz. Cebrail,
Bin melekle Rasulullah'ın önünde
Üç bin melek alaca atlarla.
Ey Ebu Cehil!
Ne oldu?
Düğüne gider gibi çıkmıştın Mekke'den
Bedir'e çalgılarla, güle oynaya gelmiştin.
Sen Allah'ın Rasulünü
Ve O'na sevda çekenleri
Sahipsiz mi sanmıştın?
.............
Dönüyorlar Bedir'den.
Esirler arasında Peygamber amcası Hz.Abbas!
Vakit gece...
Esirlerin elleri bağlı
Abbasın elleri sıkıca bağlı
Bir inilti yayılıyor geceye.
Uyuyamıyor rahmet peygamberi...
''Ya rasulallah niçin uyumuyorsunuz?'' diyor sahabiler.
''Amcamın iniltisi uyutmuyor beni''
ve hemen Ashâb-ı Güzin
Çözüyor peygamber amcasının ellerini.
Rasulullah öğrenince durumu emir veriyor:
''Tüm esirlerin çözün ellerini!''
Dönüyorlar Bedir'den,
Esirler arasında Peygamber damadı var.
Fidye karşılığı serbest kalacak.
Allah rasulüne bir gerdenlık uzatılıyor
Kızınız Hz.Zeynep göndermiş,
Beyinin fidyesi olarak...
Şefkat peygamberinin gözleri doluyor.
Çünkü bu gerdanlık,
Kızının düğününde Hz.Hatice'nin taktığı kendi gerdanlığıdır.
Yaşlı gözlerle konuşuyor nebi;
''O'nu salıverseniz, gerdanlığı da zeynep'e gönderseniz olur mu?
''Olur Ya rasulallah sen üzülme!
Sen bize canlarımızdan daha azizsin!
Buyur, canımız feda sana yeter ki sen üzülme!''
Dönüyorlar Bedir'den
Sevgilileri dua ediyor
Peygamber duasıyla dönüyorlar;
''Kuluna yardım eden, dinini üstün tutan Allah'a hamdolsun.''
Hamdolsun Âlemlerin Rabbi'ne
Hamdolsun Âlemlerin Sahibi'ne.
dolunay demektir.
mehmet akif ersoy şiirinde kurtuluş savaşı askerleri için kullanmıştır:
bedrin arslanları ancak bu kadar sanli idi.
mehmet akif ersoy şiirinde kurtuluş savaşı askerleri için kullanmıştır:
bedrin arslanları ancak bu kadar sanli idi.
gokteki yildizlarin yerdeki arslanlara rucu ettigi yer.
Oğuz Yılmaz tarafından çok güzel yorumlanmış Sivas türküsü.
sevim seçkin yorumu da dinlenilesi türkü.
http://www.youtube.com/watch?v=iBgHbA_apos
http://www.youtube.com/watch?v=iBgHbA_apos
katılan ashab'ın islamiyette ve allah katında ayrı bir yerde olmasına sebep savaşın adı.
(bkz: ashab ı bedir)
(bkz: ashab ı bedir)
Pala'nın sağ kolu.
güncel Önemli Başlıklar