bugün

yıldırım bayezid

çevik, atılgan, cesur, zamanın hadiselerini kavramış iyi bir kumandandı. Ani olaylar karşısında soğukkanlılığını muhafaza ederek karar verir ve ordusunu süratle istediği yere sevk ederdi. Adaleti çok meşhurdu. Alimlerin sohbetinde bulunur, onların Allahü tealanın emir ve yasaklarını bildiren sözlerini gönülden kabul ederdi. Evliyalara çok hürmette bulunurdu. Osmanlı topraklarının her tarafında cami, mescit, darüşşifa, medrese, imaret ve misafirhaneler yaptırdı. Ayrıca bütün bu imarethaneler için geniş vakıflar kurdurdu. Bursa daki Ulucami (Cami-i Kebir) yaptırdığı en önemli eseridir.
niğbolu savaşı ndan sonra Esir edilen ve fidye karşılığı serbest bırakıldıktan sonra padişaha karşı bir daha savaşmamaya yemin eden Avrupalı asilzadeler ve şövalyelere Bayezid şöyle diyordu:
- Ettiğiniz yeminleri size iade ediyorum. Gidiniz, yeniden ordular toplayınız ve bizim üzerimize geliniz. Bana bir kere daha zafer kazanmak imkanı sağlamış olursunuz. Zira ben, Allahü tealanın dinini yaymak ve O'nun rızasına kavuşmak için dünyaya gelmişim.
kaybettiği ankara savaşı ndan sonra ise ölümü tam bir muammadır. zira imanlı olarak bilinen bayezid in intihar ettiği yönünde de bilgi mevcuttur.
ölümünden sonra
- Anadolu daki Türk siyasal birliği bozuldu.
- Beylikler Dönemi yeniden başladı.
- istanbul un Fethi gecikti.

kaynak: vikipedia