13 mart 2002 roma galatasaray maçı

1-1 beraberlikle biten şampiyonlar ligi grup maçı. goller cafu ve ümit karan'dan gelmiştir. maçtan ziyade, maç sonrası italyanların puan kaybını hazmetmemeleri sonucu çıkan olayları ile hatırlanır. her ne kadar az bile olsa, roma ağır cezalara maruz kalmıştır.

galatasaraylı futbolcuların roma polisine çok pis daldıkları maçtır...

http://img174.imageshack....hp?image=pankart08zz0.jpg

roma'nın ne kadar ağır cezalara kaldığı merak sebebimdir. maç sonrası çıkan olayları izlemek için;
http://www.youtube.com/watch?v=NNXjV0DVFfY

şimdi türkiye-isviçre maçında 5 maç saha kapatma cezası alan türkiye ve 5maç oynamama cezası alan emre ile şu maçı ve oyuncuların aldığı cezaları karşılaştırın lütfen...

edit: çıkan olaylar sonucu as romaya ceza yağan maç... 1 maç saha kapatma, 200.000 isviçre frangı ceza... ayrıca capello efendi saç çekmesinin, batistuta ise yumruk şovunun bedelini 1er maç, lima ve totti ise artistiklerini 3er maç ceza ile ödeyecekler...

sonrasında çıkan olaylar nedeniyle emre aşık ve kerem'in hapis cezasına çarptırıldığı karşılaşma.
http://www.haber3.com/haber.php?haber_id=314935

abdürrahim albayrak'ın maç sonrasında verdiği bir röportajdaki şu sözleriyle akıllarda kalan maç. " bizum fitbolcuların hayalarına vurdilar hayalarına hayalarına" .

fenerbahceli bazı(!) taraftarları mest etmiş kavgaya sahne olan mactır. hayır sonra milliyetci kesilirler, turklukten ve turk dusmanlıgından bahsederler.

ayrıca allah tan grupta roma yla yaptıgımız ikinci mactı bu. bir de istanbul da rovansı olsaydı o zaman gorurduk cumbusu. sahada bulent, dısarda taraftarlar... kotu seyler beliriyor valla zihnimde.

Roma'dan tiksindiren hatta cm 01 02 de menejer ekleyerek romayı yönetip tüm oyuncularını satıp yerine emrah eren'i,yasin sülün'ü falan aldığım ve kalesine totti'yi koyarak milan'a 7-2 yenilmesine sebep olduğum takımın maçıdır.

merak edenler için;

bu olaylardan sonra yağan cezalar şöyledir;

roma klubu bu maçtan sonra, klup olarak 250 bin dolar, futbolcular ve teknik heyetten tek tek olaya karışan-kızıştıranların cezalarıyla nerdeyse 1 milyon dolara yakın ceza yemiş, sahası 3 maç kapatılmıştır, üstelik uefa'dan ultimatom yemiş, bu olayların herhangi bir vakitte tekrarı olursa, uefa mücadelelerinden men edileceği belirtilmiştir...

galatasaray'da da sadece kerem inan, emre aşık gibi futbolcular para cezasına çarptırılmıştı, ama hatırladığım kadarıyla 50şer bin dolar gibi bir rakamdı. roma bu cezalara bir kaç defa itiraz etmişti ama uefa itirazları kabul etmemişti, sadece saha kapatma cezasını kaldırmıştı sanırım, 1 maç dahi kapanmadı roma'nın sahası, daha sonra roma ikinci atağını yapmıştı, italyan mahkemelerine başvurmuştu, mahkeme kararı vs. çıkarmıştı. o olaylardan sonra galatasaray'ın olayın en çok içinde olan ve polise vuran futbolcuları kerem inan ve emre aşık italya'ya giderlerse tutuklanıp sorgulanıcaklar.

ertesi günü dönemin dışişleri bakanı ismail Cem' in*; "sahadaki polisler, mussollini italya' sının faşist polislerinden farksızdı" açıklamasını basın toplantısıyla tüm dünyaya duyurduğu maçtır. ve türkiye cumhuriyeti tarihinde ilk kez bir devlete bu vesileyle 3 nota verilmiştir.

emre aşık'ın kasklı polise yumruk atması akılda kalmıştır. zannedersem sadece benim aklımda.

galatasaray ilk maçta olduğu gibi öne geçip üstünlüğü koruyamadığı ve 1-1 berabere kaldığı maç olmuştur.

Sonrasında çıkan olaylarda saha karışmıştır. italyan polisi de tam kendine yakışır şekilde olayı yatıştırmak yerine galatasaray futbolcularına terörist muamelesi yapmıştır.

roma'ya kin beslememize neden olan maç. rövanşı bekliyoruz.

