bugün

tüm olumsuzluklarına rağmen bir ruhu,bir samimiyeti olan memleketim.
adapazarı'nda her an bir bisiklet tarafından ezilme tehlikesiyle karşı karşıyasınızdır. ayrıca esnafının da kimseye mudanası yoktur. millet iş bulamazken buranın esnafı iş beğenmezler.
traking yapmak için güzel doğa ve tepeye sahip sevdiğim bir şehrimizdir.
''dışarıdan baktım bir yeşil türbe, içine girdim estağfur tövbe'' sözünün cisimleşmiş hali olan şehir.
anadolu ve avrupa arasında kalmış aslında anadolu şehri olan sakarya, insanları itibariyle gösterişe , şaşaya düşkün bir yerdir.modanın son halini orda takip edebilirsiniz lakin içleri boştur.*
ılık ılık esen tatlı meltemi vardır,haftada en az iki kere yağmur yağar,harika suyu saçları kremsiz ,maskesiz yumuşacık yapar.. doğa harikası sapancası var.istanbul bir buçuk ankara üç saat.lakin bu cennet memlekette yabancılar pek hoş karşılanmaz, içlerine alınmaz.ama olsun yine de sevilir tatangasıyla,ıslama köftesiyle*
adapazarı gol adapazarı gol tezahüratına konu olan sakarya ilinin merkez ilçelerinden biri... Toplu taşıma araçları bu yıla kadar hayvanı bağlasan durmaz bir haldeydi... Yıl 2010 körüklü otobüsle yeni tanışıyorlar varın siz hesap edin... Ayrıca işim gereği yaşamak zorunda olduğum yer.
17 ağustos 1999 depreminden kalan orta ve ağır hasarlı binaların kaldırılmaya başlandığı şehir.
insanlarının, çark caddesi denilen yerde bir acayip tavırlar takındığı, bir triplere girdiği şehirdir. rahatsız edici bir havası vardır.
son zamanlarda sokak köpeklerinin cirit attığı ilçe. günde en az üç kişi görebilirsiniz köpeklerden korkup yolunu değiştiren.
ismi adabazarı şeklinde de telaffuz edilen şehir.*
gençlerinden kendilerini istanbula atabilenlerin kendini kurtardığı şehir.
konyaya yobaz diyenlerin gidip görmesi gereken şehir.
medeniyetin uğramadığı şehirdir. evet evet ciddiyim. 50 metrede bir hız tümseği bulunan caddelerinde birde zırt pırt durup ona buna selam veren, sohbet eden şoförler görünür. daha sarı ışığın yanmasına 4 saniye varken arkadaki araba deli gibi korna çalar. yeşil söner ama 4-5 saniye daha araçlar geçmeye devam eder. yayalar ise daha da bir tuhaftır. her buldukları yeri yaya geçidi zannederek karşıya geçerler. minibüs ve dolmuşlar gereksiz yere sürekli korna çalarlar. nüfusu bu kadar az olupta bu kadar gürültülü başka bir şehir var mıdır merak etmekteyim. bunun dışında oldukça kazık bir şehirdir. istanbul'da sarıyer'den taksim'e 85 kuruş'a gidersiniz. burada 3 km yol için öğrenci tarifesiyle 90 kuruş ödersiniz. şehirde neredeyse hiçbir yerde düzgün bir yol göremezsiniz. devamlı kazı çalışması vardır. yayalar kaldırım denen hedenin ne olduğundan bir haber vaziyette fütursuzca yollarda yürür. yollarında başka hiçbir şehirde görmediğim mavi renkte 3 tekerlekli, önünde kocaman bir sepeti bulunan bisikletler mevcuttur. bu bisikletlerin sayısı o kadar fazladır ki neredeyse her dakika birkaç tane görürsünüz. gençler ise mopet ile insanların kulaklarını bir güzel sikerttikten sonra çark caddesine çıkıp göğüslerindeki kafam kadar dg yazısını göstere göstere havalı bir şekilde yürür. eğlence anlayışı bir parkta çay içmekten ibarettir. koca şehirde bir tane rock bar bulunmaz. hatta doğru düzgün bar bulunmaz. turistik bir belde olan ve yurt dışından bile turist alan karasu isimli ilçesinde eğlenecek doğru düzgün bir yer bulunmamaktadır. liman inşaatı sonrasında denizi kirlenmiştir. ilçe halkı turistleri kaçırmak için ellerinden geleni yapmaktadır. tüm bunlara rağmen bu şehrin insanı bu şehri sever ve mutludur. megabyte ise bu insanları anlamakta güçlük çeker. zaten bu sebepten dolayı okulu bittiği gibi tekrar istanbul'a dönmüştür.

