bugün

elveda rumeli

bilindiği gibi aleks ve zarife birbirlerini seven iki kişidir.fakat zarife müslüman, aleks ise hristiyan olduğundan, aşkları ne kadar gerçek ve büyük olursa olsun birlikte olamazlar o zamanların şartlarıyla.mecburen aleks eski nişanlısı ile evlendirilmek istenir, zarife ise asla eski zarife olamaz.aleks'in dedesinin dediği gibi, güneşi batıdan doğuramazlar yani.bu durumdaki iki aşığın yapacağı en boktan konuşma bile insanın kalbine kazıkları hunharca sokup çıkarmaya yetecekken, bugün ki bölümde bu iki aşık öyle bir konuşma yaptılar ki ancak izleyen anlar,ağlar.

kendi kendime dedim "keşke bazı tabular öyle bir şekilde olsa ki, şöyle gerilip bi tekme atsam kuvvetlice ve yok olup gitseler ya da yine bu bazı tabular sadece eğlenceli bi oyun isminden ibaret olsalarda, aşıklar ayrılmasa"