evet demek için bir neden

2012'den beri bugün dünya Mutluluk Günü.

ülkemde halkım mutsuz.

sokakta işte okulda çevrenize baktığınızda gülen yüz görmek zor.her birey insani yaşam sürdürmekten daha çok kaygılı korkulu tedirgin bir alışkanlığı sürdürüyor.

fanatizm ve bölünmüşlüğün oluşturduğu taraftar duygusuyla miting alanlarında coşkun alkışlarla avuç içini patlatırcasına alkışladıktan sonra kalabalık dağılıp kendisiyle baş başa kaldığında umutsuzluğuna dönüyor. çoğunluk olmanın verdiği heyecanı bireysel olarak yaşayamıyor. herkes ya ötekinin varlığına kendisini onaylamasına güveniyor ya ötekileştirilenden düşmani duygularla nefret ediyor.

fanatizmle savunduğunu şehit haberlerinde lanetliyor.
fanatizmle savunduğunu vergiler artınca faturalar yüksek gelince lanetliyor.
fanatizmle savunduğunu kullanmadığı köprü için cebinden para çıkınca küfürle anıyor.
fanaztizmle savunduğunu 50tl.lik benzinle aynı mesafeyi gidemediğni farkettiğinde küfrediyor lanetliyor.
fanatizmle savunduğunu pazara çıkıp çocuğuna istediğini alamayınca lanetliyor.
fanatizmle savunduğunu emek emek okuttuğu çocuğu yerine torpilliler atanıp çocuğu işsiz kalınca küfrederek lanetliyor.
fanatizmle savunduğunu eczaneden ilaç parasından çok ödeme yapınca lanetliyor.
fanatizmle savunduğunu terörle kucaklaşmış görünce lanetliyor.
fanatizmle savunduğunu halka küfrettiğini halkı tekmelediğini halkı tehdit ettiğini görünce lanetliyor.

bu durumda neye evet diyor?
fanatizmle bağlı olduğu kişi için evet diyor.

elle tutulur gözle görülür vicdanen kabul edilir hiç sebep bulamadan fanatizmin simgesi isime evet diyor.

o isimden sonra kim gelecek ülkenin geleceği bizim geleceğimiz kimlere emanet edilecek cevap veremeyip endişeleniyor.
o isimden sonra ülke için neler planlanıyor bilemiyor endişeleniyor.
o isimden sonra bilinmezlikler dolu gelecek kaygılandırıyor.

fanatizm etkisi azaldığında bunları düşünmeye fırsatı olmuşken düşünmesine izin verilmiyor yeni krizler çıkartılıp yeni düşmanlar uydurulup fanatizmin altındaki ateş alevlendiriliyor.

fanatizm üzerine kurulan bir düş dünyasında düşüncelerinin yapılandırılmasına engel olamıyor.
fanatizmle kurulan bir dünya diğer fanatizm kaynağınıyla yerle bir edilebilir bu gerçeği de biliyor .

propagandalarla idrak etmesine izin verilmiyor.

devletin tüm kaynakları kontrolsüzce propagandaya kullanılırken bir hastaneye bir ameliyathane daha açılabilecek kaynağın heba edildiğini göremiyor .ameliyat sırası bekleyen babası annesi evladı acılar içinde kıvranırken sisteme küfredip lanetliyor.sistemi yönetenler o sırada propagandalar için limitsiz harcamalara onay imzası atıyor. Maliye Bakanı Naci Ağbal'ın açıklamasıyla yaklaşık 190 milyon lira civarında.

http://www.cnnturk.com/ek...andum-maliyetini-acikladi

bir isim için evet denilecek sistemde seçilecek isim bugünde istediği tüm yetkilere sahip.dilediğini yapabilecek güç ve yetkinlikte.

evet denildikten sonra ertesi gün başlanacak olan gelişmeler değişiklikler neye hizmet edecek diyemeden seçilen isimden sonra gelecek isimler neyi nasıl kullanacak.

bu eveti kısa bir süreliğine geçici bir dönem için demiyoruz süresini bilemiyoruz.

ya sonraki isimler?
ya sonraki gelecek niyetler?
ya sonraki gelecek istekler?
ya sonraki gelecek düşünceler?
ya sonraki gelecekler sistemler?

milli maç havasına dönüştürülen bu refendumda sahadaki rakip hollanda milli takımı değil.

bu anayasayı hazırlayan beyin takımını arkasındaki isimleri dayandığı gücü halkımız göremedi hala halkımız onları bilmiyor.
ön tarafta halkın sevdiği seçtiği isimler savunuyor fakat beyin takımını ve destekleyen gücü gören bilen yok.

ya seçilmiş cumhurbaşkanımız iyi niyetiyle yine kandırılıyorsa seçen halkı ona ve geleceğimize sahip çıkmalı.kendisinden sonrasının garantisini verebilmelidir.

mutluluğumuzun daim olması için mutluluk gününde bilinmezler açığa çıkmalı.
neye evet denildiği anlaşılır bir dilde terminolojiden-genellemelerden-fanatizmden arındırılmış şekliyle vicdanen kabul edilecek şekliyle açıklanmalı.

kaderimizi yönlendirmek için gözümüzün gördüğünden vicdanımızın ışığında ders çıkarmalıyız.

halkı bilgilendirilmeden hızlı geçiş yaşamış yakın coğrafyamıza bakalım;

birleşmiş milletler tarafından yapılmış açıklamalar.

'' musul batısındaki yardım operasyonları siviller açlık ve savaştan kaçarken “kırılma noktasına” ulaşabilir
Irak kuvvetlerinin Daeş diğer adıyla iŞiD ile savaştığı ve halen yaklaşık 700 bin sivilin yaşadığı Musul’un batısından gelebilecek büyük göçe karşı Birleşmiş Milletler ve Irak’taki insani yardım ortakları acil durum kamplarını kurmak için zorlanıyorlar''

görsel

hiç bir şeyden haberleri yokken kendilerinden önce verilen kararlar yüzünden bugün kaderi belirlenen canlar çocukların yaşadıklarının sorumluluğunu almak gerekir.içimizdeki en günahsız grubu oluşturan küçük canlarımızın acılarını dünyaya duyurmak için söylediği şarkılar can yakmamalı.

https://youtu.be/a3h2DCfbyxI

geleceğimizin halkını milletimizi oluşturacak çocuklarımız için fanatizmden uzak karar verme sorumluluğunu almalı her vicdan.