bugün

akp li belediyenin cuma gününü resmi tatil yapması

hristiyanlığın devlet yönetimine, özel hukuka, kamu hukukuna ne kadar az karışan bir din olduğunu bilmezlikten gelip onu islamiyet'le eş tutup "önce oraya gelirdi!" diyenlerin bulunduğu mevzuu.
şimdi efendim hristiyanlığın devlet yönetiminde en etkin olduğu orta çağ'da avrupa'da uygulanan hukuk roma-germen örf hukukunun (ingiltere hariç) geliştirilmiş halidir. şöyle düşünebiliriz ki önceden roma-germen hukukuna göre dikilmiş bir bina hristiyanlığın etkisi artınca hristiyanlıkla ilgili motifler eklenerek hristiyanlaştırılmıştır.
ancak islamiyet öyle midir? orta çağ'da osmanlı'ya bakıldığında örf-adet hukuku ile alakası olmayan, onlara tam ters islamî hükümler uygulanmaya başlamış ve adeta yeni bir hukuk sistemi islam temelleri üzerine kurulmuştur. yani hukuk binasının harcı da boyası da islam olmuştur.
e hal bu iken şunu diyebiliriz ki islamiyet'in yaygın olduğu yerlerde şeriat hukuku'na geçmemek ve laik bir sistem uygulamak oldukça zordur. çünkü islamiyet'in kendisi şeriat hukuku'nu, şeriat devleti'ni emreder ve radikal bir şekilde bu devletin kurulması için tüm fedarkarlıkların yapılmasını buyurur.
islamiyet bu denli radikal, katı ve "devletin işleyişine karışır" haldeyken cumaların tatil edilmesi gibi bir olayın ne anlamlara, nerelere gidebileceği su götürmez şekilde görülmektedir.

bu konuda ilber ortaylı okumak hristiyanlıkla islamiyet'in dinî hükümleri devlet yönetiminde uygulamak konusundaki ayrımlarını açık şekilde gösterecektir.
cuma günlerinin tatil olmasının kolaylıkla şeriat düşüncesine mâl edilebilirliği de bu ayrımdan gelmektedir.

peki "tatil edilsin mi? edilmesin mi?" derseniz cuma günü sokakta gezer gördüklerini camilere tıkacaklarını, girmeyenleri döveceklerini bildiğim birçok yer var. dolayısıyla edilmesin.