bugün

öğretmenler kredi kartı borcunu ödeyemiyor

Dar gelirli bir ailenin çocuğu için memur olmak, Türkiye şartlarında hayatını kurtarmaktır.

Bu şartlardaki her memur adayıda aynısını düşünür ve heyecanla memuriyetini bekler.

iki, üç maaş aldıktan sonra memur eski halini unutur ve gözünü zengin kesime çevirir. Artık "itin dişine kan değmesi" misali memur bey daha çok para kazanmanın derdine düşer.

Lüks semtlerden ev almaya ve Avrupa arabalarına binmek ister. Öyle normal halkın oturduğu yerler ve araçları beğenmez.

Bukez bu malları elde etmek için yan iş yapmaya, geçinemiyorum diye ağlamaya başlar. Sen onun ağlamasına bakınca cebindeki üç kuruş parayı bile ona destek vermek istersin.

Yalnız her zızlanmanın akibetinde; çocuğunu özel okula yollama, pahalı araba, eşya ve ev inin ortaya çıktığını görürsün. Bunlar hepsi etrafımdaki memur takımına uyguladığım gözlemlerimdir.

Yani sonuç, kapitalizmin öğrencileri olmuş, büyümek için sermaye bekleyen memur tabakasının aç gözlülüğü, şükürsüzlüğü ve maddiyatçı olmasıdır. Ortada acınacak zerre bir durum yoktur.
Memura acıyan asgari ücretlinin, köylünün cenazesini kılsın ozaman.