bugün
- insanoğlunu yerleşik hayata geçiren neydi9
- gratis indirim günü kavgaları11
- ismet gurbuz 20249
- suriyelilere karşı sorumluluklarımız16
- sözlüğün en iyi 10 yazarı12
- jose mourinho75
- zalbert'in karşısında dans etmek9
- sözlük erkeklerinin şımarık laubali tipler olması17
- ateistlerin zeka seviyesi düşüktür11
- türkiye de intihar vakalarının artması12
- kova burcu erkeği8
- ismail kartal duruşu8
- jose mourinho nun fenerbahçe ye transferi13
- eşcinsellik kendi kendini hadım etmektir27
- şimdiye kadar duyulan en güzel iltifat10
- neden sevgilim yok10
- insanı zengin hissettiren şeyler19
- seçme şansınız olsa hangi ülkede yaşardınız20
- tecavüz ettiği kızlarını müge anlı da arayan baba23
- barbara palvin'in aldatılması17
- türkiye akp lidir akp'li kalacaktır14
- kılıçdaroğlu'nun kuracağı partiye isim önerileri10
- aleyna tilki10
- ismail kartal8
- fethullah gülen öldü mü sorunsalı19
- geldi yine deli11
- türkiye cidden almanyadan daha iyi9
- 2001 türkiyesinin en gelişmiş ülke olduğu gerçeği10
- içine şeytan girse ne yaparsın13
- ümmetçilerin azerbaycan düşmanlığı10
- artık yazmayacağım9
- erkekler ne işe yarar19
- yanında karısı varken karı kıza bakan erkekler9
- arda güler11
- askerliğe veda gecesi8
- icardi190521
- 2 haziran 2024 küçükçekmece de çöken bina10
- iremga9
- anın görüntüsü11
- magicovento10
- carlo ancelotti8
- albay kemal11
- albay kemal'in yazdıklarıni okumamak9
- iq seviyesi yükseldikçe tanrı inancının azalması9
- siyasal islamcıların aslında kötü olmaması18
- en çok sevişmek istediğin kimse11
- 1 haziran 2024 borussia dortmund real madrid maçı25
- nihavend longa20
- true nickli yazar8
- en objektif siyasi parti9
Tasavvuf; kemale ermek için ruhu, ibadet, zikir ve fikir gibi şeylerle terbiye ettirip nefsi kalb hastalıklarından tezkiye etme yolunu gösteren ilimdir. Konusu, zikir, fikir, ahlak, riya, muhabbet, buğz, tevazu ve kibir, hırs, mürakabe, mücahede ve tevekkül gibi şeylerdir. Yukarda yapılan açıklamadan anlaşıldığına göre şeriat dört dallı bir ağaç gibidir.
Şeriaata –islama- inanan herkesin mutlaka onun muhtevası olan bu dört dala da inanması gerekir. Çünkü ilm-i kelama ait olan Allah ve sıfatlarına ve fıkha ait olan namaz ve oruca iman etmek gerektiği gibi tasavvufa ait olan zikir, fikir ve ihlas gibi şeylere iman etmek de gerektir. Demek kelam ve fıkhı ilahi olduğu kadar tasavvuf da ilahidir. Zira Kur'an-ı Kerim kelam ve fıkıh meselelerinden söz ettiği gibi zikir, fikir ve ihlas gibi tasavvuf meselelerinden de söz etmiştir. Tasavvufu Hz. Ebubekir veya Hz. Ali'ye isnad etmek doğru değildir. Ayrıca "Herkesin mutlaka bir şeyhe intisab etmesi gerekir” diye bir şart yoktur. Böyle olsaydı mutlaka Kur'an veya sünnet bunu kesin olarak açıklayacak ve islam'ın farzlarından biri kabul edecekti. Mesela kelam ve fıkhı için bir kelamcıya veya bir fakihe intisab etmek icab eder mi? Etmez. Etmediğine göre tasavvuf için de bir mutasavvıfa intisab etmek de icab etmez. Ve bunun için delil yoktur. islam'ın kaynakları meydandadır. Ancak herkes için bilinmesi gereken kelam ve fıkhı meseleleri öğrenmek zorunlu olduğu kadar tasavvufi meseleleri öğrenmek de zorunludur. Yani kelamdan Allah'ı ve sıfatlarını bilip O'na iman etmek, fıkhıtan namaz, zekat, oruç ve hacc gibi meseleleri öğrenmek ve uygulamak vacib olduğu kadar zikri, fikri, ihlası, muhabbeti, öğrenmek ve onu uygulamak, riyakarlığı ve müslümanlara karşı buğzun haram olduğu bilmek ve ondan uzaklaşmak da vacibtir. Ancak bir kimse kelamcı veya fakih olmak isterse bir kelamcıdan veya fakihten mutlaka ders almak ve derse devam etmek mecburiyetindedir. Yoksa ne kelamcı ne fakih olur. Kezalık bir kimse mutasavvıf olmak istiyorsa mutlaka bir tasavvuf mürşidine devam etmesi lazımdır.
kaynak:sorularlaislamiyet.com
Şeriaata –islama- inanan herkesin mutlaka onun muhtevası olan bu dört dala da inanması gerekir. Çünkü ilm-i kelama ait olan Allah ve sıfatlarına ve fıkha ait olan namaz ve oruca iman etmek gerektiği gibi tasavvufa ait olan zikir, fikir ve ihlas gibi şeylere iman etmek de gerektir. Demek kelam ve fıkhı ilahi olduğu kadar tasavvuf da ilahidir. Zira Kur'an-ı Kerim kelam ve fıkıh meselelerinden söz ettiği gibi zikir, fikir ve ihlas gibi tasavvuf meselelerinden de söz etmiştir. Tasavvufu Hz. Ebubekir veya Hz. Ali'ye isnad etmek doğru değildir. Ayrıca "Herkesin mutlaka bir şeyhe intisab etmesi gerekir” diye bir şart yoktur. Böyle olsaydı mutlaka Kur'an veya sünnet bunu kesin olarak açıklayacak ve islam'ın farzlarından biri kabul edecekti. Mesela kelam ve fıkhı için bir kelamcıya veya bir fakihe intisab etmek icab eder mi? Etmez. Etmediğine göre tasavvuf için de bir mutasavvıfa intisab etmek de icab etmez. Ve bunun için delil yoktur. islam'ın kaynakları meydandadır. Ancak herkes için bilinmesi gereken kelam ve fıkhı meseleleri öğrenmek zorunlu olduğu kadar tasavvufi meseleleri öğrenmek de zorunludur. Yani kelamdan Allah'ı ve sıfatlarını bilip O'na iman etmek, fıkhıtan namaz, zekat, oruç ve hacc gibi meseleleri öğrenmek ve uygulamak vacib olduğu kadar zikri, fikri, ihlası, muhabbeti, öğrenmek ve onu uygulamak, riyakarlığı ve müslümanlara karşı buğzun haram olduğu bilmek ve ondan uzaklaşmak da vacibtir. Ancak bir kimse kelamcı veya fakih olmak isterse bir kelamcıdan veya fakihten mutlaka ders almak ve derse devam etmek mecburiyetindedir. Yoksa ne kelamcı ne fakih olur. Kezalık bir kimse mutasavvıf olmak istiyorsa mutlaka bir tasavvuf mürşidine devam etmesi lazımdır.
kaynak:sorularlaislamiyet.com
güncel Önemli Başlıklar