bugün

said nursi

kürt siyasetçi ve din adamıdır. said nursi nin asıl tartısılması gereken yönü syasetidir. zira yasadığı dönemlerin abdulhamit dönemi, ittihat ve terakki dönemi ve cumhuriyet in ilk yılları olduğu düsünülürse onun burda izlediği tutum daha önemlidir. o ilk olarak ittihat-terakki safında yer almıstır ki said nursi ye kutsiyet atfedenlere bu dönemi hatırlatılmalıdır.

ilmi olarak ise risale ler asla bir kuran tefsiri değildir. hiçbir tefsir ekolunde ya da olusumunda ismi gecmez. zira risale lerde kuran dan yaklasık 140 kadar ayetin acıklaması vardır. yine risale lerde said nursi nin ebced ve cifir hesapları vardır ki islami bilimleri acısından kabul edilemez. ayrıca kitabın yazdırıldığına, kendisine gelecein gösterildiğine dair islami referanslarla bağdasmayacak yerlerde vardır.

omrunun buyuk bolumu surgunde gecmis, rusya da esir olmus yani hareketli hayatında ilim tahsil etmeye zamanı olmamıstır.

ilmi ya da siyasi eksiklikleri bir tarafa bırakıldığında en takdir edilen yonu kararlığıdır. onun cumhuriyete ve yeni sisteme karsı olmadığını nurcular bas bas bağırsa da, bu biraz yakın tarih bilen herkesin vakıf olabileceği bir durumdur. takdir edilesi yanı cumhuriyet ya da rejim karsıtlığı değil, kararlılığıdır. o doğru bildiği yolda tüm acılara rağmen yürümüstür.

bugünkü nurcuların en büyük kolu olan fethullahcılar gibi militarizm e yavsamamıs, milliyetcilik adı altında fasist idealler gütmemimstir. ağlayarak edindiği sempatizanlarından gelen parayla amerika da krallar gibi de yasamamıstır.

nihai olarak, yazdığı risaleler orta halli ve içinde yanlıslıklarda bulunan dini ve yararlı bir kitaptır. faydalanılabilir. fakat onun incelenmesi yönü asla vazgecmediği devrimci yönüdür. neyi devirmeye calısırsa çalıssın kararlılığı saygıyla karsılanmalıdır.