bugün

the sheltering sky

yer yer fazlaca uzatılan sahneler, abartılı detay kalabalığı ve kötü müzik seçimi yok değil. diğer taraftan çöl görüntüleri eşliğinde debra winger'ın olanca -doğal- şehveti, john malkovich'in donuk bakışlı mutsuzluğu ve aralarındaki gel-git akıllı ilişki filmi izlenir hale getiriyor.

güneşin batışı izlenirken yiyiş yapılan o sahneyi (saha ve zemin şartları müsait olduğu anda aynen john waynen uygulamak maksadıyla) aklıma yazdım.

Şöyle de enfes bir diyalog var o sahnede:

port(malkovich):burda gökyüzü o kadar tuhaf ki, sanki katı gibi, sanki bizi ötelerdeki birşeylerden koruyor. bak?
kit(winger):ötelerde ne var?
port:hiçbir şey...sadece gece...
kit:senin gibi olmak isterdim. ama olamıyorum.
port:belki ikimiz de aynı şeyden korkuyoruz.
kit:hayır öyle değil. sen yalnız kalmaktan korkmuyorsun ve hiçbir şeye ihtiyacın yok. hiç kimseye ihtiyacın yok. bensiz de yaşabilirsin.
port:bak! benim için sevmek, seni sevmek demek, biliyorsun. ne sorunumuz olursa olsun, başka biri olamaz...belki ikimiz de çok sevmekten korkuyoruz.

(sessizlik...)

port, kit'in karnına sokulur. güneş battı batacaktır. kasıklarından tutar, karnından tutar -sanki bi yerlere düşmekten korkar gibi- kokusunu içine çeker. belki o an orada ölseler daha iyi bile olabilir. gün eşsiz görünmektedir. ve artık batmalıdır.

iki yabancı girer...