bugün

diriliş

turgut özakmanın çanakkale deniz ve kara savaşlarını; muhtelif kaynaklardan destekleyerek, belgeleyerek belgesel- roman tarzında yazmış olduğu roman. kitabın belgesel kısmını oluşturvn kaynakları; günlükler, dönemin gazete ve mecmuaları, resmi yazışmalar ve mektuplar. roman kısmını oluşturan ise yazarın kurgulamaları, hamasi satırları ve kendi yorumudur. kitabın önsözünde çanakkale savaşlarına bu zamana kadar olan yaklaşımı ele alarak yapmış olması kitap için okuyucuda ilgi uyandırsada diğer sayfalarda bu ilgi dağılmaya, yazarın tarafsız bir araştırmadan ziyade feci halde taraflı kurgularla romanını devam ettirdiğini görmekteyiz. yazar; önsözde belirttiği çanakkale savaşlarına yaklaşımı üç şekilde
sıralamış;
1- çanakkale savaşlarını M. Kemal atatürksüz düşünen, onun adını dahi almayan gurup.
2- ç.kale savaşlarında m.kemal atatürk'ün görevlerini küçümseyen gurup.
3- mucizeler ve kerametlerle savaşın kazanıldığına inanan grup.
şimdi önsözde okunan bu tespitlerden sonra az çok anlaşılıyorki kitap hamasetten uzak, kurgulamalar kesinlikle belgelerin doğruladığı şekilde devam edecek; ve belli bir kesime de hayır öyle değiil böyle, hatta ezber niteliği bozacak türden vesikalarla ispatlanarak bu büyük savaşın hurafelerle değil salt bir inanışla kazanıldığı ortaya konacak.
Kitap ilerledikçe işte bu ümitler yerini tedirginliğe bırakmaya başlıyor zira yazarımız kitabı hamasetten bir türlü uzaklaştırıp konunun can alıcı yerlerine getiremiyor. kitapta çok dikkat çekici bir diğer noktada türklük kavramını ve türkçülük ideolojisini bu savaşla ortaya koyuyor olmasıdır. zira biraz araştıran bilirki bu fikir 1800 lü yılların başında osmanlı aydınını etkilemiş, yine aynı yüzyılın ikinci yarısında da başta istanbul olmak üzere anadolununn büyük vilayetlerinde halka kadar inmiştir. bu tarihi şaşırtmacayı kitabın her bölümünde bulmak mümkündür.
Başlarda anlamsız bulunan dönemin kadın hareketleri ile ilgili konular sayfalar ilerledikçe osmanlıda kadını gayet güzel ancak mübalağlı anlatılmış, avrupa kadınlarından örnekler verilerek te kurgulanan dönemin kadın hareketleri günümüz siyasi gündemini eleştirel bir hale sokmuştur. yazarın bu konuda ki bilgi eksikliği hemen göze çarpmaktadır zira kadının çalıştırılmasına izin verilmediği, kadının askeri güç olarak kullanılmadığını düşünmesi ancak bilgi eksikliğinden kaynaklandığı düşünülebilir. nedir bu bilgi eksikliği yada eksik olan bilgi; çanakkale savaşlarında takım ölçüsünde keskin nişancı olarak görev alan kadın askerleri yazmamış olması ve dünyada ki belkide ilk toplu kadın iş sözleşmesinin osmanlıda yapılıyo oluşunu atlamış olması * *
anlatımın çok akıcı olan dirilişte; M.Kemal atatürkün bu savaşlarda neleri nasıl yaptığını teferruatlıca anlatması bakımından yazarın önsözde yaptığı birinci ve ikinci yaklaşımı ile bu savaşı ele alanlara güzel bir cevaptır ancak bu cevabı vermeye çalışan ve oldukçada başarılı olan yazar bu savaşta yer alan diğer kahramanları biraz ihmal etmiş bir kaç kurgu ile önemli isimlere değinmiştir.
sonuç olarak diriliş; diğer çanakkale savaşlarını ele alan roman, araştırma ve makalelerden tek farkı yazarın şu çılgın türkler isimli ve oldukçada başarılı romanının kredisini kullanarak satıyo oluşudur. ezber bozan,vay dedirten hiç bir paragrafa veyahut tespite yer vermemiş olan yazar birazda kendi ideolojisinin etkisinde kalmış görmezden gelemiyeceği konuları kısa bilgiler halinde kurgulayarak değil belge niiteliğinde vermiştir. şu çılgın türkler kadar şart olmasada meraklısı için her kitaplıkta bulunmalıdır.