25 kasım kadına yönelik şiddetle mücadele günü

Kısaca, 25 kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü.

--spoiler--
2009 yılında Münevver Karabulut’un öldürülmesinin ardından kurulan platform, yıllardır düzenli olarak kadın cinayetlerini hukuki olarak takip ediyor. Kadın örgütünün daha önceki yıllarda yayınlamış olduğu rakamlara göre, 2013’te 237, 2014’de 294, 2015’te 303, 2016’da 328 kadın cinayeti işlenmişti.

Cinayetlerin %39’u koca, erkek arkadaş ya da eski koca ya da eski erkek arkadaş tarafından işlendi

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu cinayetlerin istatistiki dağılımını da yayınladı. 409 kadının %39’u kocası, erkek arkadaşı, ayrıldığı erkek ya da eski kocası tarafından öldürülürken %33’ü tespit edilemeyen kişiler tarafından, %24’ü ise babası, oğlu, üvey oğlu ya da bir akrabasınca infaz edildi.

57 kadının öldürüldüğü istanbul, 2017 yılında en fazla kadının öldürüldüğü kent olurken onu 25 cinayetle Antalya, 18 cinayetle Bursa, 17 cinayetle Adana, 15 cinayetle Gaziantep takip etti. 63 ilde kadınlar öldürülürken Tunceli, Rize, Erzurum, Kırklareli ve Hakkari’nin de aralarından bulunduğu 18 ilde kadın cinayeti işlenmedi.

Cinayetlerin %43’ü ateşli silahlarla, %21’i aletlerle işlendi.

https://www.amerikaninses...zde-25-artti/4187800.html
--spoiler--

Aslında yazılacak o kadar çok şey var ki bugünün anlam ve önemiyle, hepsinden öte vehametiyle ilgili. Birini yazsan öteki eksik kalacak.

Kadına uygulanan her türlü Sözlü, sözsüz, fiziksel, ruhsal, psikolojik şiddetin son bulması, kadınların kısıtlanmadan, şiddet görme korkusu olmadan kendilerini rahatça ifade edebilmeleri, yıpranmadan, üzülmeden, kırılmadan, zarar görmeden, özgürce yaşamlarını sürdürmeleri umuduyla.

Birlikte güçlü ve güzeliz. Şiddet olaylarına bizler de tepkisiz kalmıyor, sesimizi yükseltiyoruz.

görsel

banane ki.

http://anitsayac.com/?year=2018 şunu da şuraya koyalım, bunlar şiddet görüp ölen kadınlarımız, ne kadar önemli bir gün olduğunu ve bununla sadece bir gün değil her gün mücadale etmemiz gerektiğini anlayalım.

hiçbir neden şiddeti meşrulaştırmaz.

Rol yapmaktan başka bir şey yaptığınız yok.

"müslüm gürses mi iyak" diyenlerin müslüm e gidip, instagram storysinde "baba" diye paylaşması gibisiniz.

Açın anayasayı değiştirin. Madem bu kadar ciddisiniz, haydi isyan çıkarın. Haklarımız verilmiyor diye. Yanınızda olmazsam gelin yüzüme tükürün. Ama fotoğraf paylaşıp, futbolcuları ünlüleri kullanınca bir şey olmayacak.

eylem saiki siyasi dahil olmayan kadınların, insanların polis şiddetine maruz kaldığı, biber gazına boğulduğu, gelişigüzel coplandığı gün.
"şiddetle mücadele günü" altında yüzlerin binlerin şiddete maruz kaldığı bir ülkeyiz.
polise verilen bu tür orantısız güç kullanma yetkisiyle içten içe siyasi mesaj ve gözdağı verildiği açık gibi sanki.