bugün
- arkadaşlar damatlık bakıyorum da sizce bu nasıl19
- türk kızları neden gülümsemiyor8
- rusların en iyi olduğu şeyler24
- icardi190536
- sokak hayvanları uyutulacak20
- bir galatasaraylının kulağına fred diye fısıldamak12
- fenerbahçe büyüklüğü11
- akp'nin fenerbahçe ve beşiktaş düşmanlığı14
- bir şarkı sözü der ki12
- ankarayı öven tip14
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi19
- bugün üike olarak resmi yastayız8
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz17
- icardi1905'i silip atmak20
- afganistan yardımlaşma derneği başkanı15
- akpnin hala bedava kek vaadini tutmaması13
- spor salonuna gitsem erkekler popoma bakar mı15
- sevgilinin kız arkadaş lobisi10
- escort ile evlenmek11
- şişmanlar ölünce nereye gider9
- ellerim bos gonlum hos12
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması12
- karınızla gratise gider misiniz10
- kilo almak için bik bikle evlenmek11
- alex de souza vs fred10
- cumhrbaşkanm sizi dünya yenemedi ben nasıl yeneyim15
- cehennemde türkçe konuşulur8
- 19 mayıs 2024 fenerbahçenin bütün oyunları bozması16
- iran'ın depremde yas ilan etmemesi9
- dondurma yalarken erkeklerin sürekli bakması8
- jayden oosterwolde11
- fenerbahçe'nin attığı golde faul olması17
- karınız olsa döver misiniz9
- anın görüntüsü11
- fenerbahçe15
- yeşil gözlü erkek olmak10
- hani u19 gelecekti ühühühühühühü10
- fulya öztürk9
- iran cumhurbaşkanının helikopter kazası43
- maldivlere gitmek varken eminönü nde takılan martı10
- dursun özbek19
- yazarların bugün içtiği sigara sayısı12
- galatasaray11
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı102
- izmir sıcağı9
- fethullah gülen şu an ne yapıyordur17
- karıya kıza doymuş erkek8
- mert hakan yandaş31
- ibrahim reisi13
- siz türkler şerefsizsiniz müslüman değilsiniz13
bu da diğer 1111 entry gibi okunmayacak, eminim. ben de okumadım çünkü hiç birisini. zaten yazarların huyudur uzun yazıları okumamak ama kendi yazdığı entry okunmadığında da ona buna söylenmek.. belki ilk entry okunmuştur. her neyse burada okunan ve okunmayanlar hakkında yorum yapmayacağım. bir çoğu gibi aşktan da bahsetmeyeceğim ki zaten birazdan sen diye hitap edeceğim, "sevgili" değil bir "dost".
hala şaşkınım olan bitene. etrafımda erkek arkadaşı istedi diye son verilen birçok arkadaşlık gördüm, ama etrafta bizimkisi gibi bir arkadaşlık görmedim. dolayısıyla olabildiğince gereksiz bir yalnızlıktayım. benim kadar değilsin sen. tercihini lehine kullandığın birisi var nihayetinde. "ben mi o mu" yapanların ne kadar aptal olduğundan bahsetmiştik. hiç de sevememiştim o aptalı zaten. en başından beri bir arkadaşlığı kıskanıyordu ve benden bunu anlayıp gitmemi bekliyordu. gitmek mi? aklımın ucundan bile geçmiyordu. şimdi gitmek zorunda olduğum bu yerde, senin beni gark ettiğin bu yerde rüyaların sen tarafını kolluyorum. daha sonra da ayrıntısına kadar not alıyorum. bir gün döndüğünde "bunlar oldu sen yokken" diyebilmek için. hüzne benim kadar gömülmüş olacağını sanmıyorum. tercihlerin izin vermez buna.
çok farklı bir arkadaşlığımızın olduğunu kimsenin anlayacağını sanmıyorum. çünkü herkes kendisini farklı ve özel sandığı için öyle düşündüğümü sanıyorlar. asıl sanrı içinde olanlar onlar.
son 2 ay çok güzel idare ediyordum. sensizliğe alışmıştım ama şimdi seni en çok gördüğüm yerde olmadığın için yokluğun olduğu yerden en derinime ataklar yapıyor. dayanmaya çalışıyorum. hala yitirmediğim umudumu "belki bir gün..." cümleleleriyle körüklemeye ara vermiyorum.
dayanmaya çalışıyorum fakat diğer yandan da mantık çıkageliyor... her şeyden sonra, yedi aydan sonra, o umursamamazlıktan sonra, o tercihten, o geceden sonra, o boşvermişlikten, o aradan sonra ne diyebiliriz birbirimize. üzgün olmak tüm o kırgınlığı silebilir mi ki? üzgünüm yine de. suçlu birinci şahıslar olmaz asla bu masallarda ya işte öyleyiz. ben bu yazıyı okumaman üzere sana yazdım. çünkü umursuyor olsaydın çoktan düzelirdik. bu entry'i girecek ruh halinde olmazdım. nitekim, ben bu yazıyı sana yazdım umudum.
hala şaşkınım olan bitene. etrafımda erkek arkadaşı istedi diye son verilen birçok arkadaşlık gördüm, ama etrafta bizimkisi gibi bir arkadaşlık görmedim. dolayısıyla olabildiğince gereksiz bir yalnızlıktayım. benim kadar değilsin sen. tercihini lehine kullandığın birisi var nihayetinde. "ben mi o mu" yapanların ne kadar aptal olduğundan bahsetmiştik. hiç de sevememiştim o aptalı zaten. en başından beri bir arkadaşlığı kıskanıyordu ve benden bunu anlayıp gitmemi bekliyordu. gitmek mi? aklımın ucundan bile geçmiyordu. şimdi gitmek zorunda olduğum bu yerde, senin beni gark ettiğin bu yerde rüyaların sen tarafını kolluyorum. daha sonra da ayrıntısına kadar not alıyorum. bir gün döndüğünde "bunlar oldu sen yokken" diyebilmek için. hüzne benim kadar gömülmüş olacağını sanmıyorum. tercihlerin izin vermez buna.
çok farklı bir arkadaşlığımızın olduğunu kimsenin anlayacağını sanmıyorum. çünkü herkes kendisini farklı ve özel sandığı için öyle düşündüğümü sanıyorlar. asıl sanrı içinde olanlar onlar.
son 2 ay çok güzel idare ediyordum. sensizliğe alışmıştım ama şimdi seni en çok gördüğüm yerde olmadığın için yokluğun olduğu yerden en derinime ataklar yapıyor. dayanmaya çalışıyorum. hala yitirmediğim umudumu "belki bir gün..." cümleleleriyle körüklemeye ara vermiyorum.
dayanmaya çalışıyorum fakat diğer yandan da mantık çıkageliyor... her şeyden sonra, yedi aydan sonra, o umursamamazlıktan sonra, o tercihten, o geceden sonra, o boşvermişlikten, o aradan sonra ne diyebiliriz birbirimize. üzgün olmak tüm o kırgınlığı silebilir mi ki? üzgünüm yine de. suçlu birinci şahıslar olmaz asla bu masallarda ya işte öyleyiz. ben bu yazıyı okumaman üzere sana yazdım. çünkü umursuyor olsaydın çoktan düzelirdik. bu entry'i girecek ruh halinde olmazdım. nitekim, ben bu yazıyı sana yazdım umudum.
güncel Önemli Başlıklar