bugün

bir otobüs günlüğüm

Bugün hava bulutlu ama güzeldi. Yorucu bir günün ardından ev yolu göründü bana. Bulunduğum yerde durak yoktu bizim oraya gidecek olan. En sonunda aklıma az ileride olan bir durak geldi. Yorgun ve bitkin bir şekilde son gücümle oraya yuruduk arakadaşimla. Ve beklediğim otobüs geldi. G9... koşa koşa yetiştim. Kendimi attığımda iceriye hiç hoşuma gitmeyen bir hava sezdim. Şoför bey biraz sert mizaçlı geldi bana. Ki ilerleyen dakikalarda da bunu gördüm. Bir çocuk sıkı sıkı tutunmuştu ve aynı zamanda annesi de onu tutmuştu. Düşme ihtimali yok denecek kadar azdı. Aniden sert mizaçlı şoför 'çocukları bırakmayalım' diye bağırdı. Ama ne bağırış... bu neyse sanki şoför değilmiş gibi duraklarda durmak istemiyordu. Zar zor durduktan sonra da vatandaşın inmesine fırsat vermeden gaza basıyordu. Zaten benim ineceğim sırada aynadan bakıp gözleriyle 'of ya tek kişisin burada inmesen başka bir durakta toplu olarak insen' dercesine bir bakış attı. Ama ben inmek zorundaydım sert mizaçlı şoför bey. Ve indim. Umarım kimseyi atmamıştır otobüsten.p

edit: neyseki çalan şarkı (sevenler ölmez diyirdin ölürem) güzeldi.