bugün

16 aralık 2012 galatasaray fenerbahçe maçı

maç bittikten bu yana sakinleşemedim. hâla sinirliyim, hâla kenar yönetime vs saydırmaya çok müsaitim.

doğru kadronun oturmuş kadro olduğunu savundum maçtan önce. oturmuş kadro çıktı, doğru değişiklikler gelir, iyi müdahale edilir diye bekledim. fena da başlanmadı maça. 10. dkda kendi kalene atmışsın, rakip kendi sahasında gaza gelmeye müsait, paniklemiyorsun, kısa sürede de güzel bir golle eşitliyorsun skoru. buraya kadar her şey güzel.

sonra tamamen gerizekalıca bir faul, rezalet bir baraj ve yediğin ikinci golü maç boyuna çıkaramıyorsun. golü çıkaramamayı anlarım ama kötü mücadeleyi kabullenmem, kabullenemem.

oyuna çabuk müdahale edilmesi gerektiği gün gibi ortada, sen hâla ikinci 45'e ilk yarıda yarardan çok zararı olan cristian ve toptan çok eboue'yle oynayan caner'le çıkıyorsun. hadi yine de eyvallah buna, adamlara bir 15-20 dk şans verilmesini anlayabilirim bir nebze ama baktın gidişat cidden kötü, o zaman elini çabuk tutacaksın müdahale için.

değişiklikler doğru mu? biri doğru, biri yanlış. sezer-cristian değişikliği %100 doğru. peki kapanan takıma karşı açık alanda estiren krasic'i almak nedir? mantığı nasıl açıklanabilir? neden forvet ikilenmez? üstelik rakip santraforlarından basan ve rahatsız edeni çıkartıp ortayı beşlemiş, oyunu tutmak istiyor tamamen. sen neden yüklenmezsin? neden bu riski almazsın? ha 2-1 kaybetmişin, ha 3-1 orasını kim ziegler?

alex'i göndermişsin, hâla aynı sistem. hani sistem değişecekti? hani 4-3-3 oynayacaktın ilk başta? sonra da bu yaz kafadaki mentalite 4-4-2 dedin, ortası tuttu mu hocam?

herkes koşacak, herkes mücadele edecek dedin, eyvallah ne güzel dedik. bu mu koşu, bu mu mücadele?

ne zaman yaldır yaldır basacak bu takım? ne zaman kontrol fetişinden vazgeçip, risk alıp yüklenicez karşı kaleye? sadece saraçoğlunda taraftarla rakibi boğunca olmuyor. tek deplasman galibiyeti, o da akhisar belediye'ye karşı. şaka mıdır bu?

4-3-3 mü oynayacaksın. sür ortaya topal-salih-meireles onlar da estirsin. yok 4-4-1-1/4-2-3-1 mi diyosun? o zaman aldır ortaya yaratıcı bir adam, estirsin.

dere geçerken at değiştirilmez diyorum hep. hep istikrar diyorum ama yanlışta ısrarın istikrarı olmaz. yine 2 sene önceki gibi dibe mi vurmamız gerek bazı doğruların görülmesi için?

hocanın saha dışı liderliğine laf etmedim. geçen sene çok büyük sıkıntılar yaşarken bu adam takıma sahip çıktı evet, ama sırf ondan dolayı da saha kenarında yanlış üstüne yanlış yapılmasına göz yumamam, yumamıyorum.

3 temmuz saha içinde bitti. evet saha dışı üstünlüğü rakipte, bizim başkanımız sindirildi, bize kartlar daha kolay çıkıp, daha bol keseden cezalar kesiliyor ama sahada cevabı verirsen hepsi susar.

her şeyi kabul ederim ama basiretsizliği ve çaresizliği asla.

hakem için çok şey söyleyebilirim ama hiçbir şey söylemek istemiyorum. ne nefesimi harcayım, ne de parmaklarımı yorayım. değmez.