bugün

çağımızın karacaoğlan ıdır.

tut ellerimden

Sırattan incedir sevda köprüsü
Beraber geçelim tut ellerimden.
Niyet ak güvercin, vuslat gökyüzü
Beraber uçalım tut ellerimden

Gönüldeki birlik kalkandır dışa
Aldırma ayaza, yele, yağışa
Giden ilkbahara, gelecek kışa
Beraber göçelim tut ellerimden.

Birleşmek üzredir şafakla gurûp
Korku beklenilmez kapıda durup
ister zehir olsun, isterse şurup
Beraber içelim tut ellerimden.

Çağır hayallerin en ötesini
Yakından duyarsın aşkın sesini
Sonsuz mutluluğun penceresini
Beraber açalım tut ellerimden.

Hatırla kaybolan hatıraları
Elmastan ışıklı, altundan sarı
Zaman tortusundan işte onları
Beraber seçelim tut ellerimden.

Şüphe başlangıçtır, karar nihayet
Zamanı zamana etme şikayet
Kaçmak kurtuluştur diyorsan şayet
Beraber kaçalım tut ellerimden.

dizelerinin sahibi.
(bkz: mihriban)
ben milletim uğruna adamışım kendimi
bir doğrunun imanı bin eğriyi düzeltir
zulum Azrail olsa hep Hakk' ı tutacağım
mukaddes davalarda ölüm bile güzeldir.
diyerek dava felsefesini söylemiştir.
çok yeteneksiz şairimsi..
şiir anlayışınız kafiyeli dizelerin anlamsızca alt alta dizilmesiyse başka tabii.
kafiyeli dizeleri anlamsızca alt alta dizerek aşağıdaki şaheseri yazmıştır;

-msi ekini bu şair için kullanmadan önce 100 kere daha düşünmeli.

--spoiler--
sarı saçlarına deli gönlümü
bağlamışlar,çözülmüyor mihriban
ayrılıktan zor belleme ölümü,
görmeyince sezilmiyor mihriban

yar,deyince kalem elden düşüyor
gözlerim görmüyor,aklım şaşıyor
lambada titreyen alev üşüyor...
aşk kağıda yazılmıyor mihriban

önce naz,sonra söz ve sonra hile
sevilen seveni düşürür dile
seneler,asırlar değişse bile,
eski töre bozulmuyor mihriban

tabiblerde ilaç yoktur yarama
aşk deyince ötesini arama
her nesnenin bir bitimi var ama
aşka hudut çizilmiyor mihriban

boşa bağlanmamış bülbül gülüne
kar koysa köz olur aşkın külüne
şaştım kara bahtın tahammülüne
taşa çalsam ezilmiyor mihriban

tarife sığmıyor aşkın anlamı
ancak çeken bilir bu derdi gamı
bir kör düğüm baştan sona tamamı
çözemedim çözülmüyor mihriban
--spoiler--
80 öncesi ülkücü hareketin içinde yer almış şiirleriyle gönülleri okşamıştır.hak yol islam yazacağız şiiri
ülkü ocaklarının duvarlarına asılmıştır.

hak yol islâm yazacağız

kör dünyanın göbeğine
hak yol islâm yazacağız.
kuşların göz bebeğine
hak yol islâm yazacağız.

yola, ağaca, pınara
esen yele, yağan kara
yağmur yüklü bulutlara
hak yol islâm yazacağız.

koç burcuna, yay burcuna
bebeklerin avucuna
minarelerin ucuna
hak yol islâm yazacağız.

bucak bucak, köşe köşe
kara taşa, kor-ateşe
yıldıza, aya, güneşe
hak yol islâm yazacağız.

askerlerin miğferine
kağnıların tekerine
buda´nın tunç heykeline
hak yol islâm yazacağız.

her kapının eşiğine
her sofranın kaşığına
balaların beşiğine
hak yol islâm yazacağız.

herkes duyacak, bilecek
saklanmaz gayrı bu gerçek
yaprak yaprak, çiçek çiçek
hak yol islâm yazacağız.

