bugün

(#2816155)
dört haneli bir sayı.
(bkz: bundan tam 55 sene önce)
istanbul'un fethinin 500uncu, turkiye cumhuriyeti'nin kurulusunun 30uncu yildonumu olan yil.
che guevera nın doktor olduğu yıl.
ilk ve son rakamının toplamıyla, ikinci ve üçüncü rakamının farkının aynı olduğu sayı.
- 17 ocak günü başbakan adnan menderes, ülkeye hitaben yaptığı radyo konuşmasında ülke için en büyük tehlikenin komunizm olduğunu söyledi.

- 16 şubat günü türkiye - abd telefon hattı hizmete açıldı.
atatürk'ün 15. ölüm yıldönümü'nde etnoğrafya müzesi'nde olan naaşı, anıtkabir'e taşındı
sovyetler birliği devlet başkanı josef stalin'in öldüğü yıl.
Gençlik yıllarım.
stalin'in öldüğü, sir Edmund Hillary'nin ilk kez Everest'e çıktığı yıldır.
Yıl 1953 yılının Haziran ayı...
Memleketimizin en ünlü, en popüler dergisi RESiMLi HAYAT, yeni yeni MEŞHUUR olan MÜNiR ÖZKUL ile "röportaj" yapmak istiyor.
Randevulaşıyorlar...
BEKLEEE... BEKLEEEE... MÜNiR ÖZKUL GELMiYOR.
GELDiĞiNDE DE KÖR KÜTÜK SARHOŞ!
http://galeri.uludagsozluk.com/r/1953-750849/
Bir zamanlar memleketimizin en ünlü, en popüler dergisi RESiMLi HAYAT idi.
Yapı Kredi desteğiyle Doğan Kardeş Yayınları yayınlıyordu.
Başında Orhan Pamuk'un "eniştesi" ŞEVKET RADO vardı.
işte -- 1953 yılının Haziran -- ayında, Türkiye'ye yeni girmiş SANA margarinin reklamı.
Reklamda SANA için HOLLANDA TiPi MARGARiN deniyor.
http://galeri.uludagsozluk.com/r/1953-750851/
dedemin doğduğu yıl.
dedemin 9 yaşında olduğu yıl.
kimin sikindeyse.
görsel
görsel
görsel

4 KASIM 1953 – Ata'nın tabutu geçici kabirden çıkarıldı. (6 Kasımda işlem raporlaştırıldı.) 100 erkek ve 40 kız öğrenci 18.00'den itibaren sabah generallere teslim edene kadar "Gençlik Nöbeti" tuttu.

67 yıl önce bugün, 4 Kasım 1953'de, 31 Mart 1939 tarihinden itibaren 14 yıl lahdin altındaki geçici kabirde Türk bayrağı ile örtülü bulunan Atatürk'ün tabutu geçici kabir odasından çıkarıldı.

4 Kasım 1953'de mermer lahit kapağı söküldü ve tabutu kaldıracak olan makaralar, lahit salonunun tavanına yerleştirildi. Meclis Başkanı Refik Koraltan, Başbakan Adnan Menderes ve devletin üst düzey temsilcileri tabutun çevresinde toplanmıştı.

Başbakan Menderes, Atatürk'ün kız kardeşi Makbule Hanım'ı tabutun yanına götürdü. Makbule Hanım başını tabuta dayadı ve dakikalarca öyle kaldı.

5 gün boyunca Tabut Türk Bayrağı ile örütülerek saygı nöbetleri eşliğinde Anıtkabir'e nakil işlemlerinin yapılacağı 9 Kasım günü beklendi.

Anıtkabir yapılana kadar Atatürk'ün naaşının korunabilmesi için tahnit denilen bir işlem uygulanmıştı. Prof. Dr. Lütfi Aksu tarafından gerçekleştirilen bu işlem sırasında naaşa, şırıngayla özel bir formül enjekte edilmiş ve Atatürk'ün koltuk altlarına iki küçük ilaç şişesi yerleştirilmişti.

islam dini, ölünün defnini şart koştuğundan, geçici tahnitin bozulması gerekiyordu. Atatürk'ün Anıtkabir'e naklinden önce bu işlem için bir komite kurulmuş, tahnitin bozulması için Atatürk'ün tabutunun açılması kararlaştırılmıştı.

