26 kasım 2014 rsc anderlecht galatasaray maçı

galatasarayımın bir takım ruhsuz herifler ve kazma bir teknik direktör yüzünden beklendiği şekilde yenildiği maçtır. yalnız maçı yabancı bir ülkenin kanalından (galiba belçikaydı) izledim, adamlar maçın bir kısmında maçı bırakıp galatasarayın uefa kupasını kazandığı sezondan bahsettiler, dortmund, mallorca,leeds, arsenal falan dediler, fatih terim dediler, hasan sas, hakan sukur falan dediler... göğsüm kabardı lan, bir an için o günlere döndüm. sonra tekrar maça döndüm, baktım; selçuk ayağında top geveliyor. melo top ıskalıyor, burak ofsayttan çıkamıyor, en güvendiğimiz muslera bile tuhaf goller yiyor falan. herhalde adamlar "bakın bu galatasaray bir zamanlar nerelerdeydi, şimdi ne halde" manasında konuşuyorlardı.

olabilir, her takımın düşüşü, yükselişi vardır. takımın kalitesi yetersizdir vs. anlarım. biz fleurquinli, perezli dönemleri biliyoruz. christian diye kazma bir forvetle oynadığımızı hatırlarım. geretsin bir tane futbolcu transferi için (onun da adı vogel miydi neydi) kıçını yırtıp yine de yönetimin nah çektiği zamanları bilirim. ama anlamadığım şey şu, eğer şu anki takım o zamankinden daha kötüyse, neden o adamların aldıkları paraların üç dört katı para kazanıyorlar lan bu herifler?