bugün

slaughterhouse five

amerikalı yazar kurt vonnegutun klasik kabul edilen eseri. ismini kitabın baş kahramanı billy pilgrim in almanyada esir tutuldugu mezbaha dan alır: mezbaha no:5* aynı zamanda bir biyografi niteliği de taşıyan kitapta yazar her zamanki dehasını kullanmış ve kahramanın hayatını zamanda yaptığı sıçramalar halinde bizlerin gözü önüne sermiştir. bu şekilde bir yapboz gibi bunu birleştirmesi bize kalmıştır ve çok da komik bir seyir izlemektedir bu süreç.

ayrıca kitapta ilk bölümü önsöz mahiyetinde kullanan yazar kitabın yazım aşamasıyla ilgili şöyle bir olayı da anlatır:

ikinci dünya savasında dresden bombardımanında beraber bulunduğu arkadaşı o'hare i görmeye gitmiştir. romanı yazması için anılarını tazelemesi gerekmektedir. ancak o'hare in karısı tüm akşam vonnegut a öfkeli davranışlar sergiler, yazar bunları görmezden gelir. en sonunda kadın derdinin ne olduğunu açıklamaya karar verir ve konuşur: 'siz çocuktunuz allah aşkına! savaşta çocuklar savaşır! bu romanı yazacaksın ve savaşı öveceksin ve sonra kitabına bir film çekilecek. filan filan gibi savaş manyağı aktörler filmde oynayacak ve savaşın ne kutsal, muhteşem bir zırvalık olduğunu tüm dünyaya göstereceğiz ve bu yüzden tekrar tekrar savaşlar olacak ve çocuklar savaşta ölmeye devam edecek!' bunun üzerine kurt vonnegut ona söz verir, filminde filanca gibi savaş manyağı aktörlerin oynayacağı bir kitap yazmayacağına dair. kitabı ona adar ve diğer ismini: çocuk haçlı seferi kolay kitabın.

editörün notu: kitapta yazar kendisine de küçük bir karakter olarak değinmiştir.. şöyle ki: aylarca hiçbir şey yemeyen amerikan savaş esirlerine ingilizler bir ziyafet çektirir. amerikanların bağırsakları bunu kaldıramaz ve hepsi tuvalete koşarlar. billy nin yanındaki bir adam 'beyni dışındaki her şeyi çıkardığı'ndan yakınmaktadır. bir iki saniye sonra da 'çıkıyor, aha işte çıkıyor!' demeye başlar. beynini kasdediyordur. sonraki bir iki cüme şu şekildedir: That was I. That was me. That was the author of this book.