bugün

cide

kastamonu'nun güzel bir sahil kasabası.

yazlık bir yer olmasıyla nam salmış olsa da şubat'ta da güzelliğinden pek bir şey kaybetmiyormuş burası, onu gördük. sahili yine güzel, havası yine güzel. sadece sahil civarlarında insan görünmüyor pek. özellikle akşamları sahilde yürüyüşe çıkarsanız müstakil bir cennet bahçesinde tek başınıza dolaşıyor hissine kapılabilirsiniz. ama çarşı dedikleri, cide'nin merkezi olan yer gün içinde gayet hareketli. tabi tıklım tıklım bir kalabalıktan bahsetmiyorum. ama sahilin tenhalığına bir tezat oluşturuyor yine de.

cide'nin on- on beş kilometre kadar batısında kalan gideros koyu da kesinlikle görülmeli. kış vakti gidildiğinde ne bir çay bahçesi ne de açık bir lokanta bulunabiliyor(gerçi sanırım yaz vakti açık olan yerler de bir elin parmakları kadar sadece. ufacık bir koy). ama manzaraya hayran hayran bakıp dönmek için bile gidilir gideros'a.

çarşı'ya giderken yol üstünde rıfat ılgaz'ın evi de var. içine girmek nasip olmadı bize. dışarıdan bakabildik sadece. meşhur sarı yazmalardan da sıkıştırmışlardı pencerelere. hoştu, güzeldi. üstadı andık.

görebildiğimiz kadarıyla insanları da iyiydi cide'nin. hiçbir sıkıntımız olmadı. hatta bartınlı bir minibüsçü abimiz çok ilgilendi bizimle sağ olsun. bartın'ı, kurucaşile'yi, amasra'yı da gezilecek yerler listesine yazdık.