bugün
- bir erkeği cezbeden şeyler12
- suratı sabunlamak11
- öğretmen maaşları19
- aleyna tilkinin annesi vs melis sezen'in memeleri8
- 1 85 boyunda zeki esprili yakışıklı kültürlü erkek36
- uludağ sözlük discord grubu8
- anın görüntüsü16
- istanbulda vurularak öldürülen okul müdürü20
- 007 slip don giysin kampanyası10
- eksi ruyaları kaldıracak kantar13
- ali koç'un jose mourinho ile anlaşması24
- macar bakanının türklük açıklaması12
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- yazarların kız çocuğu olursa koyacağı isimler13
- yanındakiyle yaşar aklındakiyle ölürsün15
- sözlük yönetimi beni silsin mi16
- ameliyat ettikleri hastann karnında mala unuttular10
- 25 yaşında üniversite okumaya niyetlenmek8
- sözlüğün terzisi8
- 007 silik yesin kampanyası9
- bik bik silik yesin kampanyası9
- nervio'nun güzel ellerinden yiyeceğim dayak10
- sözlük yazarlarının boy kilo ölçüleri11
- rusyaya gidince kızlar etrafımda pervane olacak17
- hayatınız boyunca sizi en derinden yaralayan olay19
- görüldü bile atmayan insan tipi22
- fenerbahçe8
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks14
- yazarların evlenmek istedikleri dizi karakterleri11
- allah yerine hızır'dan yardım istemek14
- eloande'ye zengin koca bulmak8
- aşık olmak12
- mimarlığı bırakmak13
- flörtü eleme sebepleri12
- erkeklerin iğrenç özellikleri21
- keki kabarmayan sözlük kızı30
- sözlükteki kızlar mı dışardaki kızlar mı10
- deniz gezmiş25
- fenerbahçe neden şampiyon olamıyor17
- eloande14
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek13
- fener olmasa galatasaraylılar kimle dalga geçecek9
- 6 mayıs 2024 konyaspor fenerbahçe maçı30
- bik bik'in 18 saat 30 dakikadır sözlüğe girmemesi12
- hayatta kalmak için cebinde köpek maması taşı9
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni17
- icardi'nin burnuna kafa atacak olmam13
- durduk yere tribe giren erkek17
- allah ile tanrının farkı var mı9
Mekke döneminde inmiştir. 60 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen ez-zâriyât kelimesinden almıştır. Zâriyât, esip savuran rüzgarlar demektir. Sûrede başlıca, öldükten sonra hesap için toplanma, inkarcıların ahirette karşılaşacakları azap, müminlere verilecek mükafatlar, Allah'ın varlığını ve birliğini gösteren kevni deliller konu edilmektedir.
Bismillahirrahmânirrahîm
1,2,3,4,5,6. Tozutup savuranlara, ağırlık taşıyanlara, kolaylıkla akanlara, iş bölüştürenlere andolsun ki, size vaad olunan şey elbette doğrudur. Hesap ve ceza mutlaka gerçekleşecektir.
7,8. Yollara (yıldızların dolaştığı yörüngelere) sahip göğe andolsun ki, muhakkak siz, (peygamber hakkında) çelişkili sözler söylüyorsunuz.
9. Ondan (Peygamberden) çevrilen çevrilir.
10,11. Cehalet içinde gaflete dalmış olan (ve Muhammed şairdir, delidir diyen) yalancılar kahrolsun!
12. Ceza günü ne zaman diye sorarlar.
13,14. Ateş üzerinde azaba uğratılacakları gün (görevli melekler onlara şöyle der): Azabınızı tadın! işte acele isteyip durduğunuz şey budur.
15,16. Şüphesiz Allah'a karşı gelmekten sakınanlar, Rablerinin kendilerine verdiği şeyleri alarak cennetlerde ve pınar başlarında bulunurlar. Şüphesiz onlar bundan önce iyilik yapan kimselerdi.
17. Geceleri pek az uyurlardı.
18. Seherlerde bağışlama dilerlerdi.
19. Mallarında (yardım) isteyen ve (iffetinden dolayı isteyemeyip) mahrum olanlar için bir hak vardır.
20,21. Kesin olarak inananlar için yeryüzünde ve kendi nefislerinizde birçok alametler vardır. Hâlâ görmüyor musunuz?
22. Gökte rızkınız ve size vaad olunan şeyler vardır.
23. Göğün ve yerin Rabbine andolsun ki o (size vadolunanlar), sizin konuşmanız gibi gerçektir.
24. (Ey Muhammed!) ibrahim'in ağırlanan misafirlerinin haberi sana geldi mi?
25. Hani onlar, ibrahim'in yanına varmışlar ve Selâm olsun sana demişlerdi. O da Size de selâm olsun demiş, Bunlar tanınmamış (yabancı) kimseler(diye düşünmüştü).
