bugün

önceden türkiye'de fenerbahçe'nin taşıdığı en sevilmeyen takım sıfatını bir süredir galatasaray'ın aldığı gerçeğidir.
(bkz: sweet dreams)
en sevilen her zaman beşiktaş olarak kalacaktır. bi fenerliye cimbomluya trabzonluya 2. takımını sorsan beşiktaş der. takım tutmayan bi insanın bile sempatisi beşiktaş yönündedir.
(bkz: meyve veren ağacı taşlarlar)
(bkz: meyvası bozuk ağacı kökünden keserler)
Şike yapsa ne olacak diye düşündürür.
oluşturulmak istenen bir havadır bu söylem sadece

gs başarılı oldukça fb ve bjk çamurla onu indirmek için uğraşacak elbette bu doğal

somut bi şey söyleyin yani gs ne yapmış da sevilmeyen takım olmuş?

burağın penaltısından hakem sorumlu.

ne yapsaydı dışarı mı atsaydı selçuk topu sizin paşa gönlünüz için yani?

komikler sizi..
yanlış önermedir. gs'yi zaten kimse sikine takmaz futbol anlamında son 12 senedir. futbol olarak değil karakter bakımından, şeref ve namus bakımından en sevilmeyen kulüptür kendileri.
gerek transfer konusunda yaptığı terbiyesizlikler, gerekse futbolcularının saha içindeki çirkeflik ve sahtekarlıklarıyla galatasaray bu sonu kendi kendine hazırlamıştır.
bu gece 23.45 den sonra başlayan durum...

ya bi siktir git.

en kıskanılan de sen ona en kıskanılan..
galatasaraylı olarak bende sevilmemeye başladığımızın farkındayım. Ancak şikesi mahkeme kararıyla ispatlanan,mehmet topuz vb. birçok oyuncuyu başka takım alacakken elinden kıroyum ama para bende diye alan bir kulübün taraftarlarının bunu demesi mantıksızdır. mesela beşiktaş adamlar efendi efendi iflas eşiğinde uğraşıyor hiçbir dönemde nefret edilmemiştir. Hatta taraftar grubu çarşıyla ben kaç defa 1 mayıs a gittiğimi bilmiyorum. onlar derse kabulumdur ama bu diğer kulübün demeye hakkı bile yoktur önce kendi pisliklerini temizlemelidir.
bir üç dört sene daha başlarına geleceklerini çok iyi bilen rakip tayfanın oluşturmaya çalıştığı ittifak havasındandır.
bir üç dört sene daha başlarına geleceklerini çok iyi bilen rakip tayfanın oluşturmaya çalıştığı ittifak havasındandır.
herkesin şike yapanları el birliğiyle temize çıkartmaya uğraştığı, uğruna yasalar değiştiği, lobiler yapıldığı, yapılanları haklı göstermek için iftiralar atıldığı, şerefsizliğin diz boyu olduğu, koyun sürüsü gibi tek tip sorgulamayan, düşünemeyen, başkalarının ağzına bakan, fikirleri olmayan, at gözlüklü insanların bulunduğu bir ortamda sevilmesinden çok sevilmemesinden daha çok memnunum.

biz o sürüdeki şakşakçılardan, gördüğü halde görmemezlikten gelenlerden değiliz. çıkarlar için birbirini seven insanlar tarafından bırakın sevilmeyelim mutlu oluruz.
öümüzdeki 3-4 yıl başlarına neler geleceğini çok iyi bilen rakiplerin oluşturmaya çalıştığı ittifak aşkındandır.
aziz yıldırım gibi antipatik, kibirli ve sevimsiz bir başkan ve fanatik taraftarlarıyla fenerbahçe, kendi defansının hatalarını, yıllar önce olimpiyat stadyumunda kendini yere atan yasin' i hatırlamayan fanatikleriyle beşiktaş olduğu sürece tartışılacak iddiadır. her takımın eşit derecede sevmeyeni olduğu kanısındayım.
bazı mal bjk lilerin bazı gerçekleri yeni idrak etmesi neticesinde ortaya çıkmaya başlayan vaziyet.
galatasaraylılar inanmak istemese de durum böyledir. geçmiş olsun.
2 sene önce hangi takımlısın sorusuna utancından cevap veremeyen, oynayacakları rakiplerin futbolcuları ayartan, geçen sene 9 kişi savunma yaparak şampiyon olan ve arka tamponları gün geçtikçe tempra 'ya benzeyenler tarafından kabul edilmeyen durum. ayrıca bu kişiler fenerbahçe'nin elenmesini isteyecek kadar kıskanç, emre çolak'ın kaka'dan daha iyi olduğunu söyleyecek kadar futbol fakiridirler. fakir demişken borçları da beşiktaş'ın borcuna yakın değerdedir ama medya tarafından gün yüzüne çıkartılmaz. avrupa ve türkiye'de başarısızlıklar içinde boğulmaları dileğiyle.
seksi bir kulüp olmasından dolayıdır.

not: seksiyim. pardon galatasaraylıyım.
(bkz: beşiktaş taraftarının real madrid bayrağı açması)
emre belözoğlu ve volkan demirelin galatasaraya mı transfer olduğunu düşünmeme neden olan başlık.
her zaman galatasaray'ın en güçlü dönemlerinde başına gelmiş hadise.

kendi maçlarında avrupa kupasında türkiye'yi temsil eden bir takımın rakibinin bayrağını açanların sevgisine ihtiyacımız yok..
ülkemizde meyve veren ağaç taşlanır. burak yılmaz kafa golü atamıyor selçuk formsuz terim-aysal-albayrak arasında sorunlar var. muslera madrid i istiyor. avurpa da 100. golünü daha 4 ay önce atan fb ile 100. golünü 1996 da atan takımı karşılaştırmak hakaret diye o takımı yerden yere vuruyorlar işte.

(#19020092)
Sadece kendisini sevmeyen olarak ilan edenleri ilgilendiren hadise. Sen Galatasaray'i sevsen ne olur sevmesen ne olur sorusunu akla getirir. Hepimiz karsi takima saygi duymak zorunda olsak da sevmek zorunda degilizdir. He ben saygi da duymam diyorsan o senin medeniyetle arandaki mevzu. Zira ben destekledigim takima duydugum saygiyi rakip takimlara da gosteriyorum.