bugün

yılmaz vural

bu ara çok dertli olduğunu tahmin ettiğimiz nadide antrenörlerimizden. bence gerçekten başarılı. keşke galatasarayımızın başında böyle bir türk evladı galatasaraylı'yı görsek. ayrıca şu açıklamaları da yapmış:
Antalyaspor Genel Direktörü Yılmaz Vural, ilkelerinden ödün vermediği için hep kısa süreli çalıştığını belirterek, ''Bu ülkede işini doğru yapmak isteyen insanlar bir yerde fazla duramaz'' dedi.
''FourFourTwo'' adlı spor dergisinin ekim ayı sayısına röportaj veren Yılmaz Vural, sistemin her türlü şeyi reddettiğini belirterek, ''Tavizkar ve sistemin insanı olursanız görevde daha uzun süre kalırsınız. Bu işi raconuyla yaptığın zaman senin gibi bir antrenörle çalışmak istemiyorlar'' dedi.
Birçok takımda görev yaptığını ve her türlü yönetici tipini tanıdığını kaydeden Vural, ''Transferi kendi yapan, ne isterse 'olur' demeni isteyen insanlar bunlar. Ben bunu yapmadığım için de hep kısa süreli çalıştım. Ülkenin bana madalya takması gerekirken eleştirildim'' diye konuştu.
Kendi olanaklarıyla 2 üniversite bitirdiğini, dünyanın en iyi antrenörlük kurslarını izlediğini vurgulayan Vural, şöyle devam etti:
''Çok iyi Almanca konuşuyorum, ingilizcem de var, ama bu ülke bizi hiçbir yere getiremedi. Siyasi desteğiniz varsa, kulisiniz iyiyse, neler yapabileceğinize bakılmadan görevleri alıyorsunuz. Mustafa Denizli ve Fatih Terim dışında bu ülkede antrenör yok gibi bakılıyor. Fatih'i milli takımdan bırakma noktasına getirdikleri günlerde onun yerine aday olarak yine Mustafa Denizli'yi gösterdiler. Türkiye, üçüncü bir ismi gündemine getiremiyor.''

''DAUM'A VERiLEN DEĞER, BANA VERiLMiYOR''
Alman teknik direktör Christoph Daum'un bu ülkede 4 milyon Avro para aldığını ifade eden Vural, ''Daum ile aynı okulda okuduğun için kıyaslıyorsun kendini. Bu ülkenin ona verdiği değere bak, bana verdiği değere bak. Biz gariban Türk vatandaşı olarak onun ülkesine gidip, korakor bir biçimde o ne yapmışsa yapmışız. Gelmişiz, oyuncu yetiştirmişiz, kepaze takımları bir yere getirmişiz, ama esamemiz okunmuyor'' dedi.
Vural, kariyeri boyunca hiçbir zaman polemiklerin içine girmediğini kaydederek, ''Kimse bana 'Oyuncu komisyonculuğu yaptı, adamını getirdi' diyemez. Aslında bu tip bir kişiyi, onlardan biri olmadığın için hemen sistemin dışına iterler, ama ben bu ülkede 20 senedir çalışmayı başarıyorum. Bunları yıllardan beri söylüyoruz. Adımız 'köyün delisine' çıktı'' diye konuştu.
Antalya'da geçen sezon en az 2-3 bin kişinin kendisi için stada geldiğini ileri süren Vural, ''Varsayılsın ki şovmenim. insanlar stada eğlenmeye geliyor. Keşke herkes becerebilse de bu kadar seyirciyi getirebilse. Bunda onursuz olan ne? Ordunun tanklarının susturamadığı 25 bin kişilik azgın seyirci kitlelerini tek bir parmak hareketiyle susturabiliyorum. Bir antrenörün taraftar grubuyla böyle bir iletişim kurması yanlış birşey mi? Buna liderlik derler'' dedi.
Futbol yüzünden sağlığının bozulduğunu, ama karşılığını alamadığını anlatan Vural, Hakan Şükür ve Ümit Karan gibi birçok oyuncuyu yetiştirmesine karşın hep magazinsel tarafıyla gündeme gelmesinden yakındı.

http://www.milliyet.com.t...06/09/29/son/sonspo25.asp