bugün

11 aralık 2013 galatasaray juventus maçı

iki sene olmuş.
ilk maç zaten inanılmazdı, kar birden bastırıp tüm zemini beyaza boyamıştı.
erteleme maçı, tartışmalar vesaire.
ua diyordu ki, bu maça gelin; kimse dışarıda kalmaz. ulan ne çok istemiştim bu maça gitmeyi. olmadı, üniversite voleybol takımımın maçı ile çakışıyordu.
velhasılkelam, voleybol maçı için allahın unuttuğu yere, okan üniversitesi'ne gittik. juve maçı başladı orada, kantinde televizyonda 50 kadar galatasaray sevdalısı okan üniversiteli arkadaş maçı izliyor. gittik oturduk biz de takımın galatasaraylıları olarak.
ilk yarı heyecanlı geçti, bitti. bizim için de maç buraya kadardı zaten, salona inip ısınmamız gerekiyordu yavaş yavaş; maçımızın saati yaklaşıyordu.
soyunma odasında telefonları refresh ede ede bir hal olduk. gol sesi çıkmadı. biz sahaya çıktık, ısınmaya başladık. bir elimde hala telefon, skor sitesini yeniliyorum; aynı zamanda da takımı koşturuyorum ısınalım diye; salon buz gibi çünkü.
son yenilemeden sonra; galatasaray 1-0 juventus skorunu gördüm. gooooool diye haykırdım bir ercan taner olmasam da.
gerisi malum, galatasaraylı takım üyeleri ile müthiş bir coşku. öyle bir coşku ki 3 tur koşup ısınamayan beden o coşkudan sonra kalorifer gibi olmuş.
hey gidi günler, çabuk geçiyor. ulan galatasaray; sen nelere kadirsin.

maçı 3-0 yenildik bir arada. kimin umurunda o gün aslanım turlamış.