bugün

göbekli tepe

Türkiye’nin güneydoğusunda, Şanlıurfa ilinin yakınlarında yaklaşık 800 metre yükseklikteki bir tepenin yamacında yer alan Göbekli Tepe’de, etkileyici biçimde dairesel yapılmış anıtsal taş yapılar ilke kez 1995 yılından keşfedildi. insanoğlunun ilk dini yapıları olarak görülen bu yapılar; çapları 20 metreye kadar ulaşan, oldukça büyük T-şeklinde kireçtaşı sütunlarla oluşturulmuş anıtsal yapılardı. Genellikle bir dairenin ortasına iki sütun yerleştirilmiştir. Bu sütunlar da benzer fakat genellikle duvarlarla bağlantılı olan aynı biçimdeki daha küçük sütunlarla çevrelenmiştir. Tarımsal üretiminin olmadığı toplum düzeninden tarım toplumuna geçiş ilk olarak Bereketli Hilal içerisinde Neolitik Dönem’de gerçekleştiği düşünülüyor. Bu geçiş, buzul çağının sona erişinin hemen arkasından, MÖ 11. ve 8. bin yıl aralığında olmuştu ve Göbekli Tepe’de bu geçişin en güzel izlerini görürüz. Kuşaklar boyunca arkeologların kafasını meşgul eden ana sorulardan biri şuydu; Neden insanlar öncelikle avcılığı ve toplayıcılığı bırakarak hayvan ve bitkileri evcilleştirmeye başladı? Diğer bir deyişle neden Neolitik Devrim gerçekleşti? Göbekli Tepe’deki yeni araştırmalar, bu konu üzerine genel olarak kabul edilen düşüncelere kıyasla farklılık gösteren yorumlara neden olan bulgular ortaya çıkarmıştır. Turumuzun amacı, dünyanın en eski tapınağı olarak bilinen ve gizemlerle dolu bu yerde, buzul çağı insanlarının muhteşem görkemli yapılarını görmek, hissetmek ve anlamak üzerine kurulu.