Tabutun açılma günü gelip de, komite üyeleri toplanınca Ankara Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Kürsüsü Başkanı Patolog Prof. Dr. Kamile Mutlu tabutun açılması talimatını verdi. 9 Kasım 1938 sabahı saat 7:30 da gül ağacından yapılmış tabutun vidaları sökülmeye başlandı. Tahta tabutun içinde madeni bir sanduka bulunmaktaydı. Sandukada gaz birikmiş olma olasılığı düşünülerek, bir burgu ile delik açıldı. Ancak gaz ya da koku çıkmadı. Sanduka talaş doluydu. Koruma solüsyonuyla ıslatılmış tahta talaşlarıydı bunlar. Talaş, naaşın ayak yönüne doğru toplanmıştı. Ağzı kapalı ve içi sıvı dolu bir şişe bulundu talaş arasında. Bu, naaşı koruma için kullanılan solüsyondan bir örnekti. Atatürk'ün naaşı, beyaz kefene sarılmıştı. Sargılar açılmaya başlandı. 15 yıl sonra ilk kez Atatürk'ün yüzünü görecek erkan nefeslerini tutmuştu.

Halk arasında, naaş çürüyüp bozulmuş gibi bir yığın söylenti dolaşmaktaydı. Kefenin sargıları açılınca, Prof. Dr. Kamile Şevki Mutlu, Atatürk'ün yüzüne baktı. Mutlu, gözlerini Atatürk'ün yüzünden ayıramıyordu. Profesör, derin bir oh çekmişti. Atatürk'ün derisi kahverengi bir hal almış; ama yüz hatları bozulmamıştı.
Atatürk araştırmacısı Prof. Dr. Utkan Kocatürk'ün, Prof. Dr. Kamile Şevki Mutlu ile yaptığı sohbetten aktardıklarına göre, Prof. Mutlu, gördüğü tabloyu daha sonra şöyle anlatmıştı;

-Atatürk, Dolmabahçe Sarayı'nda uyuyor gibiydi.

Prof. Kamile Mutlu, kenarda bekleyen komite üyelerini tabutun başına çağırdı. Onlar da tek tek tabutun içine baktı. En başta Başbakan Adnan Menderes vardı. Koyu renk takım elbisesi içindeki Menderes de katafalka çıktı, ürkek bir biçimde aşağı, tabuta baktı.

O an neler olduğunu Prof. Kamile Mutlu şöyle anlatır:

-Menderes çok heyecanlandı. Rengi sapsarı oldu. Bir de baktım ki, müzenin kapısına doğru gidiyor. Atatürk'ün yüzüne bakmadı. Tahmin ediyorum, kendinde o kuvveti bulamadı.

Salondaki herkes Atatürk'ü tek tek gördükten sonra naaş, tekrar solüsyonla ıslatıldı. Atatürk'ün vücudu beyaz kefenle sarıldı.
Osman Ersoy ve Halide intepe, 10 Kasım 1953'te Etnografya Müzesi'nde asistan olarak çalışıyorlardı. Bu nedenle Atatürk'ü son kez görme fırsatını buldular. Osman Ersoy izlenimlerini şöyle anlattı;

-Kaşları fevkalade iyi şekilde fark ediliyordu.

Halide intepe ise şunları söyledi;

-Bir ölü yüzü yoktu. Uyuyor gibiydi.

Atatürk'ü toprağa verilmeden önce en son gören 10 sivilden biri olan Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden, o zaman 22 yaşında Hukuk Fakültesi öğrencisiydi. Özden de o anı şöyle anlattı;

-Atatürk'ün yüz ifadesi huzurluydu. O ana kadar Atatürk'ün öldüğünü kabullenememiştim. Fakat orada anladım ki Gazi ölmüştü.

https://www.facebook.com/...6/posts/3705661759478279/