bugün

eylemlerini sona erdirdikten bir süre sonra pkk'nın ortaya çıkması ile, pkk'nın da bir ermeni projesi olduğunu rahatlıkla anlamamızı sağlayan terör örgütü.

ermeni araştırmacı johannes lepsius'un da dediği gibi, gecekondu bir kürt devleti kurulmadan ermeni devleti kurulamaz...
tek amacı ilgi çekmek olan terör örgütü. 70 ve 80'lerde yaptıkları katliamın sebebi 1915'te ermenilere yapılanların propagandasını yapabilmekti. yapılan birçok cinayette not bırakarak katliamları üstlenmiş, hiçbirini inkar etmemiştir. yapmak istedikleri, "siz bizi dinlemediniz, yanımızda olmadınız, eğer dinlememeye devam ederseniz biz de cinayetlere devam ederiz" mesajı vermekti. nitekim başarılı da olmuştur. avrupa'da örgütün yaptığı katliamlarla ilgili yapılan haberlerin hemen arkasından "ama bakın 1915'te türkler de ermenileri öldürmüştü" şeklinde haberler yapılması da avrupa'nın bu vahşeti kutsaması, bir anlamda yanlış olarak görmemesi demekti. 1980'lerde çocuk sahibi olan türkiye ermenileri çocuklarına türkçe isimler vermek ve her yerde başları eğik gezmek zorunda kalmıştır. tüm bu yapılanları protesto etme amacıyla da ermeni asıllı bir vatandaşımız* taksim meydanında kendini yakarak yaşamını yitirmiştir.
açılımı armenian secret army for liberation of armenia olan yasadışı örgüt.
ibrahim şahin in ifadesine göre pkk nın kökenidir.
yeniden faliyete geçmiş olan örgüt. türk halkından özür dileyelim kampanyası başlatan avusturalya ermenisi armen gakavyan ı ölümle tehdit etmiştir.
Çatlı değil MiT çökertti
Abdullah Çatlı ve arkadaşlarının "ASALA'yı biz bitirdik" diyerek kahramanlık taslamaları üzerine 'işin gerçek sahipleri' 15 yıldır bir sır olarak saklanan bu gizli dosyanın kapağını açtılar
Acı bir tesadüf: Susurluk kazasının yıldönümünde Türkiye, Haluk Kırcı'ya affı tartışıyor. Avrupa devletleri kendi bünyelerinde Gladio'yu, kontrgerillayı temizlediler. Türkiye ise bu eli kanlı çeteyi yargılayıp, mahkum etmek bir yana, kahramanlaştırma çabasında...

Bu çabayı sürdürenlerin elindeki tek koz, Abdullah Çatlı ve arkadaşlarının "ASALA'yı çökerten eylemler yaptıkları" iddiası...

Oral Çelik, TBMM Susurluk Komisyonu'nda verdiği ifadede şöyle dedi:

"ASALA'yı biz ortadan kaldırdık. Çatlı liderimizdi. 4 kişiydik. 5'inci ben vardım' diyen, hangi makamsa gelsin, desin ki, 'Ben de vardım".

işte bu meydan okuma, ASALA operasyonunun "gerçek mimarlar"ını isyan ettirdi. Yeminlerine sadık kalarak yıllardır susanlar, ilk kez bazı dosyaların kapağını açma ihtiyacı duydular.

15 YILLIK SIR
15 yıllık bu sırrın bazı ayrıntıları böylece açığa çıktı.

ASALA'ya karşı devlet operasyonunun gerçek öyküsünü bu geceden itibaren ATV ana haber bülteninde izleyeceksiniz.

Orada da görüleceği gibi, ASALA'yı bitiren ne Avrupa'daki birkaç ülkücü, ne de devletin istihbarat örgütü...

ASALA'yı asıl bitiren bizzat ASALA'nın kendisi...

Örgüt, kanlı eylemlerini iyice tırmandırıp, 1983 yılında Orly katliamıyla oklarını Fransa'ya çevirince kendi ölüm fermanını da imzalamış oluyor ve hem bölünerek, hem de üzerindeki Avrupalı koruma kalkanının kaldırılmasıyla yok olup gidiyor.

DEVLETiN KATKISI
Peki bu sürece Türkiye devletinin katkısı nedir?

