bugün

izmir

muhtemelen bir kızın yüzünün silik hatırasına kapılıp geldiniz, sabahın köründe karşıyaka'ya attınız kendinizi...

tadını çıkarın. aklınız geldiğince dolaşın karşıyaka sokaklarında, ne çok apartmanın girişinde yasemin sarmaşığı var şaşırıp kalacaksınız.

onun yaşadığını bildiğiniz sokaklarda dolanın özgürce, merak buyurmayın karşılaşmayacaksınız ne onunla ne annesiyle. ama illa ki o da dolaşmıştır bu sokaklarda, evet onun bastığı taşlara basıyorsunuz.

izmir'in kedisi boldur, belki de şimdi size sırnaşan bu kediyi o da sevmiştir sabah dışarı çıkarken...

onun okulunun kapısında çok dolaşmayın, kötü zamanlardayız. yanlış anlayan olur canınız sıkılır. kapının demirlerine elleyin geçin, elbette o da dokunmuştur. belki her pazartesi her cuma onun durduğu yer şurasıdır, merdivenlerin hemen solu, ama bahçeye girmeye kalkışmayın.

karşıyaka vapur iskelesine giderken belki de onun bi yerlerden dönmekte olduğunu hayal edeceksiniz. çok umuda kapılmayın, izmir büyük güzel kalabalık bir şehirdir.

vapura atlayıp konak tarafına geçeceksiniz elbet. bekleyenlere inanıp belki gelir diye ykm'nin yanındaki güruha katılacaksınız. otobüsün birinden iner ve hayalet gibi karşıdan size doğru seyreder diye... yorulacaksınız.

belki kordon'da belki konak pier'de sarhoş olacak, tüm şarkıları o şimdi gelse diye dinleyeceksiniz. gelmeyecek. belki bu şehirde bile değil. etrafınıza şöyle bir bakın: birini bekler gibi bir masaya oturmuş tek başına kahvesini veya birasını yudumlayan bir çok adam göreceksiniz. bazısı kitap okuyor olacak, bazısı saatine bakıyor olacak... kim bilir hangi gelmeyecek adı bilinmeyeni bekliyordur her biri. beklemeyin boşuna, aradığınız yıllar önceki saf duygularınızdır. siz onları başka yerlerde kaybettiniz.

konaktan bornova girişindeki ulusoy veya varan'a taksi çok tutmaz, rahatlıkla binebilirsiniz. bu şehire rahat gelmediniz belki ama rahat gidin. bundan sonra her yasemin kokusu burnunuzun direğini sızlatacak, hazırlıklı olun.