bugün

ben bu yazıyı sana yazdım

içimizdeki iklimleri anlatmak...

ü$üyorum hep. nedenini tahmin eder gibi de oluyorum hani. evet, sen burada yoksun diye... yıldız parlaklığı teninle odamı ısıtamadığından, ü$üyorum. omuzlarımdan ba$layan bir titremeyle... içimde hava çok soğuk.

sanki yanımda olsaydın sarılabilecektim. sanki elini tutabilecektim. hayır, yüzüne bile bakamayacaktım. gözlerimi kaçıracaktım. "nasılsın" derken bile kekeleyecektim, kelimeler boğazımda düğümlenip kalacaktı. içimde sonsuz bir heyecan olacaktı. hatta içimdeki rüzgar artacak, fırtınaya dönü$ebilme ihtimali olan bir karayel haline bürünecekti. yüzüne bakamamanın, seninle konu$amamanın verdiği sıkıntı ile sarsılacaktım.

rüzgarlar hep olacaktı içimde, içimizde... bana her kızdığında, içinden her küfür edi$inde $iddetlenecekti, hava bulutlanacaktı. bana yasak koymak istediğin her an ba$ döndürecekti. tüylerimizi diken diken edecekti. ve ben hep o havalarla ya$ıyor olacaktım. senin benimle konu$tuğuna sevinecektim. ba$kalarına inat estirecektim rüzgarımı. birlikte gülüp $akala$tığımız zaman, içimdeki ye$il tepelerde rüzgar güllerim dönecekti. hafif hafif esecekti. bana her bakı$ında memnun olacaktım. o zaman rüzgarım, gün batımında birkaç yel değirmeniyle oyna$acaktı. ben yine hep mutlu, hep iyimser. güne$ bronzla$tıracaktı beyaz tenlerimizi(:

havanın bozduğu zamanlar da olacaktı elbet, hep günlük güne$lik, bayram düğün olmaz ya. zaman olur hava da bozar bazen. sonsuza kadar varolacak sevgimizle birlikte kavgamızı da edecektik. edebilecektik. dik duracaktık birbirimizin kar$ısında. ozaman denizlerimizdeki dalgalar artacak, beyaz beyaz köpüklenecekti. sonra bir yağmur ba$layacaktı. gözya$larımızın simgesi olan bir yağmur... $im$ekler bile çakacaktı belki. ne olursa olsun yine, ben senin yerine de ağlayacaktım. sana ağlayacak gözya$ı bırakmayacaktım. o halimizle bile seni mutlu edecektim. güne$ açtıracaktım içimizde. eski halimize döndürecektim hemen.

olmadı galiba. çok istedim ama içime rüzgarları, iklimleri yerle$tiremedim. bazen uzatma dakikalarında artık kaybettiğini dü$ünürsün ya hani, o $ekildeyim. dedim ya, içim soğuk. iklimsiz, sadece soğuk.

umut olmasa insan hiç ya$ayabilir mi? elbette umutlarım, saplantılarım var. "belki" lafını bu yüzden severim. gün gelsin de, martıların bağrı$tığı bir sahilde yürüyelim derim hep içimden. kimse olmadan, sen ve ben...

bir kı$ gecesi, 2007, istanbul.

3 ay sonra editi : bu duygu yüklü yazının içine sıçacak ama içimden geldi; hassiktir ordan..!