bugün

marmara üniversitesi

Kampüsleri oraya buraya dağılmış, sadece adı olup varlığını hissettiremeyen eğitim bozması bir yuvadır.
Efenim bu okulda geçirdiğim 4 seneye bi göz atarsam hatırlayabildiğim ve hatırlamayı istediğim yegane şey sadece lise bilgilerimin tekrar eden öğretim görevlileri ve de göztepe deki altıgen piyasasıdır.
2 yılımı vermiş olduğum Beyazıt ta ki (Laleli içlerindedir aslında ancak beyazıt olarak kabul görmüştür) sosyal bilimler fakültesinin yaklaşık 3000 kişinin okuduğu ancak 10 kişilik bir bahçesinin olduğu, kantininde yemek dahi yiyemediğiniz (çünkü döt kadar), her türlü üniversite etkinliğinden ve de olanaklarından uzak, Üniversitenin öğrencilerini p.ç bıraktığı bir okul hatta kuru bir binadan ibaret olduğu bir gerçektir. Burdan kurtulup geldiğim Göztepe ye cennet misali bakıp içinin boş olduğunu görmekte ayrı bir olgudur. Yapılabilecek tek şeyin Altıgen de oturmak olduğunu da okula başlayanlar bir süre sonra mutlak bir şekilde öğrenir. Şantiye bozması Anadolu Hisarı kampüsünü yazmaya değer dahi bulmuyorum.

Kısacası ben bu okulun bana birşey kattığını düşünmüyorum ki bu okuldan ayrılma düşüncesi, okulu bırakma düşüncesi üzerimde yoğun bi baskı yapmakta. Ben ki okumayı çok seven, bıraksalar yüzyıl okurum diyebildiğim ben böyle düşünüyosam bu okulda yanlış giden bişeyler var demektir.
Eğitim kalitesini günden güne eksiye indirgeyen bu okulda bişeylerin yanlış gittiğini söyleme yetisine sahip buna müdahale edecek bir topluluğa, eğitim gönüllülerine ya da bu işi öğretecek birilerinin varlığına ihtiyaç duyulduğu kuvvetle muhtemeldir. Temennimiz bu şekildedir.