bugün

irishstorm

çok eski bir lakaptır bu ve aslında kullanıcısı için çok anlamlı.

ne irlandası, ne fırtınası dedirtir insana kendisini tanımayanlar için... Oysa ki ne irlandalılar'a benzemektedir, ne de sağa sola saldıran bir fırtınaya...

Acayip zevkleri olan ve acayip muhabbetleri olan bir insandır. Müslüm'ün konuşulduğu yerde müslüm'ü, metalin konuşulduğu yerde ise metali konuşur. herşey hakkında fikri sorulan bir insandır. haritadan gözlerini kapatıp istediğiniz ülkenin yerini size gösterebilir.

aniden karar değiştirebilen bir tiptir. soğukkanlılığı sebebiyle ise her daim başarılı olur. Eğlencesi ise dildir. Tüm ev cemaati cümbür cemaat eğlenceye giderken, o genelde oturup ya başkurtça öğrenmeye çalışır ya da kazakça. nadiren verdiği kararlar gibi ani sinirlenen bir tiptir. zaten lakabı da burdan gelmektedir.ilk önce susar, sonra güler, sonra da esmeye başlar. (bkz: durdurabilene aşk olsun)

Hani fırtına öncesinde ki sessizlik bir huzursuzluk verir ya onun sessizliği de çevresine huzursuzluk verir. hep gülümseyen, hep konuşan ve insanların söylediğini pek de umursamayan biridir. ayrıca çok usta bir kalecidir. ve kendisi futbolu bıraktıktan yıllarca sonra hocası tarafından şöyle tanımlanmıştır:

" Bir manyak vardı. adı aklıma gelmiyor. kaleciydi. dünyada benim gördüğüm gol yiyip de maça motive olan tek kaleciydi. adamın gol yemesini beklerdik ki maça ısınsın"

maçta aniden birşeyler olurdu buna ve bir kornerde skorun durumunu hiç düşünmeden, bütün protesto ve ıslıklanmalara rağmen, hocanın sövüşlerini duymadan gol atmaya giderdi ve bir kez attı da... *
(bkz: manyak mısın dedirten kaleci davranışları)

gol yedikten sonra üzüntüsünün mimiklerine yansıması ise hitler'i merhamete getirecek kadar derindir.

bu adam kolay ve basit olan hiç bir şey ile ilgilenmez.

böyle bir kırık adamdır işte benim 19 senelik dostum, sıra arkadaşım, takım arkadaşım.