26. Hissettirmeden ailesinin yanına gidip, (pişirilmiş) semiz bir buzağı getirdi.
27. Onu önlerine koydu. Yemez misiniz? dedi.
28. (Yemediklerini görünce) onlardan ibrahim'in içine bir korku düştü. Onlar, korkma dediler ve onu bilgin bir oğul ile müjdelediler.
29. Bunun üzerine karısı bir çığlık kopararak yönelip elini yüzüne vurdu. Ben kısır bir kocakarıyım (nasıl çocuğum olabilir?) dedi.
30. Onlar dediler ki: Rabbin böyle buyurdu. Şüphesiz O, hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir.31. ibrahim onlara: O halde asıl işiniz nedir ey elçiler? dedi.
32,33,34. Onlar şöyle dediler: Biz suçlu bir kavme (Lût'un kavmine), üzerlerine çamurdan, pişirilmiş ve Rabbinin katında haddi aşanlar için belirlenmiş taşlar yağdırmak için gönderildik.
35. Orada (Lût'un yöresinde) bulunan müminleri çıkardık.
36. Zâten orada bir ev halkında başka müslüman bulamadık.
37. Orada, elem dolu azapdan korkacaklar için bir ibret bıraktık.
38. Mûsâ kıssasında da ibret vardır. Hani biz onu açık bir delil ile Firavuna göndermiştik.
39. O ise kuvvetine güvenerek yüz çevirdi ve Bu bir büyücü veya delidir dedi.
40. Bunun üzerine biz de kendisini ve ordularını yakalayıp denize attık. O ise (pişman olmuş), kendini kınıyordu.
41. Ad kavminde de ibretler vardır. Hani onların üzerine köklerini kesen rüzgârı göndermiştik.
42. Üzerine uğradığı hiçbir şeyi bırakmıyor, mutlaka onu kül ediyordu.
43. Semûd kavminde de ibretler vardır. Hani onlara, Bir süreye kadar faydalanın bakalım denmişti
44. Derken Rablerinin emrinden uzaklaşıp azmışlardı. Bu yüzden bakınıp dururken kendilerini yıldırım çarpıvermişti.
45. Artık, ne yerlerinden kalkmaya güçleri yetti ne de başkasından yardım görebildiler.
46. Bunlardan önce de Nûh kavmini helak etmiştik. Çünkü onlar fâsık bir toplum idiler.
47. Göğü kudretimizle biz kurduk ve şüphesiz bizim (her şeye) gücümüz yeter.[2]
48. Yeri de biz döşedik. Biz ne güzel döşeyiciyiz.
49. Düşünüp ibret alasınız diye her şeyden (erkekli dişili) iki eş yarattık.
50. O halde Allah'a koşun. Şüphesiz ben, size O'nun katından gönderilmiş açık bir uyarıcıyım.
51. Allah ile beraber başka bir ilah edinmeyin. Gerçekten ben, size, Allah tarafından gönderilmiş açık bir uyarıcıyım.
52. işte böyle! Onlardan öncekilere hiçbir peygamber gelmemişti ki, O bir büyücüdür yahut bir delidir demiş olmasınlar.
53. Onlar bunu birbirlerine tavsiye mi ettiler (ki hep aynı şeyleri söylüyorlar)? Hayır, onlar azgın bir topluluktur.
54. Onun için, onlardan yüz çevir. Artık kınanacak değilsin.
55. Sen yine de öğüt ver. Çünkü öğüt müminlere fayda verir.
56. Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.
57. Ben, onlardan bir rızık istemiyorum. Bana yedirmelerini de istemiyorum.
58. Şüphesiz Allah rızık verendir, güçlüdür, çok kuvvetlidir.
59. Şüphesiz zulmedenler için (önceki müşrik) arkadaşlarının azap payı gibi payları vardır. Artık azabımı acele istemesinler.
60. Uyarıldıkları günlerinden dolayı vay o inkâr edenlerin haline!
Bismillahirrahmânirrahîm
1,2,3,4,5,6. Tozutup savuranlara, ağırlık taşıyanlara, kolaylıkla akanlara, iş bölüştürenlere andolsun ki, size vaad olunan şey elbette doğrudur. Hesap ve ceza mutlaka gerçekleşecektir.
7,8. Yollara (yıldızların dolaştığı yörüngelere) sahip göğe andolsun ki, muhakkak siz, (peygamber hakkında) çelişkili sözler söylüyorsunuz.
9. Ondan (Peygamberden) çevrilen çevrilir.
10,11. Cehalet içinde gaflete dalmış olan (ve Muhammed şairdir, delidir diyen) yalancılar kahrolsun!
12. Ceza günü ne zaman diye sorarlar.
13,14. Ateş üzerinde azaba uğratılacakları gün (görevli melekler onlara şöyle der): Azabınızı tadın! işte acele isteyip durduğunuz şey budur.
15,16. Şüphesiz Allah'a karşı gelmekten sakınanlar, Rablerinin kendilerine verdiği şeyleri alarak cennetlerde ve pınar başlarında bulunurlar. Şüphesiz onlar bundan önce iyilik yapan kimselerdi.
