bugün

internetten ev arkadasi aramak

niyancat'in başına gelmiş gelebilecek en güzel olaydır.
üniversitede ilk yılım. fakültem davutpaşa'da. kyk çıkmadı, başından çıkmayacağını biliyordum zaten. özel yurt gibi bir saçmalığa girişmek istemedim. kız bile olsa arkadaşını çağırıp iki çay demleyemiyorsun, evinde gibi nasıl hissedebilirsin ki? ben de başladım internetten ev/ev arkadaşı aramaya. bakıyorum tiplere "baban bile olsa eve erkek giremez"ler mi dersin, "sigara alkol kullanmak yasak" diyenler mi. ben zaten kullanmıyorum hiçbirini de, hadi efkarlandım bi gece, kendi odamda sessiz sessiz demlenemez miyim? bu atarlarla beraber bana ekmek çıkmadı hiçbir yerden. artık babam da bıkmıştı. "bul bi yurt kaydol" diye söyleniyordu. bense büyükçekmecedeki stüdyo dairelere bakmaya başlamıştım. eve çıkacaktım kafaya koymuştum. o çay demlenecekti! o sıralar da pendikten daha ilerde bi arkadaşımda kalıyordum, hazırlık atlama sınavına gidişim gelişim 5 saat falandı toplam. okulun ilan sitesinde bir ilan gördüm. şirinevler'de ev arkadaşı aranıyordu. evin kurallarını beraber koyacağımız, uyumlu, arkadaş canlısı biri yazmıştı kız. pendik beni öldürüyordu yavaş yavaş, ne olacaksa olsun dedim, yazdım. benimle beraber yazan bir kız daha varmış, kiralanacak ev de 3 oda 1 salon. sıfırdan kurulacak ev, 3 kızdan hiçbiri birbiriyle daha önce tanışmamış. çekingen ama hevesliler. terddütlerle, şüphelerle evi tuttuk. temizledik, düzenledik. herkes birbirini yeni tanıyordu. kardeş gibi olduk, 2 kısacık ayda ne kadar yakınlaşılırsa o kadar yakınlaştık. bazen en iyi arkadaşınla eve çıkarsın ve aranız bozulur çünkü birlikte yaşamak için yaratılmamışsınızdır hani. işte biz üçümüz birbirimizle yaşamak için yaratılmışız.