bugün
- hayatınız boyunca sizi en derinden yaralayan olay14
- keki kabarmayan sözlük kızı21
- fenerbahçe neden şampiyon olamıyor9
- ali koç'un jose mourinho ile anlaşması9
- hayatta kalmak için cebinde köpek maması taşı9
- 6 mayıs 2024 konyaspor fenerbahçe maçı28
- anın görüntüsü11
- düşün ki o bunu okuyor17
- galatasaray13
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni19
- deniz gezmiş16
- hayvancılık destekleneceğine neden ithalat11
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks22
- icardi'nin burnuna kafa atacak olmam13
- durduk yere tribe giren erkek18
- bik bik'in 18 saat 30 dakikadır sözlüğe girmemesi11
- iğrenç bir his tarif et29
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak9
- beybi leydi13
- allah ile tanrının farkı var mı9
- 5 mayıs 2024 galatasaray sivasspor maçı19
- icardi190510
- sözlük yazarlarına gelen son mesaj17
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek31
- nervio13
- bir türlü ısınmayan ayaklar11
- allah yerine hızır'dan yardım istemek8
- eksi ruyaları sözlük heyetinden istemek23
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi13
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz12
- sözlük kızlarının saç rengi18
- bülent uygun10
- hakim ziyech11
- eksi ruyalar ile yakaladığımız müthiş uyum21
- 170 iq üstü sözlük yazarları veritabanı18
- şöyle hanım hanımcık öğretmen bir kız bulamamak16
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren kadın10
- en yaşlı özelliğiniz9
- budweiser14
- kızların tipe bakmadığı gerçeği29
- bir kadın nasıl tavlanır19
- hemşire kızlar nasıl oluyor9
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- erkek çocuk için isim önerileri9
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
anlatamamak sana anlatmamak da karşındakine çok koyar.
aslında her anlatmamanın temelinde anlatamamak yatar.
kim kendisini anlayabileceğini hissettiği birine içini döküp rahatlamak istemez ki. ama anlatsa da anlaşılmayacağını bildiğinden anlatamaz yani anlatmamayı tercih eder.
kim kendisini anlayabileceğini hissettiği birine içini döküp rahatlamak istemez ki. ama anlatsa da anlaşılmayacağını bildiğinden anlatamaz yani anlatmamayı tercih eder.
Anlatmamak kişiye kalmış da, anlatamamak, yani anlatıp da karşındakinin anlamaması çok kötü.
anlatmayan insan yalnız olmak ister.
anlatamayan insan yanında onu anlayabilecek birilerinin olmasını ister.
anlatamayan insan yanında onu anlayabilecek birilerinin olmasını ister.
anlatmamak, sinirli olduğunuzda yapılır.
anlatamamak ise çaresiz olduğunuzda.
anlatamamak ise çaresiz olduğunuzda.
anlatmamanın kanırta kanırta alacağı versustur. anlatamamakta aciziyet vardır. anlatmamak öyle mi? koy göte rahvan gitsin, zaten anlamayacaklar yahu, ne yorucam zihnimi vardır. karizmatiktir.
Anlatmamak tercih meselesidir Ama anlatamamak, en büyük çığlığıymış aslında insanın. bunu fark ettiğim günden beri tüm bildiklerimi bağırdım, yine olmadı. anlatamadıklarımı anlatanları okudum, benim yerime konuşanları. Sonra sustular bir gün hep bir ağızdan. yazdım. her yere yazdım. anlatamadığım her şeyi anlatamayana kadar, bitene kadar anlattım, beceremedim, bittim. ben bir ışığın altında, sarhoş, önümde boş bir kağıtla otururken geldiler hep. beni kelimesiz de seveceklerini, anlatamadıklarımı anladıklarını söylediler, inanmadım. inadına öyle sessiz kaldım ki bu sefer, boğdu onları, dayanamadılar, gittiler. ben bekledim yine köşemde, kıpırdamadan izledim gelişlerini ve gidişlerini. gidişlerimi ve kaçışlarımı.
Çok eskiden, Bizim istanbul'da o zamanlar oturduğumuz mahallede bi' adam vardı, ali amca. ufacık, 50 kilo bir ihtiyar. bizden 10 yaş falan büyük bir oğlu vardı, rahmetli oldu biz daha çocukken. Ali amca, ağızlığına taktığı birinci sigarasını söndürmeden diğerini yakıp, bütün gün kahve camından dışarı bakardı, hiç kimseyle konuşmadan. saatlerce gözlerini diker, öylece yola bakardı, geleni, geçeni izlerdi. hep "ne kadar meraklı adam" diye düşünürdüm.
bir kış günü, tabi çocuktuk henüz o zamanlar, çocuklarla sokakta oyun oynarken, ali amca yine camdan dışarı bakarken sobayı yaktı kahveci. camlar yavaş yavaş buğulandı. dışarısı hiç görünmüyordu ama ali amca dışarı bakmaya devam etti saatlerce, sandalyesinden kıpırdamadan. sigaralarını birbiri ardından yakarak baktı durdu o buğulu cama yine, tek kelime etmeden. sigarasını çekmese nefes aldığını anlayamazsınız.
üzerinden nerden baksanız bi' 10 sene geçti. nerdeyse sabah oldu .Ve ben bir camın önünde, tüm can sıkıntımı elimdeki şişeden çıkartırken, sigaraları üst üste yakarken, o camın ötesinde tek bir gölge göremezken, tek bir kelime edemezken biliyorum artık ali amcanın nereye baktığını. anlatamadığı için öldü o adam, anlatamadığı için saatlerce Bakıyordu, göremediği her şeye. Daha iyi anladım bu gece.
Çok eskiden, Bizim istanbul'da o zamanlar oturduğumuz mahallede bi' adam vardı, ali amca. ufacık, 50 kilo bir ihtiyar. bizden 10 yaş falan büyük bir oğlu vardı, rahmetli oldu biz daha çocukken. Ali amca, ağızlığına taktığı birinci sigarasını söndürmeden diğerini yakıp, bütün gün kahve camından dışarı bakardı, hiç kimseyle konuşmadan. saatlerce gözlerini diker, öylece yola bakardı, geleni, geçeni izlerdi. hep "ne kadar meraklı adam" diye düşünürdüm.
bir kış günü, tabi çocuktuk henüz o zamanlar, çocuklarla sokakta oyun oynarken, ali amca yine camdan dışarı bakarken sobayı yaktı kahveci. camlar yavaş yavaş buğulandı. dışarısı hiç görünmüyordu ama ali amca dışarı bakmaya devam etti saatlerce, sandalyesinden kıpırdamadan. sigaralarını birbiri ardından yakarak baktı durdu o buğulu cama yine, tek kelime etmeden. sigarasını çekmese nefes aldığını anlayamazsınız.
üzerinden nerden baksanız bi' 10 sene geçti. nerdeyse sabah oldu .Ve ben bir camın önünde, tüm can sıkıntımı elimdeki şişeden çıkartırken, sigaraları üst üste yakarken, o camın ötesinde tek bir gölge göremezken, tek bir kelime edemezken biliyorum artık ali amcanın nereye baktığını. anlatamadığı için öldü o adam, anlatamadığı için saatlerce Bakıyordu, göremediği her şeye. Daha iyi anladım bu gece.
güncel Önemli Başlıklar