17. Geceleri pek az uyurlardı.
18. Seherlerde bağışlama dilerlerdi.
19. Mallarında (yardım) isteyen ve (iffetinden dolayı isteyemeyip) mahrum olanlar için bir hak vardır.
20,21. Kesin olarak inananlar için yeryüzünde ve kendi nefislerinizde birçok alametler vardır. Hâlâ görmüyor musunuz?
22. Gökte rızkınız ve size vaad olunan şeyler vardır.
23. Göğün ve yerin Rabbine andolsun ki o (size vadolunanlar), sizin konuşmanız gibi gerçektir.
24. (Ey Muhammed!) ibrahim'in ağırlanan misafirlerinin haberi sana geldi mi?
25. Hani onlar, ibrahim'in yanına varmışlar ve Selâm olsun sana demişlerdi. O da Size de selâm olsun demiş, Bunlar tanınmamış (yabancı) kimseler(diye düşünmüştü).
26. Hissettirmeden ailesinin yanına gidip, (pişirilmiş) semiz bir buzağı getirdi.
27. Onu önlerine koydu. Yemez misiniz? dedi.
28. (Yemediklerini görünce) onlardan ibrahim'in içine bir korku düştü. Onlar, korkma dediler ve onu bilgin bir oğul ile müjdelediler.
29. Bunun üzerine karısı bir çığlık kopararak yönelip elini yüzüne vurdu. Ben kısır bir kocakarıyım (nasıl çocuğum olabilir?) dedi.
30. Onlar dediler ki: Rabbin böyle buyurdu. Şüphesiz O, hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir.31. ibrahim onlara: O halde asıl işiniz nedir ey elçiler? dedi.
32,33,34. Onlar şöyle dediler: Biz suçlu bir kavme (Lût'un kavmine), üzerlerine çamurdan, pişirilmiş ve Rabbinin katında haddi aşanlar için belirlenmiş taşlar yağdırmak için gönderildik.
35. Orada (Lût'un yöresinde) bulunan müminleri çıkardık.
36. Zâten orada bir ev halkında başka müslüman bulamadık.
37. Orada, elem dolu azapdan korkacaklar için bir ibret bıraktık.
38. Mûsâ kıssasında da ibret vardır. Hani biz onu açık bir delil ile Firavuna göndermiştik.
39. O ise kuvvetine güvenerek yüz çevirdi ve Bu bir büyücü veya delidir dedi.
40. Bunun üzerine biz de kendisini ve ordularını yakalayıp denize attık. O ise (pişman olmuş), kendini kınıyordu.
41. Ad kavminde de ibretler vardır. Hani onların üzerine köklerini kesen rüzgârı göndermiştik.
42. Üzerine uğradığı hiçbir şeyi bırakmıyor, mutlaka onu kül ediyordu.
43. Semûd kavminde de ibretler vardır. Hani onlara, Bir süreye kadar faydalanın bakalım denmişti
44. Derken Rablerinin emrinden uzaklaşıp azmışlardı. Bu yüzden bakınıp dururken kendilerini yıldırım çarpıvermişti.
45. Artık, ne yerlerinden kalkmaya güçleri yetti ne de başkasından yardım görebildiler.
46. Bunlardan önce de Nûh kavmini helak etmiştik. Çünkü onlar fâsık bir toplum idiler.
47. Göğü kudretimizle biz kurduk ve şüphesiz bizim (her şeye) gücümüz yeter.[2]
48. Yeri de biz döşedik. Biz ne güzel döşeyiciyiz.
49. Düşünüp ibret alasınız diye her şeyden (erkekli dişili) iki eş yarattık.
50. O halde Allah'a koşun. Şüphesiz ben, size O'nun katından gönderilmiş açık bir uyarıcıyım.
51. Allah ile beraber başka bir ilah edinmeyin. Gerçekten ben, size, Allah tarafından gönderilmiş açık bir uyarıcıyım.
52. işte böyle! Onlardan öncekilere hiçbir peygamber gelmemişti ki, O bir büyücüdür yahut bir delidir demiş olmasınlar.
53. Onlar bunu birbirlerine tavsiye mi ettiler (ki hep aynı şeyleri söylüyorlar)? Hayır, onlar azgın bir topluluktur.
54. Onun için, onlardan yüz çevir. Artık kınanacak değilsin.
55. Sen yine de öğüt ver. Çünkü öğüt müminlere fayda verir.
56. Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.
57. Ben, onlardan bir rızık istemiyorum. Bana yedirmelerini de istemiyorum.
58. Şüphesiz Allah rızık verendir, güçlüdür, çok kuvvetlidir.
59. Şüphesiz zulmedenler için (önceki müşrik) arkadaşlarının azap payı gibi payları vardır. Artık azabımı acele istemesinler.
60. Uyarıldıkları günlerinden dolayı vay o inkâr edenlerin haline!
güncel Önemli Başlıklar