Kamuoyu, ASALA'yla mücadele öyküsünün hep ülkücüler boyutunu dinledi. MiT'in Çatlı'ya görev vermesini, onların Türkeş'in salıverilmesine karşılık bu misyonu kabul etmesini, 10 bin dolar karşılığı bazı eylemlere kalkışmalarını, sonra uyuşturucu işine bulaşınca MiT'i karıştırmalarını ve nihayet devlet onları kullanacağına, onların devleti kullanır hale gelmelerini kısmen öğrendik.

işin daha az bilinen boyutu, devletin bu arada neler yaptığıydı.

Aktarılanlara bakılırsa, devletin zirvesinde bu konu ilk kez 12 Eylül öncesi bir Milli Güvenlik Kurulu toplantısında gündeme geldi. Bazı devlet yetkilileri, hızla tırmanan ASALA terörü karşısında öfkeyle "Biz de onları öldürelim" deyince bu önerinin karşısına dikilen, dönemin MiT müsteşarı Korg. Hamza Gürgüç oldu.

Gürgüç, MiT'in yurtdışında silah kullanmasının mümkün olmadığını, böyle bir eğitimi de bulunmadığını belirtip "Böyle bir şey devlet olmaya yakışmaz. Üstelik diplomatlarımıza yapılan suikastları da artırabilir" dedi ve ekledi:

"Öldür emrini verecek makamlar, bu makam ne olursa olsun günün birinde açıklanacaklardır".

Kendisi bu cümleyi söylerken Başbakan Demirel'in tebessümle yüzüne baktığını Korg. Gürgüç yıllar sonra anlatacaktı.

BEKLENEN FIRSAT
Ancak 12 Eylül'den sonra işler değişti. Saldırıların arkası kesilmeyince devlet bir şeyler yapmaya karar verdi. Ve beklediği fırsat, korkunç bir eylem sayesinde karşısına çıktı.

Kanlı Esenboğa katliamında sağ ele geçirilen Leon Ekmekçiyan, Mamak'ta Devlet Başkanı Kenan Evren'in damadı, Köşk'ün güvenlik danışmanı, istihbaratçı Erkan Gürvit tarafından sorgulandı.

Ekmekçiyan, hayatı karşılığı bazı isimler ve adresler vermeye ikna edildi.

Tam o dönemde işe, Korg. Gürgüç'ten farklı bakan bir istihbaratçı Ankara'ya geldi. Teşkilatta kontrespiyonaj dairesinden emekli olmuş olan Hiram Abas, ASALA'nın temizlenmesi için "yurtdışında mukabil eylemler düzenlenmesinden" yanaydı. Operasyona gönüllü oldu.

"Kan Davası işi" ona verildi.
Operasyonu Köşk finanse edecek, ancak Hiram Abas Köşk'ün kadrosunda görünmeyecekti. Dış temsilciler lojistik konusunda destek olacaktı.

Abas'ın ekibi 5 kişiydi. Bazıları asker kökenliydiler. iyi dil biliyor ve çok iyi silah kullanıyorlardı. Hazır olduklarında kendilerine bir belge imzalatıldı. Yakalanırlarsa birbirleriyle ve devletle herhangi bir ilişkiyi asla kabul etmeyeceklerdi.

Ya işkence görürlerse..?
"Teşkilat"ın bu olasılığa karşı çok ilginç bir önlemi vardı. Tim mensuplarının sol koltuk altlarına bir ameliyatla 3 küçük hap yerleştirildi. Hapların içinde siyanür vardı. Kriz anında ameliyatlı yer, tırnakla yırtılacak ve haplar alınıp ihtihar edilecekti.

Yemin böyleydi.

MOSSAD'IN JESTi
Ekmekçiyan'ın verdiği isimler, Lübnan'da yaşıyorlardı.

Tim, Lübnan'a sızmakta zorlanmadı. Çünkü tam o günlerde israil, Lübnan'ı işgal etmiş ve Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) gerillalarıyla birlikte ASALA militanlarının üslerine de baskınlar düzenlemişti. Üstelik, MOSSAD, MiT'e bir jest yaparak bu baskınlara davet etmişti. Ekip, hemen çağrıya uyarak Bekaa'ya geçti. Bazı belgelere ulaştı. Ekmekçiyan'ın verdiği bazı isimler, belirli adreslere çekilerek (istihbarat jargonuyla "yemlenerek") "halledildi".

