bugün

arthur schopenhauer

idealizm ve amprizmi birleştirme amacında olan kant felsefesine yeni ve kendine özgü bir bakış açısı getirerek görüşleriyle yeniçağ idealizminin sonunu hazırlayan, nietzsche'nin en çok etkilendiği düşünür ve belki de tüm insanlık tarihinin en karamsar filozofu olarak pesimizmin metodolojisini yaratmış yakınçağın en büyük filozoflarından biri.

özellikle kadın erkek ilişkileri ve aşk hakkındaki görüşleriyle aşkı sadece metafizik bir olay olarak algılayan romantizm tutkunlarını sudan çıkmış balığa döndürecek kadar ilginç fikirlere sahip olması bir yana, biyoloji, antropoloji,genetik gibi bilim dallarının çok yakın zamanda türün devamlılığını sağlamak içini doğanın canlılara oynadığı oyunları açığa çıkarabildiğini, schopenhauer'in ise bu bilimlerin ortaya koyduğu bilimsel gerçekliklere paralel görüşlere 1800 yılların başında kişisel gözlemlerinin sonucunda ulaştığını göz önüne alırsak,çağının çok ötesinde bir dehaya sahip olduğu da su götürmez bir gerçektir...