bugün

devlet bahçeli

Alparslan türkeş’in Vefatından sonraki Yıllarda MHP liderdiği yapmış ve yapmakta olan kişi.
Tanımımızı yaptıktan sonra rahatça konuşabiliriz.

Şu an MHP Cumhur ittifakı vesilesiyle akp ile ortak bir vaziyette. Söyledikleri, aralarında sızıntı var iddiaları, ittifak çatlıyor mu söylemleri biraz gereksiz. Neden mi?

isterseniz şimdi biraz geçmişe, 2002 senesine gidelim. O vakitlerde devletin başında dsp-anap-MHP koalisyonu vardı. Ekonomik kriz ile cebelleşen Türkiye birden bire dizlerinin üzerine çökertilmişti. Bu da halkta rahatsızlık yaratıyordu. Yazar kasalar fırlatılıyor, insanlar bir bir kepenk kapatıyordu. Hatırlayanlar yahut yaşı kurtaranlar bilirler, Derviş reformu ve kemer sıkma politikaları devletin yegane ekonomi hedefi olmuştu. Çünkü Türkiye cumhuriyeti dipten dipten hortumlanmış, bankalar batık hale getirilmişti.

işte tam da bu sırada MHP lideri devlet Bahçeli’den 15 temmuz 2002’de çok tartışılan bir çıkış geldi. Devlet bahçeli erken seçim istiyordu. Böylelikle koalisyon dağılmış, 3 kasım 2002 tarihine kadar ülkede başı bozuk bir ortam hüküm sürmeye başlamıştı.

Bundan neredeyse bir sene önce de 14 agustos 2001’de yeni bir parti kurulmuştu ve milli görüş ekseninde politikalar öne sürüyordu. O parti sonradan 16 senelik bir hükümdarlık kuracak olan akp idi.
Kendi içinden çıktıkları refah yol üyeleri, hatta bizzat hocaları Erbakan tarafından eleştiri yağmuruna tutuluyorlar lakin bir şekilde parlatılıp halkın önüne getiriliyorlardı. Hatta gecmiste fetö daha fetö değilken(1960’lar) onları tanıyan erbakan, bunu da belirtiyor, dikkatli olunmasını söylüyordu. Yine bilenler bilir, bilmeyenler de araştırabilir, Pensilvanya gezileri de tam gaz devam ediyor ve okyanus ötesinden talimatlar toplanıyordu.

işte bu ortamda yeni kurulan bir parti ve mhp’nin Erken seçim istegi bir araya geldi. Türkiye akp’ye Emanet edildi.
O seçimde mhp de Meclis dışı kaldı. Çünkü kriz döneminde hükümet ortağıydı. Lakin 2007 seçimleri sonrasında yine milletvekili düzeyinde temsil edilmeye başladılar.
Muhalefet olmuşlardı. O andan itibaren de mecliste temsil ediliyorlar.

2002’de akp’ye ön ayak olan Bahçeli, Parti içinde bulunan, gerçek milliyetçi takımı da sindirmiş, kendine muhalefet yapabilecek kimse kalmadıktan sonra istediği gib top koşturmaya başlamıştır. Dikkat edecek olursanız, ne zaman akp sallantıda olsa, tökezlese Bahçeli yardıma koşmuştur. Şehide kelle diyen bir adama kökten karşı çıkması gerekirken en büyük yandaşı olmustur. Buradan da şu sonuç çıkmaktadır, devlet bahçeli aslında kimdir?

Akp’nin kuruluş aşamasında ve daha sonradan kötü anlarında yanında bulduğu yegane dostu kimdir? Hangi parti lideri tabanına ihanet ederek, kendi istegi doğrultusunda iktidara destek vermiştir? Yine kim Muhalefet yapması gerekirken, stepne rolünü gönülden üstlenmiştir? Hatta ve hatta doğal kanuna aykırı şekilde, iktidara oynamak varken, yine bir erken seçim iddiası ile kim akp’ye can suyu olmuştur?

Sonuç olarak, akp bir proje ürünüdür. Bahçeli de mhp’nin Başında bunu destekleyen birisidir. Gecmişten günümüze iyi bir analiz fırsatı yakalayarak, detaylıca incelediğinizde bunu görmemeniz işten bile değildir.
Bugünkü ortamda devlet Bahçeli’ye hakaret etmek, sinirlenmek beyhudedir, boş bir çabadır. Çünkü onun tek amacı kuruluşundan bu vakite, akp’nin başarılı olmasıdır.