Emre aşık ın maç sonunda çıkan arbedede polis kaskına kafa attığı maç. O aralar italya ile politik olarak aramız bayağı gergindi. Zaten daha 3 sene önce bir öcalan krizi yaşanmış hemen ardından oynanacak maçta juventus buraya binbir türlü triplerle gelmişti.

italyan polisi doğal olarak kendi ülkesinden olan futbolcuları korurken galatasaray'lı futbolculara aşırı sert davranmıştır.italya ile apo'dan dolayı gerginliğin olduğu(evet o zamanlar apo sevilmezdi bu ülkede) için de zemin oluşmuştu.bundan önce juventus'un galatasaray ile deplasmanda terör nedeniyle oynamamak istememesi gibi bir durum da olmuştu,hatta zidane saçmasapan şeyler söylemişti sanırım oynamamak için.sonuçta mesut yılmaz'ın tribünden izlediği maç oynanmış,maçtan önce juve otobüsü geniş bir polis çemberi ve havadan helikopter desteğiyle sami yen'e gelmişti.

roma'daki özellikle siyahi futbolcular olayın büyümesine sebep olmuştu; cafu,emerson,lima ve 37'lik aldair kavganın başını çekenlerdendi.sonuç olarak galatasaray öne geçtiği maçı koruyamayarak 1-1 berabere kaldı.bu skorun hem roma'yı hem de galatasaray'ı yaktığı gruplar bitince anlaşıldı,zira 2'sinden birisi bu maçı kazansaydı üst tura çıkacaktı.

Fetönün 1 golle berabere kaldığı maçtır.

Bu hafta oynanan Galatasaray Fenerbahçe maçında golü atan Miguel Crespo Arjantinli mi diye araştırıp nette dolaşırken gözüme Gabriel Batistuta geldi. Her ne kadar zamanının önde gelen başarılı futbolcularından biri olsa da ben bu pisliği sadece Roma - Galatasaray maçıyla hatırlarım. Maç sonu beraberliği hazmedemeyen Romalılar türlü olaylar çıkarmaya çalıştılar. Maç sonunda birbirlerini tebrik etmek isteyen Emre Aşık pislik Batistuta'ya elini uzatmış, uzattığı eli tokalaşacakmış gibi kolunu yaklaştıran Batistuta daha sonra Emre Aşık'ın karnına yumruğunu geçirmişti.

Bu maç, sonu itibarıyla hangi takımın taraftarı olduğunuzun önemi kalmadan Galatasaray'ın bir Türk takımı olarak yanında olmanız gereken bir maçtır. Kaldı ki ben de bir Beşiktaş taraftarıyım.

Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir takım bu maçta Galataaray'ın uğradığı muameleyle karşı karşıya kalmamıştır. Maç sonu italyan polisi bizim futbolcuları ve teknik heyeti kameraların gözü önünde tartaklamaya cüret etmişlerdir. Burada Bülent Korkmaz'ın pratik zekası devreye girmiş ve kendisini joplamak üzere gelen polislere karşı kollarını havaya kaldırıp gülümseyerek polisleri afallatmıştır.

Fabio Capello gibi şöhretli bir teknik direktör bile kendini kaybedip soyunma odasına girmek üzere merdivenlerden inen futbolcularımıza vurmak, tartaklamak için çıldırmıştır. Bu olayları yapan takım Roma değil de Galatasaray olsaydı yıllarca Avrupa kupalarından men edilirdi, olayın pisliklerinden Gabriel Batistuta ve Fabio Capello değil de Bülent Korkmaz ve Fatih Terim olsaydı futbol hayatları biterdi.

Roma gibi bir takımın yıllarca utanarak hatırlayacağı bir maçtır ve bu olaylar sonrası bilmiyorum Galatasaray kulübünden ve camiasından özür dilediler mi ama kendilerini ancak böyle affettirebilirler.

Bu olayları yaşayan Galatasaray olduğu için sevinen herhangi bir vatandaşımız ya şuursuzdur ya da Türklüğünden şüphe etmelidir. Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor ya da diğer takımlarımız. Bizler sınırlarımız içinde birbirimizle didişebiliriz. Birbirimizi kızdırabilir, kırabilir ya da kızdırabiliriz. Hatta onaylamasam da istenmeyen daha sert olaylar da yaşanmış olabilir. Tüm bunların üstünde Avrupa'da rakip takımı bile destekleyebilirsiniz. Ama bu Roma maçında yaşananlar futboldan ziyade bizim kimliğimize yönelik bir hareketti. "Biz nasıl bu Türklerle berabere kaldık" düşüncesiyle gelişen bir tepkiydi. Bu yaşanılanlar futbol camiasının ünlü takımı, teknik direktörü ve futbolcusunun karıştığı olaylar ve düşünün onlar bile bu komplekslerini saklamaya gerek duymadan, utanmazca kustular.

Bugün üzerinden 18 yıl geçmesine rağmen ne Roma'yı, ne Fabio Capello'yu ne de Batistuta'yı zerre sevmem. Hatta Cengiz'in, Salih Uçan'ın Roma'ya gitmesini bile istememiştim. BAtistuta umarım bir Türk takımının başına hoca olarak gelmez. Gelirse Galatasaray camiası bu maçı kendilerine hatırlatacaktır. Pislik herif.