SÖZ TUTULMADI
Bu arada Hiram Abas, Lübnan'da Ekmekçiyan'ın annesini de ziyaret etti. Oğlunun hayatta olduğunu ve hayatta kalacağını söyledi. Birbirlerinden yardım istediler. Karşılıklı sözler verdiler.Ancak Beyrut dönüşü Abas'ı acı bir sürpriz bekliyordu. Devlet verdiği sözü tutmamış, Ekmekçiyan 29 Ocak 1983 günü asılmıştı.

istihbarat timleri Paris ve Atina'da
ORLY baskınının ardından önce Paris ve sonra da bütün başkentler ASALA üzerindeki şemsiyesini kaldırınca Avrupa Türk istihbaratçılar için elverişli bir "av alanı" haline dönüştü.

Avrupa'ya geçen timler, Paris ve Atina'da James Bond filmlerine taş çıkaracak sahneler yaşadılar. Hiram Abas'ın St Jeanne de Chantal Ermeni kilisesinin avlusuna bırakıp patlamaya 15 dakika kala bizzat ihbar ettiği bombalar, Paris'te Pont de L'alama köprüsünün sahanlığında çapraz ateşe tutularak öldürülen ASALA militanı, timin bir hatası sonucu Pire-Atina seferini yapan banliyö treninin bir vagonunda, kovaladıkları hedefle teke tek kalan ve kanlı bir boğuşa giren "Yakup Cemil" kod adlı tim üyesi...

Bütün bu inanılmaz olaylar yaşanırken Abdullah Çatlı Paris'te bir cezaevinde yatıyordu.

Bu olayların altına imza atanlara gelince...

Bugün 6 kişilik o timden geriye sadece 2 kişi kaldı. O 2 kişi, Hiram Abas'ın kendilerine yazıp bıraktığı bir şiiri hâlâ kutsal bir emanet gibi taşıyor:

"Ne alnımızda bir ayıp/Ne koltuk altında saçlı haçım/

Biz bu halkı sevdik ve bu ülkeyi/işte bağışlanmaz korkunç suçum".

http://arsiv.sabah.com.tr/1999/11/03/d01.html
açılımının neden ermenice değil de ingilizce olduğunu anlayamadığım mefta terör örgütü. ulan insan kimin kurdurduğunu bu kadar mı belli eder?
fransa ve yunanistan yıllar boyunca üsleri olmuştur. diğer avrupalı olan ve aralarına girmeye çalıştığımız dostlarımız* da her türlü yardım ve yatakçılık yapmıştır bu örgüte.

abd'nin yabancı terörist örgütler, ingiltere'nin yasadışı gruplar listesine, avrupa birliği'nin de tanımlanmış gruplar listelerine dahil edilmemiştir.

dostu düşmanı bilelim dicem ama dostu bilmeye pek gerek yok; çünkü yok gerçekten...
1980 yılında düzenlenen sayda toplantısında kürtlerle ermenileri kardeş ilan etmiş,
yine 8 nisan 1980'de lübnan'ın sidon şehrinde pkk ile ortak basın toplantısı yapmış ve ortak deklerasyon yayınlamış ancak tepkiyle karşılaşınca çalışmalarına illegal devam etmiş ermeni terör örgütü. pkknın öz be öz kardeşi de diyebiliriz pkk bünyesindeki ermeni katılımlarını hesaba katar isek.

http://fakulteler.atauni....r/ermenia/mndty.php?al=10
(bkz: ERMENi TERÖRÜ)

http://www.ermenisorunu.g...r/turkce/teror/index.html
açılımı armenian secret army for the liberation of armenia olan, birçok suikaste imza atmış terör örgütüdür.