vur emri(sh.14)

abdurrahim karakoç
Yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren şairimiz.
Gazi üniversitesi tıp fakültesi hastanesinde yoğun bakımda tedavisine devam edilen büyük şair, dürüstlük abidesi koca gönül. Allah yardımcısı olsun.
"lambada titreyen alev üşüyor" mısrasıyla beni benden alan mihriban şiirinin şairidir.
yoğun bakımdaymış Allah şifa versin.
dün itibariyle ölümden dönen büyük üstad, allah onu başımızdan eksik etmesin.

isyanlı sükut

Gitmişti makama arz-ı hâl için,
'Bey' dedi, yutkundu, eğdi başını.
Bir azar yedi ki oldu o biçim...
'Şey' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Kapıdan dört büklüm çıktı dışarı,
Gözler çakmak çakmak, benzi sapsarı...
Bir baktı konağa alttan yukarı,
'Vay' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Çekti ayakları kahveye vardı,
Açtı tabakasın, sigara sardı.
Daldı.. neden sonra garsonu gördü,
'Çay' dedi, yutkundu, eğdi başını.

içmedi, masada unuttu çayı;
Kalktı ki garsona vere parayı,
Uzattı çakmağı ve sigarayı,
'Say' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Döndü, gözlerinde bulgur bulgur yaş,
Sandım can evime döktüler ateş.
Sordum: 'memleketin neresi gardaş? '
'Köy' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Yürüdü, kör-topal çıktı şehirden,
Ağzına küfürler doldu zehirden;
Salladı dilini... vazgeçti birden,
'Oy' dedi, yutkundu, eğdi başını.

abdurrahim karakoç
acil şifalar dilediğimiz güzel düşüncelerin, sahici duyguların,küçük ve yalan dünyanın büyük insanı.
kalk ayağa üstad bu milletin senin gibi aydınlara ihtiyacı var....
mihriban şiiriyle tanınır.

hatta mihriban şiiri kendisinden çok daha meşhur olmuştur.
güzel insan. çok güzel insan...
kendisini hiç görmemiş ,sohbetini hiç dinlememiş olsamda ölümünün çok üzdüğü ufuk insanıdır.

gençtik, toyduk, seninle düşündük
seninle etkiledik sevdiğimizi
büyüğümüz yanında seninle söyledik fikirlerimizi.

şimdi sen soğuk bir odadasın
geride kalanlar güzel bir geleceğin umudunda
satırların boynu bükük
rabbim af ve mağfiretiyle,eşsiz,büyük.
Bugün itibariyle bütün gün medyamız tarafından "öldü", "yoğun bakımda" ikilemi içinde sürüklenen çok değerli şair ve yazarımız. Şuan itibariyle yaşıyor ve sağlık durumu iyi. ama bizim fısıltıcı medyamız her kulaktan dolma söze itibar ettiği için adamı şimdiden öldürüverdiler.
soru sitelerinde genelde sorulan şair/yazarlarımızdan.
şu sıralar ciddi sağlık sorunları yaşayan sanatçı allah'tan acil şifalar dilemekteyiz.

http://www.haber7.com/hab...ahim-Karakoc-uyutuldu.php
hakkın rahmetine kavuşmuştur. hz. allah (cc) gani gani rahmet eylesin. gerçekten çok önemli şairlerimizden biriydi.
mekanı cennet olsun. nur içinde yatsın inşallah.
babamın en sevdiği şiirlerdendir "isyanlı sükut"
şairi bugün hakk'ın rahmetine kavuştu. mekanı cennet olsun.
bu diyardan göçenler kervanına katılarak aramızdan ayrılan büyük usta. * *
allah rahmet eylesin, güzel insanlar azalıyor mu ne?
şiirin cümle kapısında durup bizim yerimize içeri bakan bi adamdı. mekanı cennet olsun. iman edenler için bu bir son değil başlangıçtır.
allah rahmet eylesin, önemli bir degerdi.

inna lillahi ve inna ileyhi raciun.