bugün

tanrı nın unutulan çocukları

" Ucurtmayi gökyüzünde daireler çizen bir kus olarak hayal etmek kolaydi. Sanki bir şahinin ayagina ip baglamislar ve uçup gitmesini engelliyorlarmis gibiydi. Ve daha da yükseğe ciktigini görmek için heyecanla ipi germek istersiniz. Ama gözden kayboldugunda da geri dönmesini tercih ederdiniz değil mi? Cunku siz hala asagidaydiniz ve onu izleyemezdiniz. Yine de onu asagi cekecek , hayranlıkla izlemek için yere bagli tutacak kadar agir olduğunuzu bilmek guzeldi. istediğiniz zaman cikarip bakabileceginiz çok değerli bir şey gibi. Bir mücevher parçası. Bir siir. Bir sarki. Onu geceleri sağlam bir kasaya ya da kafese koymak istersiniz. Dogasina rağmen onu saklardiniz. ikisi de gidemesin diye parmaklarına yüzük takanlar gibi. Ama elbette ki bunu yapamazdiniz.
Bir şeyi elinizde tutmak onu sizin yapmazdi. Onu sadece kendi istediğiniz için tuttugunuzu, aslinda ayni güçle uzaklasip gitmeye calistigini bir sure sonra anlardiniz. ipi parmaginizdan kesmeniz ve rüzgara savrulmuş örümcek gibi birakmaniz gerektiğini. "

çocuk romanı gibi görünse de yetişkinlere de güzel mesajlar veren mükemmel diyemeyeceğim ancak güzel bir kitap.