türkiye'nin zaman zaman önüne koyulan engellerden biri olmuştur. hiç durmadan önceden hazırlanmış sorunların servis edilmesi arasında kaynamış fakat büyük eylemleriyle duyulmuş terör örgütüdür. zira çöküşü ile pkk' nın aniden ciddi manada ortaya çıkışı ve gelişimi tesadüf değildir. türkiye' nin devamlı sorunlara sürüklenmeye çalışıldığı çöküşü ile böylece gösterilmiş bu terör örgütü, sadece tek bir kişi tarafından çökertilmiş sanılmakta ve reklam aracı olmaktadır. şüphesiz bahsi geçmekte olan kişinin *(kendisi sevdiğim ve tanıdığım bir kişidir. çok kişi tarafından yanlış tanınmış ve yargılanmıştır.) katkıları çok büyüktür fakat tek bir kişi üzerine herşeyi yüklemek ve tek kahraman çıkarmaya çalışmak haksızlıktır. bu vatan uğruna, bu vatan ve milletin sağlık ve menfaati uğruna kan ve can vermiş, bunun uğruna kimisince idol, kimisince orospu çocuğu olmuş, zindanlarda sürünmüş, bok içinde yüzmüş herkes kahramandır. çünkü yapılan vatan uğrunadır ve karşılık beklenmemiştir. işte böyle kişiler tarafından bitirilmiş bir terör örgütüdür bu örgüt. sadece tek kişi ile bağlantı kurulmaması gereken örgüttür.
pkk'nın olduğu kadar, filistin kurtuluş örgütü'nün de kardeşi olan sosyalist terör örgütüdür. lübnan'da bu iki örgüt arasında da ortak kamplar olmuştur. bunun için ülkemizde asala'ya küfredenlerin aynı zamanda, fkö'ye sempati duymalarını anlayamıyorum.
abd, fransa, ingiltere ve rusya'nın pohpohlamasıyla türk miletinin birliğini, beraberliğini bozmak ve türk topraklarını ele geçirmek için kurulmuş olan gizli ermeni ordusu, terör örgütü. ne var ki bazılarının katil(!) diye nitelendirdiği ''abdullah çatlı'' sayesinde; etkinliği sıfıra inen, kabuğuna çekilen ve geri çekilen, kendilerinin başaramadığı şeyi bu sefer de kürtlere yaptırmak için onlarla anlaşan ve pkknın doğmasına neden olan, iti kopuklar sürüsünün önde gidenidir.

edit: mına koyduklarım niye şimdi bunu eksiliyorsunuz? ''hepiniz ermenisiniz'' değil mi?
birinci dünya savaşı sırasında kurulan hıncak ve taşnak adlı bölücü guplarının benzeri olan terör örgütü.

amaçları türkiye'Den toprak almak, soykırımı kabul ettirmek ve ermenistan'ı kurmaktı. devletlerini kurdukları için başarılı sayılabilir.
(bkz: gökberk ergenekon)
eylemlerinin amacı insan öldürmek değil, 1915 ermeni soykırımını dünyaya tanıtmaktı. nitekim öyle de oldu, öldürülen her insanın yanına soykırım ile ilgili çeşitli notlar bıraktılar. dünya televizyonları soykırımı gündemine aldı. pkk ile karıştırılmaması gereklidir sanıyorum. birincisi pkk kadar güçlü ve kitlesel olamamıştır, ikincisi ise asala eylemleri daha stratejiktir.
rumlardan destek gördüklerini anlatan bir haber :

http://www.milliyet.com.t....2010/1332694/default.htm
görünüşte büyük kürdistan'ın, gerçekte büyük ermenistan'ın kurulması için gerçekte kripto ermenilerin kurduğu pkk'ye destek verip geri plana çekilen terör örgütüdür.
Armenian Secret Army for the Liberation of Armenia
Ermenistan'ın Kurtuluşu için Ermeni Gizli Ordusu

1975 yılında Lübnan iç Savaşı esnasında, Beyrut şehrinde, sempatizan Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nin yardımı ile Agop Agopyan tarafından kurulmuştur. Agopyan'a göre, örgütün temel amaçları Ermeni ilkesininin dünya kamuoyuna tanıtılması ve yurtdışı Ermeni toplumunda milliyetçi duygunun yükseltilmesi olmuştur. ASALA özellikle bağımsız bir Ermenistan kurmak, Ermeni Soykırım iddialarını Türkiye Cumhuriyeti hükûmetine kabul ettirmek, tazminat ödettirmek ve iddia edilen Ermeni vatanına topraklarını devrettirmek için çalışmıştır.

ASALA, 1980 yıllarında ABD tarafından resmi olarak terör örgütü listesine alınmıştır. Fakat, 1985 yılından sonra aktif olmayan ASALA, ABD'nin 2001'de hazırladığı "Yabancı Terörist Örgütler (Foreign Terrorist Organisations)" listesine ve "Ülkeye Girişi Yasak Olan Teröristler (US Terrorist Exclusion List)" listesine, Birleşik Krallık'ın "Yasadışı Gruplar (UK Proscribed Group)" listesine, Avustralya'nın, Kanada'nın, Avrupa Birliği'nin ve Rusya'nın "Tanımlanmış Gruplar (Specified Groups)" listelerine dahil değildir.

