bugün

pkk eylemsizlik kararı aldığında bile bu saldırıları yaparken eylemsizlik kararı olmasa kim bilir daha neler yapardı diye düşündüren saldırı. ölen askerlere allah rahmet eylesin, yakınlarına allah sabır versin. artık bu çatışmalar da bitsin.
acaba bu hükümetin kırılma noktası kaç asker diye sorgulatan olaylar silsilesinin bilmem kaçıncı ayağı.artık 80 askerin mi şehit olması gerek 100 askerin mi bilinmez ama bu hükümetin bir an önce somut adımlar atması gerek terör konusunda televizyona çıkıpta lanet okumak artık acılı yüreklere küfretmekten başka bir anlama gelmiyor ne yazık ki.. madem güçlü ordu güçlü türkiye diye iddaalı bir söz yazıyor genelkurmayın duvarında artık gösterinde o gücü yanmasın yüreklerimiz daha çok...
"başbakan tayyip erdoğan, şırnak'ta 3 askerin şehit olması nedeniyle genelkurmay başkanı orgeneral necdet özel'e başsağlığı diledi."

işte elimizden gelen tek şey bu. başsağlığı dileyip, gözlükleri takıp şehit cenazesine katılmak. 3 can gitti, 3 baba, 3 evlat, 3 kardeş gitti...

açılım muhabbetleriyle halkları birbirine düşüren hükümetin becerisidir bu... bugün verilen bu şehitlerin vebali bu insanların orada olmasını sağlayan herkesin üzerindedir... her gün canlar yanmaya devam ediyor, alın yediğiniz boku görün...
uzaktan da olsa akrabam olan yüzbaşı erdal okul'u kaybettiğim saldırıdır.
şehit olan onur karakuşun şu sözü tüylerimi diken diken etmeye, hatta gözlerimin dolmasına sebep olmuştur.
"beytüşşebaptır burası batıda şafak sayanların değil teskereye bir gün kala şehit olanların yeri"
jandarma yüzbaşı erdal okul, komando er yusuf aktan ve komando er onur karakuş. sayıları binlerle ifade edilen terörle mücadele şehitlerine katılmış 3 vatan evladı daha.

şehadetleri birşeyleri değiştirmeyecek belki de, o sıradan ve vurdum duymaz hayatlarımızda. bir anda onlarca şehit verilirken değişmiş miydi ki sanki. yine haber bültenlerinde birkaç dakika yer kaplayacak, yine tv kanalları cenazeleri üzerinden günah çıkartmaya çalışacak ve yine devlet organları rutin ve boş sözlerle olayı ifade edecekler. birkaç gün içinde toplumsal hafızadan tamamen ayıklanmış olacaklar. ta ki yeni şehit haberleri gelene kadar.

bir kısır döngünün içindeyiz. tiksinti ve nefret uyandıran bir kabusun içinde. bu kabustan uyanır mıyız? uyanırsakta çok geç olur mu, bilinmez. ama bu konuda bildiğim tek birşey varsa, o da bu işin vebalinin sadece teröristlerde veya onlarla etkin mücadele edemeyen devlet organlarında değil, hepimizde olduğu. unutmak bizim en büyük cezamız. ve bu cezayı çekiyoruz. hiç kimse zikretmek istemesede gün geçtikçe tükeniyoruz.

artık keskin bir çizgi istiyoruz. yapılması gerekenleri tanımlayacak bir vurgu. biz artık unutmak istemiyoruz ve unutmayacağını haykıran bir millet istiyoruz. artık boş laflara karnımız tok.