bugün

ermeni soykırımı

annemin büyükannesine ait gerçek bir yaşam hikayesi.

yaşadıkları şehri tam olarak hatırlamıyor fakat diyarbakır yöresi diye tahmin ediyor. civarda yaşayan ermeni hanelerine baskınlar yapılıyor. insanlar ya olay yerinde yada belirli merkezlere toplanıp katlediliyor. istinasız kuralsız kaidesiz. hiç bir başkaldırı, isyan, örgütlenme olmamasına rağmen(en azından o yörede yaşayanlar) sistemli bir şekilde katlediliyorlar. annemin büyükannesinin evlerinede baskın yapılıyor. 8-9 yaşındaymış kendisi. babası ve annesi kazmayla baltayla avluda öldürülüyor. her bir kardeşi farklı farklı kişiler alıp götürüyor. büyükannemizi 2 saat uzaklıkta bir köy kasabasına götürüyorlar. orada çeşitli evlerde hizmetçilik yapıyor. değersiz bir hayvandan farksızmış. zaten uzun yıllar ağzını açıp tek kelime edememiş. sonra o yörede yaşayan bir adamın ikinci karısı olmuş ve 7 çocuğu olmuş. hiç gülmezmiş. çok sertmiş. çocuklarına ermeni olduğunu çok ama çok sonra söylemiş. şuanda hayatta değil. allah rahmet eylesin.

daha farklı ayrıntılarda var, fakat tek taraflı bakış açısının objektif olmayacağını düşündüğüm için hadiseyi egzajere etmek istemedim.

karşılıklı bir düşmanlık söz konusu hemde birbirine tüyler ürpertici zararlar verebilecek düzeyde.

bu belki bir soykırım değil, fakat güçlünün güçsüzü mağlup ettiği korkunç bir savaş diyebilirsiniz. topraklarını korumak isteyen bir milletin paranoyak haliyle gösterdiği şiiddet dolu bir reflekste diyebilirsiniz. veya daha başka bir tarif şekliniz vardır.
düşünsenize bu yaşananları dinleyenlerde bile derin üzüntüler bıraktığına göre kim bilir bu felaketi yaşayanlar nasıl acılar çekmiştir.

umarım bu dünyada yaşayan hiç kimse bir daha bu acıları yaşamak zorunda kalmaz. ve kimse böyle bir acıya şahitlik etmez.