(bkz: medeniyetin uğramadığı şehirler)
bisiklet sürücülerinin potansiyel trafik canavarı olduğu memleket.
nasıl izmir'in denizi kız, kızı deniz gibiyse bu memleketin de insanı öküz, öküzü insan gibidir.
(img:#54575)
palavracı ve koplacılıkla suçlanan şehrim. (koplacılık da ne demekse artık.)
ıslama köftesi ile meşhur sakarya ilçesi.
gittikçe büyüyen bir şehir. eskiden öyle miydi ya. biz oraya köy diye giderdik. inek otlatır, tarlada çapa yapardık. şimdi ne inek kaldı, ne tarla. her yer lüks evlerle, villalarla doldu. ama yine de güzeldir. sapanca gölü'nde yüzmek de ayrı bir zevktir.
Tüm istanbullu şahsiyetlerin ne yazık ki zengin züppesi olarak görüldüğü muhafazakar ilçe.
sevilmeyecek bir tarafı olmayan şehir.

yahu 3 senedir buradayım ve şikayetçi değilim misal. bir istanbul veya bir izmir değil ama gene de güzel bir şehir kanaatindeyim.
üstü minare altı kerhane söyleminin gerçeğe dönüşmüş halidir.
Adapazarı ;

küçüklüğümde çok güzel anılarımın geçtiği şehir depremle birlikte anılarımında yıkıldığı şehir ne güzeldi adapazarı depremden önce dediğim memleketim , evet bazı arkadaşlar haklılar şuan gezecek bir yer bulamıyor olabilirsiniz ama biraz gezseniz dolaşsanız şöyle pamukovaya karasuya kocaaliye gitseniz hafta sonu, uzak geliyorsa sapancaya gitseniz illa merkezde takılmanıza gerek yok evet insanlarımız muhafazakardır ama faşist değildir değerlerini gençler korur bölücülüğe ve propagandalara izin vermezler anti-terör dür çünkü adapazarının hangi mezarına giderseniz gidin muhakak şehit vardır bu kadar şehit olursa bir yerde tabi bazı insanlara karşı soğuma olur ama faşirtlik olmaz sen ahmet kaya tişörtünü giyip pkk zafer işaretini atarsan kürtçe onlar tabiki tepkisini belirtir tekme tokat girer sana, bir çok ırk yaşar adapazarında her ırk çalışacak iş bulur burada parası ama az ama çok , diğer büyük illerden gelirseniz sıkılma ihtimaliniz var sabahları çark deresinde yürüyün akşamları çark caddesinde dolaşın biraz hava alın , biz muhafazakar-milliyetçi olabilir çünkü biz adabazarlıyız * !

(bkz: sakarya)
(bkz: sapanca)
(bkz: beşköprü)
(bkz: kocaali)
(bkz: karasu)
(bkz: pamukova)
(bkz: geyve)
Doğup büyüdüğüm memleketim, yazılanın aksine yobaz faşist kaynayan bir yer değil sıcak kanlı insanların çark caddesinin sakaryasporun sapanca gölünün olduğu yerdir.
misafirperverlikleriyle ünlü insanların ili. şöyle ki;

görsel