1970'li ve 1980'li yıllarda, genelde Türk hedeflere karşı saldıran ASALA, ayni zamanda değişik nedenlerle Madrid'te Trans World Airlines ve Los Angeles'ta Air Canada ofislerini de bombalamıştır. ABD ve Kanada hedeflerine karşı bu türlü saldırılar örgütün Ermeni milliyetçiliği ile birlikte, PKK gibi, Marksist-Leninist ideolojisine bağlılığı ile açıklanabilir.

Ermeni teröründe, Türkiye’deki iç huzursuzluğun zirveye çıktığı 1979 yılından itibaren büyük bir artış gözlenmeye başlanmıştır. Ermeni teröristler, 21 ülkenin 38 kentinde, 39'u silahlı, 70'i bombalı, biri de işgal şeklinde olmak üzere toplam 110 terör olayı gerçekleştirmişlerdir. Bu saldırılarda Türkiye'nin 42 diplomatı ile 4 yabancı uyruklu kişi hayatını kaybederken, 15 Türk ve 66 yabancı uyruklu kişi de yaralanmıştır.

ASALA'nin Türkiye içinde ilk terör eylemi 1982'nin 7 Ağustos tarihinde Ankara Esenboğa Havalimanında gerçekleştirdiği bomba saldırısı olmuştur. Saldırı sonucunda 9 kişi hayatını kaybetmiş, 72 kişi yaralanmıştır.

ASALA'ya mal edilen saldırılar farklı kaynaklarda değişiklikler arz etmektedir. Amerikan hükümet kaynaklarına göre 1968'den itibaren ASALA, 84 olayda 299 kişiyi yaralamış 46 kişiyi öldürmüştür.

Paris'te Türk Hava Yolları'nı bombalayan örgüt üyelerine 30 ay ceza verilmiştir. 1983 Temmuz'unda gerçekleşen Orly Havaalanı katliamında 8 kişi öldürülüp 52 kişi yaralanmıştır.

ASALA, kendi milliyetçi hedeflerinin yanı sıra Marksizm-Leninizm'i de desteklemiş, benzer eğilimleri olan irlanda Cumhuriyet Ordusu (IRA), PKK/Kongra-Gel/KADEK, ve Kızıl italyan Tugayları (Italian Red Brigades) gibi diğer uluslararası silahlı örgütler ile işbirliği yapmıştır.

1985 ve 1997 yılları arasında ASALA tarafından kayda değer bir terör eylemi gerçekleştirilmemiştir. 1997 yılında Brüksel'deki Türk Konsolosluğu bombalanmış, bir kişi yetkilileri arayarak olayı ASALA'nın gerçekleştirdiğini iddia etmiştir. Bu iddiayı doğrular bir kanıt ele geçirilememiştir.

Hedeflerin dağılım yüzdeleri şu şekildedir:
Sivil şahıslar ve malları %2
Havaalanları ve havayolu şirketleri %34
iş yeri %14
Diplomatik hedefler %41
Basın-yayın %1
Dini şahıslar ve kuruluşlar %1
Taşımacılık %2
Diğer %2

1983 Paris Orly Havaalanı saldırısından sonra örgüt birçok ufak gruba bölünmüştür. Zamanla örgüt içi çekişmeler ve anlaşmazlıklar ortaya çıkmış, kurucularından Agop Agopyan öldürülmüş, Ermeni halkından da yeterli destek göremeyip, tarih sahnesinden çekilmiştir.

(bkz: wikipedia)
Yine kahpelik yine ermenistan.!
sovyet rusya tarafından kurulup fransa tarafından lağvedilmiş ermeni terör örgütü. (bkz: orly katliamı)
türkiye cımhuriyeti'nin koz olarak kullanamadığını, kendini savunamadığını, dünyaya ermenileri rezil edebilecek doneler önündeyken bunu "nedense" yapmadığını * düşündürür bana asala.

bilmiyom ki neden.
(bkz: asalak)
bu gün asala'ya karşı ön cephede savaştığı için perinçek zindanda.
bittiği gün bayrağı pkk devralmıştır.

türkiye'yi ab-d'ye götünü dayayanlar yönettiği sürece terör bitmez.